Kont böbrek ağrısından bu suyu içerek kurtulmuş!

Evian deyince akla hemen dünyanın en iyi, lüks sularından biri geliyor

Haberin Devamı

Geçen hafta Danone firmasına ait bu suyun kaynağını yerinde incelemek ve “Sağlık için Su“ Konferansı için Evian’daydım. Evian, İsviçre-Fransa sınırında, Cenevre Gölü’nün güney kıyısında, Alp Dağları’nın eteğinde yer alan, mineral su kaynaklarıyla ünlü sakin, şirin bir kent. Gelelim Evian’ın doğuş öyküsüne... 1790’larda böbrek taşından muzdarip Kont Laizer buralarda dolaşırken susuzluğunu yöredeki Cachat topraklarındaki çeşmeden gidermiş. Suyun tadını çok beğenince de düzenli olarak içmeye devam etmiş. Sonuç: Sağlığında önemli bir düzelme olduğunu görmüş. Başlamış bu mucize suyu övmeye... Kısa zamanda doktorlar bu suyu reçetelerine yazmaya başlamış. Ve 1826 yılında Evian suyu şişelenip satılmaya başlanmış.

Amerikalı Beslenme Profesörü Popkin öneriyor:
Kilo vermek için BOLCA su için!


Prof. Barry Popkin kimdir?

Beslenme Profesörü. ABD, North Carolina, Chapel Hill Ün. Öğretim Görevlisi, üniversitenin Obezite Merkezi Yöneticisi. “World is Fat“ (Dünya Şişman) adlı best-seller kitabının da yazarı. Sadece ülkesi Amerika’da değil Çin, Rusya, Filipinler, Brezilya gibi ülkelerde de beslenme alışkanlıkları üzerine araştırmalar yürüten ünlü bir bilim adamı.
Prof. Barry Popkin’e göre şekerli gazlı içecekler ve atıştırmalıklar obezitenin en büyük sorumlusu!

* Prof. Popkin, “İçecekler ve atıştırmalıklar dünyadaki obezite salgınının en büyük sorumlusu” diyorsunuz. Neden?

Bence içecekler çok önemli bir sorun. Anne sütü ve sudan, bu renklendirilmiş, şekerli sıvılara, çok şekerli çay ve kahvelere kaydık. Yiyeceği azaltsanız bile işe yaramıyor. Size şekerli bir içecek verdiğim zaman daha az yemiyorsunuz çünkü! Şimdi sorayım; Size kolalı bir içecek versem, daha mı az yiyeceksiniz? Yeseniz, tamam ama yemiyorsunuz!
1980’lerden günümüze, günlük kalori alımımıza yüzlerce kalori eklendi! Araştırmalar gazozların yerine suyu koyduğumuzda günlük kalori alımının 200 kalori veya daha fazla azalabileceğini ortaya koyuyor. Kilo vermek için su için!

* Konuşmanızda bahsettiğiniz Alman araştırmacıların yaptığı bir deney dikkatimi çekti. Okullarda diğer içecek makineleri yerine su makineleri koymuşlar. Çocuklarda obezitenin yüzde 31 oranında azaldığını kaydetmişler.

Evet, çok önemli bir gösterge bu! Bakın İngiltere ve Fransa’da okullarda tüm meyve suyu ve gazlı içeceklerin satışı yasaklandı. ABD’de de yakında böyle bir karar alınacak. Ama bu karar sadece 6-11 yaş aralığı için. Ortaokul-lise öğrencilerini kapsamayacak.

* Sizce onları da kapsamalı mı?

Tabii ki!

Obezitenin bu kadar çok olmasının nedeni küreselleşme...

* Amerika ve Avrupa’yı eğitmek çok önemli. Çünkü neredeyse tüm dünya her konuda onların peşinden gidiyor.

Kesinlikle haklısınız. Obezitenin bu kadar hızlı yayılmasının önemli bir nedenidir küreselleşme. Buna Hintlilerin Bolywood’unu da ekleyin! Medyanın rolünü unutmamak lazım.

* Beslenme uzmanları genelde hep “Ne yiyorsanız, osunuz” der. Sizin söyleminiz farklı; “Ne içiyorsanız, osunuz!” diyorsunuz.

Çünkü çoğu kişi içtiklerinin kalorisini hiç hesaba katmıyor. Ortalama her gün 300- 400 kalori fazla alabiliyorlar.

Çağımızda şişmanlık veba gibi yayılıyor


*Özellikle çok şişman danışanlarımda gözlemdiğim bir nokta var... Hemen hepsinin bir içeceğe -kolalı veya gazoz türü- bağımlılığı var. Onları vazgeçirmek için sayıyı yavaş yavaş azaltma yöntemi uyguluyorum. Ve çok da başarılı oluyoruz. Suyu tüm bu havalı, eğlenceli içeceklerin arasından nasıl sıyırıp yukarılara taşıyabiliriz?

Su bu içeceklerden daha pahalı genellikle. Fiyatını ucuzlatmak gerekiyor. Bir de diğer içeceklerdeki vergiyi artırmak bir çözüm olabilir. Benim düşüncem böyle... Küreselleşme modern teknolojinin yanı sıra life style (yaşam stili) transferi anlamına da geliyor. Ne yiyeceğiz, ne içeceğiz, nasıl hareket edeceğiz... Yiyecek ve içecek sektörü de bu hızlı transferde üretimden tüketime sağlıklı yiyecek konusunda ivme kazandı. Burada hükümetlere çok iş düşüyor! Modern teknolojinin sağlıklı yiyecek ve içecek üretiminde kullanılabilmesi için düzenlemeler getirmeleri gerek.

* Amerikalılar “şişmanlığın poster çocuğu”dur. Ama siz “Tek şişmanlayan biz Amerikalılar değiliz” diyorsunuz.

Evet, dünyadaki diğer ülkeler de bizden çok geride değil! Rusya, Doğu Avrupa’da nüfusun yarısı, Güney Amerika, Orta Doğu ve Avustralya’da nüfusun çoğu fazla kilolu veya şişman.

* Dünyamız daha da şişmanlayacak mı?

Ne yazık ki evet! Her yıl ekstra 150 milyon çocuk ve erişkin fazla kilolu hale geliyor. Şişmanlık veba gibi yayılıyor. Dünyada 1,6 milyar insan fazla kilolu!

* Sizi bir bilim adamı olarak heyecanlandıran en son bulgu nedir?

Suyun da bir besin olduğu! Aynı üniversiteden
Dr. Lieberman’la* yaptığımız araştırmada hafif susuzluğun bile kadın ve erkeklerde kognitif ekilerini gördük. Hepimiz yüzde 1-2 hafif dehidrate (susuz) dolaşıyoruz. Bunun farkına bile varmıyoruz. Ama bu durum ruh hali değişiklikleriyle kendini gösteriyor.

* Konferansa katılan Dr. Lieberman Amerikan askerleriyle ilgili de araştırmaları olan bir bilim adamı. Amerikan ordusu için de çalışıyor.
n Raporunuzda Amerika’da tüketilen kalorilerin yüzde 21’inin içeceklerden geldiğini belirtiyorsunuz. Sizce de şekerli içecekler obezite salgınındaki en büyük suçlulardan biri mi?

Evet. Çoğu ülkede karbonatlı, şekerli içecek tüketimi arttıkça şişmanlık da, şeker hastalığı da artmaya başlıyor.

* Bir bilim adamı olarak çekinmeden arkasında durabileceğiniz içecek hangisi?

Su! Çünkü diğer içecekler kalori alımını artırabiliyor.

* Araştırmalarınızda özellikle dikkatimi çeken bir nokta da şu oldu: Yemekten önce veya sırasında içilen suyun kilo kontrolüne yardımcı olduğu...

Evet, elimizde suyun kilo kontrolü ve vermeye yardımcı olduğu konusunda birtakım veriler mevcut. Ama bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyacımız var.

DİĞER YENİ YAZILAR