Elçin Sangu
.
Sosyal hayatım kalmadı!
‘Kiralık Aşk’ dizisinde güzeller güzeli Defne’yi canlandıran Elçin Sangu, InStyle dergisi için objektif karşısına geçti.
Samimi açıklamalarda bulunan Sangu, yoğun iş temposunda 15 gündür televizyonu hiç açmadığını söylüyor.
Sangu “Hayat akıyor gibi ama daha çok işle ilgili akıyor ve geriye başka bir şeyler için gerçekten zaman kalmıyor. Vakit olursa güzel planlarım var. Gezmek istiyorum. Gerçekten sosyal hayatım olmadığı için şu an sosyalleşmek bile benim için bir şey yapmak anlamına geliyor. Kitap okumayı, piyano çalmayı, kısacası yapmayı sevdiğim her şeyi özledim” diyor.
Yeni sezon Elçin
‘Kiralık Aşk’ dizisiyle yıldızı parlayan Elçin Sangu, reklam dünyasının da aranan ismi oldu.
Geçen sezon Boyner’in tanıtım yüzü olan oyuncu sonbahar-kış sezonu için yeniden kamera karşısına geçti.
Ünlü fotoğrafçı Cüneyt Akeroğlu’na poz veren Sangu’nun stil sırları Boyner Talks dergisinde yer aldı.
Kıvanç olmuş yani!
Elçin’siz doğum günü
Kızıl Sonja Kartal yuvasında
1066 gün sonra yuvasına dönen Kara Kartallar, Vodafone Arena’daki ilk maçlarında Bursaspor’u 3- 2 yendi. Bu tarihi günde Beşiktaş taraftarı ünlüler de takımlarını yalnız bırakmadı. Sosyal medya siyah-beyaz karelerle doldu. Kızıl saçlarıyla ünlü oyuncu Elçin Sangu, maça ‘Red Sonja’ (Kızıl Sonja) tişörtüyle geldi.
Red Sonja formasıyla Elçin Sangu binlerce beğeni aldı.
BKM ekibinden Bülent Emin Parlak eve mutlu döndü. ”İnşallah şampiyon olacağız” dedi.
Aşırı erotizme karşıyım
MESUT YILMAZ / VATAN MAKARON
Oyunculukla ilgili kuralları olduğunu söyleyen Elçin Sangu ‘Çıplaklık bana göre değil. Uç noktalardaki erotizme karşıyım’ dedi.
“Kiralık Aşk” dizisinin yıldızı Elçin Sangu, reklam yüzü olduğu Elidor’un basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Sangu, Kıvanç Tatlıtuğ ile kamera karşısına geçeceği iddiası için “Kıvanç’la daha önce bir projede yer almıştık. İkimizin de menajerlik şirketi aynı, böyle bir şey olsa çoktan netlik kazanırdı. Böyle bir şey yok” diye konuştu.
“Rol için saçlarınızı kazıtır mıydınız?” sorusuna Sangu, “Kanserli birisini oynamam gerekirse asla reddetmeden oynarım” yanıtını verdi. Oyunculuktaki kurallarına da değinen Sangu “Türkan Şoray benzetmesi gibi olmasın ama benim de oyunculukla ilgili kurallarım var. Aşırı derecede erotizme karşıyım. Tabii çok uç noktalardan bahsediyorum ama tamamen çıplaklık bana göre değil” dedi.
Reklamların gözdesi oldu! “Kiralık Aşk” dizisiyle yıldızı parlayan Elçin Sangu’ya reklam teklifi yağıyor. 1 milyon TL’ye Elidor şampuan reklamlarında oynayan Sangu, giyim markası Boyner’in de yüzü oldu. 2016 İlkbahar-Yaz sezonundaki parçaları moda severlere sunacak olan Sangu’nun 600 bin TL aldığı öne sürüldü.
Meryem gitti Elçin geldi
Daha önce Meryem Uzerli’yle çalışan Elidor’un bu yılki reklam yüzü Elçin Sangu oldu.
Sangu’nun çekimlerdeki enerjisi ve sempatik tavırları reklam filmine de yansıdı.
3 gün süren çekimlerde, Elçin Sangu’ya İngiltere’den özel olarak gelen bir ekip ve uluslararası birçok markayla çalışan yönetmen Henry Scholfield eşlik etti.
'Kiralık Aşk'tan ayrılıyor mu? Yapım şirketi, Elçin Sangu'nun "Kiralık Aşk"ın kadrosundan ayrılacağı iddialarına cevap verdi.
"Kiralık Aşk" dizisinde Barış Arduç'la başrolleri paylaşan Elçin Sangu'nun 'tükenmişlik sendromu'na yakalandığı ve diziden ayrılacağı iddiaları gündeme bomba gibi düşmüştü. Dizinin hayranları bu haberle şoke olurken yapım ekibi konu hakkında sessiz kalmıştı.
İddiaların ardı arkası kesilmeyince "Kiralık Aşk"ın yapım şirketi Ortaks Yapım açıklama yapmak zorunda kaldı. İşte yapım şirketi tarafından yapılan "Kiralık Aşk hakkında" başlıklı o açıklama;
"Kiralık Aşk"ın çekimlerine sezon sonuna kadar full kadromuzla devam ediyoruz. Çeşitli mecralarda bu konuyla ilgili çıkan tüm haberler asılsızdır. Tüm ekibimiz uyum içinde ve keyifle çekimlere devam etmektedir. İzleyenlerimizden, bu tür haberler ile gündem doldurmaya çalışanlara kulak vermemelerini önemle rica ediyoruz.
Son günlerin en çok konuşulan oyuncularından Elçin Sangu, Glamour Dergisi’nin mart sayısına kapak oldu. İşte Elçin Sangu'nun Glamour dergisi için özel pozları...
Sihirli güzellik: Elçin Sangu
İlk oyuncağım babamın aldığı arabaydı
Anti kahramanlar bana gerçekçi gelir
Yaptığım hiçbir şeyden pişman olmadım
Kiralık Aşk’ta tamam oldu bu iş dedim
Kapak kızı Elçin
Kiralık Aşk’ta canlandırdığı Defne karakteriyle yıldızı parlayan Elçin Sangu gelen tekliflere yetişemiyor.
Dizi, reklam ve kapak çekimleri arasında mekik dokuyan oyuncu, Glamour dergisinin Türkiye’deki ilk sayısına da kapak kızı olarak seçildi.
Serenay’ı solladı
Genç kitlenin alışkanlıklarını, duygu dünyalarını ve beğenilerini araştıran Molped, Twitter üzerinden anket yaptı. 32 bin kişinin katıldığı ankette “Bir günlüğüne bir dizi karakterinin yerine geçmek istesen bu kim olurdu” diye soruldu.
Ankete katılanların yüzde 51’i “Kiralık Aşk” dizisinin oyuncusu Elçin Sangu derken, onu Serenay Sarıkaya, Neslihan Atagül takip etti.
Harika ikiliden sıcak pozlar
Tacize yorum yok!
Arduç, hayranlarının ‘Kiralık Aşk’ dizisindeki rol arkadaşı Elçin Sangu ile kendisini çok yakıştırıp gerçek sevgililerine ‘ayrılın’ mesajları atması sorulunca “Yorum yok’ demekle yetindi.
Gerçek aşka taciz!
Dolayısıyla birbirlerini tamamlıyorlar. Bir de aramızdaki kontrast önemli. Elçin’in güzel kızıl saçları beyaz teni, benim esmer olmam iyi bir uyum oldu.
Hayranların çok sevdikleri için bizi yakıştırmaları normal. Elçin çok iyi arkadaşım. Aramızda özel bir ilişki yok.”
Saç ve kaş rengim doğal
‘Kurt Seyit ve Şura’da dikkatleri çeken Sangu “Tanınmamı sağlayan önemli bir iş oldu. Kıvanç Tatlıtuğ’u tanıdığım için çok mutluyum. Göründüğünün aksine çok iyi ve mütevazı bir insanmış” dedi.
"Çıplak sahnelerde zorlanırım" Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisinde Jale, ardından Kurt Seyit ve Şura'da Güzide karakterleriyle karşımıza çıkan Elçin Sangu, şöhreti Kiralık Aşk ile yakaladı. Dizinin ‘kızılötesi’ güzeli, hakkında merak edilenleri Elele dergisine anlattı.
* Hayat nasıl gidiyor? Her şey istediğiniz gibi mi?
- Çok mutluyum. Sadece yoğunluktan dolayı beziyorum bazen ama onun dışındaki her şeyden çok memnunum.
* Kızıl saçlarınıza ithafen soruyorum, memleket neresi?
- İzmir’de doğdum büyüdüm ama esasen Çerkezim. Yakın geçmişimdeki ailemde kızıl saç yok ama epey eskilere gittiğimizde sülalede çok varmış.
* Kaç yıl önce geldiniz İstanbul’a?
- Üniversiteye kadar İzmir’deydim. Sonra üniversite için Mersin’e gittim. Orada da altı yıl okuduktan sonra İstanbul’a 5-6 yıl önce geldim. Geliş nedenim de “Öyle Bir Geçer Zaman ki” için gelen tekliftir.
* Sizi hiç tanımayan birine kendinizi nasıl anlatırdınız?
- Kısaca biraz kırık diyebiliriz. Pek normal değilim.
* Nasıl başladı oyunculuk serüveniniz?
- Tamamen tesadüfler ve koşullar doğrultusunda işin içine girdim. Mersin Üniversitesi’nde opera okudum. O dönemlerden beri oyunculuğu çok seviyorum, hatta sevgimin operanın bile önüne geçtiği zamanlar oluyordu ama meslek olarak hiç düşünmemiştim. Etrafımdaki birçok insanın teşvikine rağmen. Bugün ise biliyorum ki ben başka bir iş yapamam.
* Sizi ilk izlediğimiz günden bu yana beş yıl içinde neler değişti hayatınızda?
- Yepyeni bir hayata geçiş yaptım. Karakter olarak çok fazla değiştim. Eskiden daha kapalı, sakin, dingin ama yine eğlenceli ve enerjiktim. Artık farklı hissediyorum. Özgürleştim. Artık bir şeyleri konuşmaktan korkmuyorum. Bendeki en büyük değişim bu oldu.
* Defne karakteriyle birlikte kendinize dair neler keşfediyorsunuz?
- Defne’yle benziyoruz aslında. O da havai ve eğlenceli bir karakter. Hatta beni tanıyan arkadaşlarım; “Sen bildiğin kendini oynuyorsun” diyorlar.
* Bir anda gelen şöhretle ilgili neler hissediyorsunuz?
- Aslında çok hoşlanmadığım bir durum bu. Sanki daha önce yokmuşsun gibi hissettiriyor. Halbuki ben zaten bu işi yapıyordum, benim için bir şey değişmedi, sadece işin geri dönüşü farklı oldu. Benim en çok dikkat ettiğim şu; bana güzel kadın yerine “İşini çok iyi yapar, iyi oyuncudur, çok da iyi insandır” desinler; iltifat etmekten çok daha mutlu ederler beni.
* Oyunculuk adına kurallarınız var mı? Rolünüz neyi gerektirirse yapar mısınız?
- Rolü dikkatle seçiyorum. Yapamayacağım bir durum varsa ya bunu konuşup çözmenin yoluna bakarım ya da “Ben yapamayacağım” derim.
* Ne çok zorlar mesela sizi?
- Çıplaklık zorlar.
* Oyunculuk anlamında rol modelleriniz var mı?
- Yok. Herkesi izleyip oyunculuk adına alabileceklerimi almaya çalışıyorum.
* Hayran olduğunuz bir erkek var mı?
- Erkek arkadaşımın zekasına hayranım.
* Nasıl yorumluyorsunuz bu hayranlığı?
- Yaptığı işin, okuduğu bölümün hiçbir önemi yok; ki çok güzel bir üniversitede siyasal bilimler okumuş, master’ını yapmış. O da İzmirli ama İstanbul’da tanıştık. Her şeyden önce sıkıcı bir adam değil, komedi unsurları hayatının içinde hep var. Ben gülmek istiyorum, gülemeyeceğim insanlarla birlikte olmak istemiyorum. “Çirkin ama komik, beni güldürüyor” da demiyorum. O çok zeki, esprili, bana hitap eden, hayatımı geçirebileceğim biri. Tüm samimiyetimle söylüyorum ki, benim evrilmeme ve gelişmeme sebep oluyor.
* Nasıl tanıştınız?
- Ortak arkadaşımız Türkü Turan sayesinde. Türkü’yle sette arkadaş olmuştuk. Tesadüf eseri o da Türkü’nün arkadaşıymış.
* Oyuncu mu o da?
- Sektörle hiç ilgisi yok. Perakende sektöründe direktör.
* Onu gördüğünüzde sizi ilk ne etkiledi?
- Saçmalıyor olması. Çünkü o kadar zeki bir adamın bir o kadar umutsuzca saçmalıyor olması çok komik bir sahneydi. Beni benden aldı ve bir an kendime dönüp; “Sana ne oluyor?” diye sordurttu.
* Âşık olduğunuzda nasıl bir kadın olursunuz?
- Odun. (Gülüyor) Şaka bir yana, âşıksam çok eğlenceli, sadık, fazla korumacı oluyorum. Sabahları huzurla uyanıyorum. Ama genelde âşık da olsam sabahları kimsenin bana çok yaklaşmamasını tavsiye ediyorum.
* Barış Arduç’la nasıl bir uyum içindesiniz?
- Barış çok eğlenceli, birlikte çok gülüyoruz. Her seferinde söylüyorum, iş sette kazanılır, sette kaybedilir. Set ortamın ve set arkadaşlıkların iyiyse, kendi içinizde bir uyum varsa o işin mutlaka enerjisi karşıya geçiyor ve o iş başarılı oluyor. Ama set kötüyse o iş patlıyor. Ekranlara set içindeki denge olduğu gibi yansıyor.
* Kendinizi seksi mi masum mu buluyorsunuz?
- Herkes yer yer seksi, yer yer masum hisseder kendini ama ben ağırlıklı olarak sevimli hissediyorum. Erkekler de sırf seksi değil daha masum, sevimli ama seksapeli de olan bir kadın istiyor.
* Sizce bir kadını seksi kılan ne?
- Zeka benim için çok önemli olduğundan bana ne sorsan zeka cevabını verebilirim. Bir de hâl, tavır bir kadını çok seksi kılabiliyor. Aşırı güzel olmaya gerek yok, aurası ve enerjisiyle kendine baktırabilir bir kadın. Sırf yüz ve vücut güzelliğiyle alakalı değil.
17 Maddede Kiralık Aşk'ın Defne'si Elçin Sangu
Televizyon kanalları yaz ayları için hazırladıkları dizileri bir bir piyasaya sürerken Star TV şimdiden hedefi 12'den vurmuşa benziyor. Kiralık Aşk yayın hayatına 19 Haziran Cuma günü başlamasına rağmen Total'de 2. sırayı kaparak reyting yarışına iddialı bir giriş yaptı. Bunda hiç şüphesiz en önemli faktör Elçin Sangu. 2010 yılında başlayan oyunculuk kariyeriyle büyük bir ilgi odağı haline dönüşen Elçin Sangu şu sıralarda sosyal medyada en ateşli hayran kitlelerinden birine sahip. Öyle ki "Sizce bu yaz hangi dizinin güzeli ekranlara damga vuracak?" anketimizde yer almayan Elçin Sangu için hayran kitlesi isyan bayrağı açtı. Biz de madem öyle diyerek kendisine özel bir sayfa açalım ve henüz tanımayanlar için Elçin Sangu'nun ilginç kariyer hikayesini anlatalım dedik. İşte 17 Maddede Kiralik Aşk'ın Defne'si Elçin Sangu!
Radikal
11 Temmuz 1985'te İstanbul'da doğan Elçin Sangu, bir Yengeç kadını.
Üniversite eğitimini Mersin Üniversitesi Opera bölümünde alan Elçin Sangu 2006'da Yeditepe Üniversitesinde Güzel Sanatlar bölümünde eğitimine devam etti.
Müziğe olan ilgisi bu eğitimini yarıda bırakmasına sebep olan Sangu, Sahne Tozu Tiyatrosu'nda oyunculuk eğitimi alıp tiyatroya adım attı.
İzmir'de yer aldığı bir tiyatro oyununun ardından şu anki menajeriyle tanışıp onun yönlendirmesiyle bir anda dizi oyunculuğuna adım atan Sangu, bu fırsatı nasıl değerlendirdiğini şöyle anlatıyor; "Çocukluğumdan bu yana sahne sanatlarına dair işler yapmak istiyordum. Opera mezunuyum. İzmir’de tiyatro yaparken tesadüf eseri kendimi bir anda 'Öyle Bir Geçer Zaman ki' dizisinde önemli bir rolde buldum. Üstelik başlangıç için inanılmaz bir tecrübe niteliğinde olan ‘kötü karakteri’ deneyimledim."
2010 yılında Öyle Bir Geçer Zaman Ki dizisindeki Jale rolüyle adım attığı dizi oyunculuğu kariyeri, Sangu'nun tiyatro ve operayı ikinci plana atmasına sebep oldu. Sangu bu tercihini de şu sözlerle anlatıyor; "Tiyatro ve opera çok zor. Türkiye’de devam ettirmek çok zor olacaktı ve karşıma yapmak istediğim başka bir şey çıkınca fırsatı kaçırmak istemedim. Opera mı oyunculuk mu deyince oyunculuk ağır bastı."
Öyle Bir Geçer Zaman Ki'den sonra 2012'de Aşk Kaç Beden Giyer adlı projeyle ekranlarda yer alan Sangu, aynı zamanda televizyon reklamlarında da yüzünü göstermeye başladı.
Sangu, 2013'te Bir Aşk Hikayesi adlı dizide rol aldı.
2014 yılı Elçin Sangu'nun kariyerinde önemli bir sıçrama noktası oldu. Kurt Seyit ve Şura'da Güzide karakterini canlandıran Sangu, buradaki performansıyla büyük övgü aldı.
Kurt Seyit ve Şura'nın beklenenden daha önce gelen finalinin ardından Sevdam Alabora dizisi Sangu'nun 2014'teki bir başka durağı oldu.
2015 yılında ise Elçin Sangu, Kiralık Aşk dizisiyle ekranlardaki iddialı varlığını sürdürmeye devam ediyor.
Oldukça tutkulu bir hayran kitlesine sahip olan Elçin Sangu, şu sıralarda sosyal medyadan kendisine gelen büyük destekle dizi oyuncuları arasında hızlı yükselişini sürdürüyor.
Sangu, gördüğü yoğun ilgiye karşı HTMagazin'e verdiği röportajda şu kelimeleri kullanıyor; "Hiçbir zaman çok ünlü olayım çok popüler olayım demedim. İnsanların benim için “Çok iyi oyuncudur. Çok iyi insandır” demeleri benim için yeterli. Bana “Çok güzelsin” deseler o kadar sevinmem ama işimle ilgili söylenenler beni motive ediyor. Zaten iltifat alamıyorum. Biri güzel bir şey söylediğinde ne diyeceğimi bilemiyorum."
Sangu ilişkiler için şu yorumda bulunuyor; "Aldatılmak ve kandırılmakla ilgili zaafım var. Birinin beni kandırmaya çalıştığını hissettiğim anda büyü bozuluyor. Büyüsü bozuluyor ve o kişi benim için anlamını kaybediyor."
1.69 m boyundaki Sangu, 60 kilo ve açık kahverengi gözlere sahip. Sangu'nun en dikkat çeken özelliği doğal kızıl renkte olan saçları.
Gizem Kaboğlu'na verdiği bir röportajda yıllar içerisindeki gelişimini anlatan Sangu, çocukluğunu şu kelimelerle tarif ediyor; "Darwin’in evrim teorisine kanıt olarak derecede çirkin ve yaramaz bir çocuktum. “Evlat olsa sevilmez” derken bir anda kuğuya dönüştüm. Tam bir çirkin ördek yavrusu hikayesi benimki."
Erkekler hakkında ise şu yorumu yapıyor Sangu; "Sinek kaydı tıraş da uzun sakal da sevmem. Hatta bıyıktan da hoşlanmam ama kirli sakalı seviyorum. Boxerı görünecek sekilde pantolon giyen erkeklere sonsuz karşıyım. En yakışıklı erkek olsa, gömlekten atlet izini gördüğüm an tüm karizma biter."
Elçin Sangu'nun özel hayatıyla ilgili ise üstü kapalı yaptığı yorum şu şekilde; "Zeki olmayan erkeğe tahammülüm yok. Şimdi hayatımda olan kişi gördüğüm en zeki erkeklerden biri."
‘Kiralık Aşk’a geri sayım! Star TV’nin yeni dizisi Kiralık Aşk’ın yayın tarihi belli oldu. Başrollerini Elçin Sangu, Barış Arduç, Salih Bademci ve Sinem Öztürk’ün paylaştığı dizinin 19 Haziran Cuma günü saat 20.00’de izleyicisiyle buluşacağı duyuruldu.
Dizinin hikayesinde tam her şey bitti dediği anda kapısını çalan mucizeye hayır diyemeyen Defne, 6 aylık bir aşk oyunu teklifini kabul ediyor.
Buna göre, ülkenin en başarılı iş adamlarından birini kendisine aşık etmek zorundadır.
Bu yoldaki en büyük yardımcısı ise gerçekten aşık olduğu adamdır. Bu korkunç karmaşa, çılgın bir aşk üçgenine dönüşür.
Kiralık AŞK!
Başrollerini; Elçin Sangu, Barış Arduç, Salih Bademci ve Sinem Öztürk’ün paylaştığı dizide, garson bir kızın değişen hayatı anlatılıyor.
