Herkes için futbol!

Hem kız hem erkek çocuklar futbol kampında hayatı öğreniyor...

Haberin Devamı

Fair-play, hijyen kuralları, doğru beslenme ve ilkyardım hakkında bilgiler aldık. Çok güzel vakit geçirdik.

Arda/Trabzon

Futbol öğreniyoruz, ama bunun dışında oturmasını kalkmasını da öğreniyoruz. Burada adam olma yolunda önemli adımlar attık.

Ali/Malatya

Yenmenin ve yenilmenin önemli olmadığını, yaptığımızın bir oyundan ibaret olduğunu anladık. Sabah nasıl kalkılır, yemeğe nasıl oturulur, bunları da öğrendik.

Ayça/Sinop

Burada futbolun tüm kurallarını öğreniyoruz. Ama hepsinden önemlisi arkadaşlarımızla doğru konuşmayı ve takım olmayı da öğreniyoruz. Bence gerçek kazanç da bu...

Kadircan/Erzurum

Yukarıdakiler futbol köylerine katılan çocukların düşünceleri... Bu yaz 7 ili dolaştım: Trabzon, Malatya, Kocaeli, Erzurum, Sakarya, Sivas ve Sinop. Bu illerde “Herkes İçin Futbol (HİF)” köylerinde kalan 12 yaş grubu çocukları doğru beslenme konusunda eğittim. Bu proje Ülker ve Futbol Federasyonu iş∫birliği ile gerçekleşiyor.

Gözlemlerim şöyle...

* Her ildeki köye, çevre illerden seçilmiş çocuklar da geliyor. Çocuklar burada sadece futbol öğrenmiyor, kendilerine hayatta gerekecek birçok konuda eğitim alıyor. Oturuş, kalkış, doğru beslenme, drama dersleri, grup ruhunun önemi, diğerlerine saygılı olma gibi... Keşke bu köylerden daha çok olsa diye düşündüm. Müthiş bir sosyal proje bu. Ülkeye büyük hizmet!

* Çocuklarda davranış biçimleri açısından yöreler arası büyük fark var. Malatya kız kampındaki çocuklar -yörede kız çocuklarının bastırılmış olması nedeniyle diye düşündüm- mikrofon ile sahneye çıkmaktan korkuyorlardı. Erzurum’daki çocuklar sahneye çıkınca yanık ve içli bir türkü söylemeyi tercih etti. Batı’daki çocuklar ise eğlenceli ve şen şakrak parçalar söyledi.

* Çocukların çoğu ilk kez ailelerinden ayrılıyordu. Aralarında sürekli ağlayıp evine dönmek isteyenler de vardı. İki yerde bu iş bana düştü. Ben de 11-22 yaş arası yatılı okuduğum için empati kurmam çok kolay oldu. “Bakın ben de çok küçük, üstelik sizden daha küçük yaşta 11 yaşında ailemden ayrıldım. Ama yılmadım. Doktor oldum, karşınızdayım” diyerek mesaj vermeye çalıştım.
İşe yaradı sanıyorum.

Geleceğin futbolcuları Futbol Köyleri’nden çıkıyor

Ülker Kurumsal İletişim Genel Müdürü Zuhal Şeker ve Türkiye Futbol Federasyonu Futbol Genel Direktörü Ersun Yanal’la konuştum.

* HİF programı kimin fikriydi ve kaç yıldır uygulanıyor?

UEFA’nın üye ülkelerdeki Grassroots etkinliklerini organize hale getirme ve futbolu her kesime yayma çabaları 2000 yılından beri devam etmekte. TFF olarak da o tarihten beri bu etkinlileri takip ediyoruz, 2007 yılından bu yana da UEFA Grassroots Charter’a üyeyiz. Uyguladığımız programların başarısı ve Charter kriterlerine uygunluğunu sağlayarak 2’nci yıldızı almayı başardık.

* Türkiye’de şu anda kaç merkezde HİF merkezi ve Futbol Köyü var?

7 tane HİF merkezimiz aktif çalışmakta (İstanbul Gündüz Tekin Onay/Beylerbeyi, İstanbul Bayrampaşa, Sinop, Trabzon, Muş, Diyarbakır, Adana) ve 2010’da 7 (Trabzon, Erzurum, Malatya, Sakarya, Kocaeli, Sivas, Sinop) ayrı merkezde futbol köyü düzenledik. HİF merkezleri 12 ay süren, 6-12 yaş arasında kız ve erkek çocukların birlikte ücretsiz futbol ve futbol dışı eğitimler aldıkları sürekli bir proje, kontenjanlar dahilinde herkesin katılımına açık. Futbol köyü ise 7 ile 10 gün süren, TFF’nin tespit ettiği yetenekli, 12 yaş kız ve erkek çocuklarının ülkenin her yerinden gelip, birlikte eğitim aldığı, kısa dönem kişisel gelişim projesi.

* Bu çocuklar nasıl seçiliyor?

Türkiye’nin 50 merkezinde devam eden Futbol Teknik Eğitim Merkezleri (FTEM) projesine gelen yetenekli çocuklar bu projenin katılımcılarının yüzde 50’sini oluşturdu. Onun dışında kulüpler ve bölge sorumlularının izlediği çocukları da seçerek davet ediyoruz.

* Köylerde neler öğretiliyor?

Köylerde her şeyden önce çok üst düzey bir futbol eğitimi veriliyor. Futbol dışında bu yıl onlara “Kazanmak her şey değildir”, “Takımın parçası ol”, “Saygı ve Fair-play”, “Kültürler arası kaynaşma ve ötekini hoşgörüyle değerlendirme” gibi mesajları yaratıcı drama etkinlikleri içine serpiştirdik. Sporcu ve çocuk beslenmesi eğitimini sizden aldılar. Ayrıca satranç, afet yönetimi eğitimi, futbol oyun kuralları eğitimi, çevre bilinci eğitimi, ilkyardım eğitimleri de aldılar. Hepsi için bulundukları yörede bir kültür ve çevre gezisi düzenleyerek, o yöreyi daha yakından tanımalarını sağladık.

* Nasıl başvurulabilir?

Her yıl 12 yaş grubundan kız ve erkek çocuklar geliyor. Kızlarda 13 yaş grubunu da davet ediyoruz. Başvuru ile çocuk almıyoruz. Seçimleri TFF yapıyor.

Kız futbolcularımız milli takımlarda

* Bu köylerin ve HİF Merkezleri’nin sayısı
artacak mı?

Köylerde sayıyı artırmaktan çok, nitelikle ilgili iyileştirme ve var olan kaliteyi koruma amaçlı hareket ediyoruz. Köyleri sayısı değil ama yerlerini değiştirerek Türkiye geneline projenin ulaşmasını hedefliyoruz. HİF merkezlerinde 7 olan sayıyı bu yıl mümkün olduğunca artırarak daha çok sayıda çocuğa ulaşmak için çalışmalarımız devam ediyor.

* Bu çocuklardan profesyonel futbola devam edenler oluyor mu?

Her iki projede de profesyonel ve amatör kulüplerin altyapısına devam eden yüzlerce çocuğumuz var. Ayrıca 2007’de gerçekleşen ilk “Van Futbol Köyü” projesinde 5 erkek çocuğumuz, Sinop 2008 Futbol Köyü’nden 10 kız çocuğumuz, 15 yaş altı milli takımları aday kadrolarında yer alma başarısı gösterdi. Ayrıca biz köy boyunca verdiğimiz tüm mesajlarda onlara hayallerini futbolcu olmakla sınırlamamalarını, hakem, antrenör, idareci gibi mesleklerle de futbolun bir parçası olabileceklerini anlatıyoruz.

* Bu köylere kızlar da katılıyor. Geleceğin başarılı kadın futbolcularını bu kızlar arasında görecek miyiz?

Kızlarımız şimdiden yukarıda da söz ettiğim gibi kulüpler ve milli takımlarda yer almaya başladı. Kadın futbolunda ülke genelinde kulüp sayısı istediğimiz düzeyde olmadığı için bu proje, kızlarımızın futbol eğitiminde çok önemli bir yer tutuyor. Geri dönüşleri beklediğimizin de üzerinde başarılı ve olumlu...

* Kadın futbolunun ilgi çekmesi için ne yapmak lazım?

Kadın futboluna hem ailelerin, hem çocukların hem de kamuoyunun ilgisi gün geçtikçe artıyor. Okullarda kızların futbol oynamasına 2007 yılında izin verildi. TFF olarak biz de kadın futbolunun yayılması, liglerin kalitesinin ve katılan kulüp sayısının artması ve bu olumlu artışın milli takım başarılarına yansıması için birçok proje gerçekleştiriyoruz.

Futboluma dudak bükenler, maç bittiğinde beni omuzlarına aldı

Öğretim Görevlisi ve Bayan Futbol Takımı antrenörü Nihan Su’yu Kocaeli Kız Köyü’nde tanıdım. 29 yaşında. Çocuklar onu çok seviyor. İşine ve çocuklara bir şeyler vermeyi seven birinin neler başarabileceğine tanık oldum. Nihan Su’ya futbola nasıl başladığını sordum. İşte öyküsü..

“Babam arkadaşlarıyla haftasonları hep futbol oynardı. Bir gün oynayacak adam eksikmiş. Babam dedi ki, ‘Nihan oynasın! İyi oynuyor!’, diğerleri ise ’Olur mu öyle şey. Kız çocuğu futbol mu oynayacak bizimle’ diye itiraz etti. Babam ‘Deneyin bari!’ dedi. Girdim, oynadım. Maça başlarken dudak bükenler, maç bittiğinde beni omuzlarına aldı. Sahadan öyle taşıdılar. O gün, bugündür de oynuyorum, öğretiyorum.”

DİĞER YENİ YAZILAR