Gazete Vatan Logo

Erdoğan'ın konuşmasına CHP'den ilk tepki

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Avrupa Komisyonu Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmaya ilişkin, "Başbakan, konuşması ile aslında zihin dünyasının demokrasiyle ne kadar örtüşmediğini ortaya koydu" dedi.

Tanrıkulu, CHP Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında, bir siyasetçi, insan hakları savunucusu olarak Başbakanın konuşmasını dinlerken irkildiğini söyledi.

Başbakanın "demokrasinin temel ilkelerinden habersiz bir şekilde konuştuğunu" ileri süren Tanrıkulu, şöyle dedi:

"Başbakan, konuşması ile aslında zihin dünyasının demokrasiyle ne kadar örtüşmediğini ortaya koydu. Tabii yine sayın Başbakan konuştuğu parlamentonun, TBMM olmadığının da farkındaydı. Zira bu sorular kendisine burada hiç kimse tarafından sorulamamaktadır. Ne parlamentoda ne de basın mensupları tarafından sorulamamakta. Verdiği cevaplar Başbakanın zihin dünyasını bir kez daha ortaya çıkardı. Başbakan, çok açık bir şekilde düşünce özgürlüğü ile ilgili olarak bomba hazırlığı ile kitap hazırlığını eşdeğer tuttu. Demokrasilerde hiçbir şekilde kabul görmeyecek bu anlayış sayın Başbakanın düşünce ve ifade özgürlüğüne nasıl baktığını ortaya koymuştur. Bomba hazırlığı ile kitap hazırlığını aynı gören
anlayış, bize göre Türkiye’yi yönetemez. Başbakan, bu zihin dünyası ile Türkiye’yi yönetemeyeceğini anlamıştır ve bu sinirli haliyle 13 Haziran’da da iktidarda olmayacağının farkına varmıştır. Başbakan, ’Kasımpaşa modelini’
sınırları aşarak AKPM’de de göstermek istemiştir, ama yanıtını da Avrupalı parlamenterlerden almıştır. Başbakan, Türkiye’ye zarar veren bu modelinden, bir an önce vazgeçmelidir."

Başbakanın yüzde 10 seçim barajı ile ilgili açıklamalarda da bulunduğunu anımsatan Tanrıkulu, "Yüzde 10 barajı demokrasi ile ilgili değilse neyle alakalıdır. Sayın Başbakan, temsilde adalet ve yönetime katılma bakımından
sorunların, yüzde 10 barajıyla ilgili olduğunu bilmiyorsa ve bunu demokrasiyle ilgili olarak görmüyorsa neyle ilgili görmektedir?" dedi.

Tanrıkulu, partisinin seçim barajının düşürülmesi gerektiğini sürekli gündeme getirdiğini de hatırlattı.

Başbakanın, tutuklu bulunan gazeteciler hakkında bir yargıç gibi hüküm verdiğini ileri süren Tanrıkulu, bunun yargıya müdahale olduğunu, gazeteciler hakkında kesinleşmiş mahkumiyet kararının bulunmadığını kaydetti.

Tanrıkulu, Başbakanın konuşmasında "Türkiye’de işkence yoktur" dediğini belirterek, "Başbakana, Avrupa İşkence ve Kötü Muameleyi Önleme Komitesinin (CPT) son raporunu okumasını tavsiye ederim" dedi.

Başbakanın, "dini özgürlükleri sadece azınlıkların özgürlüğü olarak gördüğünü" ileri süren Tanrıkulu, Türkiye’de dini özgürlüklerin sadece azınlıklarla ilgili sorunlar olmadığını söyledi.

Tanrıkulu, "Ben Başbakana buradan sormak istiyorum: Türkiye’nin Alevi yurttaşları ibadetlerini nerede yapmaktalar?" diye konuştu.

Bir soru üzerine seçim çalışmalarını sadece İstanbul’da değil, Türkiye’nin farklı bölgelerinde sürdüreceğini ifade eden Tanrıkulu, açıklamalarının ardından Doğu ve Güneydoğu bölgeleri için hazırladıkları ve projelerinin yer aldığı kitapçığı basın mensuplarına dağıttı.

Yaklaşık 15 sayfalık kitapçıkta, "Özel yetkili mahkemelerin
kaldırılması", "Dersim arşivlerinin açılması", "Diyarbakır Cezaevinin müzeye dönüştürülmesi", "Koruculuk uygulamasına son verilmesi", "Mayınlı arazilerin temizlenmesi" gibi vaatler yer alıyor.

ADAY LİSTELERİNDEKİ SIRALAMA

Öte yandan CHP Milletvekili ve Mersin Milletvekili adayı Ali Rıza Öztürk, aday listelerinin belirlendiği Parti Meclisi (PM) toplantısı sonrasında Merkez Yönetim Kurulunda (MYK), liste sıralamasında değişiklik yapıldığını ileri
sürdü.

Öztürk, avukatı aracılığıyla CHP Genel Başkanlığına verdiği dilekçede, değişikliğin yasal olmadığını savunarak, düzeltilmesini istedi.

Parti yetkilileri, MYK’nın, PM’den listelerle ilgili tam yetki aldığını bildirdi.

Haberin Devamı