Alışveriş merkezlerinin ‘en’leri...

Genelde müstakil mekanlardan bahsettiğime bakmayın, alışveriş merkezlerine de sık gidiyorum. Ben her mahalleye bir tane düşmesine itirazı olanlardan değilim, mümkünse bizim mahalleye iki tane gelsin:) Hem bu sıcak havalarda serinliğinden ötürü daha sık tercih ediliyor buralar.

Biraz da o sebepten bugün alışveriş ve yaşam merkezi olarak nitelendirilen kapalı mekanların ‘en’lerini derledim. Tabii ki popülariteye göre değil, hepsi benim tercihim. Seçin, beğenin, tavsiyelerime güveniyorsanız size en yakın olanına gidin:

ASTORİA: Astoria’yı seviyoruz. Serde komşuluk da var tabii, çat kapı gidiyoruz. Benim meskenim Caffe Nero biliyorsunuz. Kahve tutkunu arkadaşımla gittiğimde çaysız kalmıyorum çünkü, ince bellide geliyor benimki, üstelik cebimdeki bozukluklar yetiyor :) Her gittiğimizde yeni bir yer keşfediyoruz, şimdilerde de Smoothy Bar’a dadandık. Yemek katında, sağlıklı ve yaz aylarında hafif beslenmek isteyenler için bir yer.

Mönüsü adını aldığı smoothie’lerden geçilmiyor, o ne diyen çıkacaktır mutlaka. Metabolizmanın çalışmasını sağlayan, alınan kalorilerin enerjiye dönüşümünü hızlandıran sebze ve meyve suyu karışımları böyle adlandırılıyor. Sıcak havalarda ilaç gibi bu karışımlar. Örnek isterseniz... Brokoli, ıspanak, maydonoz, salatalık karışımı, buğday çimeni ve elma suyu, frambuaz ve çilekli pembe limonata, ton balıklı kepekli bagetler, buzlu çay, maydonoz, nane kereviz sapı karışımlı yeşil ayran, say say bitmez...

En güzel yanı da paket servisinin olması. Bir telefonla evinizde/iş yerinizde de bitebilir pekala. Yazıyorum kızlar: (0212 215 22 70)

CEVAHİR: Hani ‘yemek yemeyi unutmuşum’ diyen tipler vardır, acayip kıskanırım onları ben. O nasıl bir duygudur bilmiyorum ki, ne aşk acıları çektim yine de yemek yemeyi unuttuğum olmadı. Her kadının kendini unuttuğu alışveriş bile döndüremiyor başımı, illa ki çalıyor o karın zilleri.

İşte o vakit eğer Cevahir’deysem hemen yemek katına çıkıp, La Sofran’dan bir masa kapıyorum. Yemekleri teyze elinden. Yaprak sarması ve enginarı pek güzel yapıyor. Ama asıl favori salataları. Geçenlerde bir kız arkadaşımı götürdüm ‘Ben böyle salata yemedim’ dedi.

Bir kere porsiyonları büyük, süslemesi ve lezzeti yerinde. Roka parmesanlısı da güzel, incirli keçipeynirlisi de. Bir enginar manyağı olarak benim spesiyalim enginar göbekli salata, tavsiye ederim. Fiyatlar ev yemeği ayarında. Bizim buralarda oturuyorsanız eve de sipariş verebilirsiniz. P (0212 380 04 10)

PROFİLO: Tiyatro sezonunda daha sık gidiyordum buraya, epeydir uğrayamasam da buradaki adresim belli, Okafe. Daha önce de yazmıştım size. Dekorasyonuyla evinizin salonunda gibi hissettiren bir havası var, servisi iyi, yemekleri güzel. Rahatlığı ve uzun oturmaları önplanda tutan bir yer. Fiyatları biraz daha makul olabilir tabii. Yakında bir şube de Cevahir’e açıyor Okafe’ciler. Benden bildirmesi.

Eğer kahvaltımı etmeden gitmişsem, alt kattaki Amazon Cafe’yi tercih ederim. Ya da akşam saatiyse canlı piyano eşliğinde müzik dinlemeye giderim. Çay saatinde de Schiller’deyim, benim gibi antikahveciler için burayı tek geçerim.

Bitki çayının her bir çeşidi var, atıştırmalıkları da fiyatları da pek güzel.

CİTY’S: Buranın iş yapmadığını söyleyenler var; ben ne zaman gitsem dolu görüyorum vallaha. Elbette hiçbir merkezde Cevahir kalabalığı yok, orası büyüklüğüne rağmen her daim dolu, bunda konumunun da etkisi var. Tam Mecidiyeköy-Şişli göbeğinde olmasının ekmeğini yiyor Cevahir.

Nişantaşı’nın çiçeği burnunda merkezi City’s benzer bir kalabalığı ağırlamasın zaten. Bazı yerler de sakin kalsın canım. City’s’e ne zaman gitsem en alttaki CookShop’a uğramadan edemem. Didem Sözen- Bahattin Demir çok sevimli bir mekan kazandırdılar İstanbul’a. Özellikle o kırmızı beyaz kareli masa örtüleri yok mu, onun verdiği bir sıcaklık hakim mekana. Her saat bulduğum demli çayını da unutmamalı. Yemekler de lezzetli, fiyatları uygun.

Genelde 5 çayına gidiyoruz biz. Zaten kadın kısmının yeni buluşma noktası olmuş burası, ne vakit gitsem kadınlar kahvesi gibi maşallah. Bir yeri önce biz sevmeliyiz zaten, kadının sevdiği yer tutar, değil mi?..