2 milyon yazarkasa hurdaya çıkarken kimin cebi dolacak?

Haberin Devamı

Maliye Bakanlığı biri 11 Nisan 2012, diğeri 6 Haziran 2012 tarihlerinde olmak üzere iki tebliğ yayınladı. Katma Değer Vergisi mükelleflerinin ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyetine yönelik yayınlanan bu tebliğlerde yeni bir yazarkasa tarif ediliyor.

Yeni yazarkasalarda EFT-POS özelliği bulunacak. Yani kredi kartı işlemleri yazarkasa üzerinden yapılacak. Kredi kartını geçip, fiş kesmemek gibi bir keyfiliğe izin verilmeyecek. Harici olarak kullanılacak POS cihazları da bu yazarkasaya bağlanacak.

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın belirleyeceği kıstaslara göre, anlık ya da dönemsel olarak elektronik yolla Gelir İdaresi Başkanlığı Bilgi İşlem Merkezi’ne veri gönderilecek. Yani bu yazarkasalar internete bağlı olacak. Kredi kartı ile yapılan işlem bir kaç saniye içinde Gelir İdaresi tarafından görülecek ve önce fiş kesilecek ardından POS onayı gelecek.

Sistem akıllıca düşünülmüş. Hepimiz biliyoruz ki esnaf uyanıktır. Bütün gün fiş kesmez akşam kapanışa doğru 2-3 tane fiş kesip Z raporu alır. Gelir İdaresi’nin anlık takip edebileceği yeni nesil yazarkasalarda bu tip enteresanlıklara da izin verilmeyecek. Aynı caddenin, aynı AVM’nin tüm yazarkasaları bir arada görülebileceği için kimin hareketinin şüpheli olduğu da ortaya çıkacak.

Tebliğ 2015 diyor ancak portatif yazarkasalar için süre çok daha kısa. Temmuz 2013’te kapımıza gelen pizzacının hamburgercinin elinde bulunan mobil yazarkasalar yeni nesillerle değişmiş olacak.

Bu sistem, kayıtdışılıkla mücadelede tam olarak istediği sonucu alamayan bir ülke için kulağa hoş geliyor.

Bu yeni nesil yazarkasa projesinin altyapısını Ethem Sancak’ın ortağı olduğu MT adında bir şirket hazırlıyor. Oldukça hummalı bir çalışma yapıldı proje belli bir noktaya getirildi.

Şimdi yavaş yavaş işin can alıcı noktasına doğru yaklaşıyoruz. Bu kadar yazarkasa değişirken Maliye hangi cihaza uygunluk verecek?

Piyasaya baktığımızda geleneksel yazarkasalarda piyasa hakimiyetinin Koç Grubu’nda olduğu görülüyor. Beko bu işte epey bir yol katetti. Satılan her 100 yazarkasanın 50’ye yakını Beko’ya ait. Hugin markalı yazarkasalar da ciddi bir piyasa payına sahip. Vestel bir ara bu işe çok meraklıydı ancak beceremedi kaçarcasına uzaklaştı. Profilo’nun Olivetti ile yaptığı ortaklıktan da verim alınamadı.

Yazarkasa satan alt bayilerde enteresan dedikodular var. Adını vermeyeceğim bir firmanın yetkilileri, “Bizimle işbirliği yapmalısınız. Zira bu işin tek sahibi biz olacağız.” mesajı vererek il il ilçe ilçe gezmeye başladılar bile...

Şu anki pazarın büyük oyuncularını aradım ancak mevcut lisanslarla ilgili problem çıkar diye olsa gerek kimse birşey söylemiyor. “Biz yeni nesil yazarkasalarla ilgili testlerimizi, yeni dönemin de oyuncusu olacak gibi yapmaya devam ediyoruz” demekle yetiniyorlar.

Böylesine büyük bir projenin tek bir üreticinin eline emanet edilmesi, sanırım bu projeyi başından baltalayıp ölü doğuracak yegane yanlış olur...

3 milyar dolarlık yenileme pazarı

Türkiye’de 2 milyon civarı yazarkasa kullanılıyor. Bunlar tanesi 1.500-2 bin dolar civarında olan hatta 4-5 bin dolarlıkları da bulunan pahalı cihazlar. Yenileme pazarı en az 3 milyar dolarlık bir hacim yaratacak.

DİĞER YENİ YAZILAR