Diyarbakır bombacısının timsah gözyaşları

Diyarbakır bombacısı Erdal Polat’a sorgu sırasında ölen kişilerin cenazelerinde ailelerinin perişan haldeki fotoğrafları gösterilerek, “Onların geleceklerini almaya hakkın var mıydı” diye soruldu. Terörist zaman zaman ağladı.

Güvenlik güçlerinin yoğun çalışması sonucu pazartesi gecesi yapılan şok baskınlarla yakalanan bombacası Erdal P. ve olaya karıştıkları belirtilen kişilerin sorgusundan önemli bilgiler elde edildi. Bombacı Erdal Polat’ın polisin parmak izi ve teknik takip yaptığını öğrenmesi üzerine amcasına ait evde gizlendiği ve bu eve yapılan baskınla küçük kardeşi, yengesi, amcasının çocuklarının da aralarında olduğu 6 kişiyle birlikte yakalandığı öğrenildi.

Bir kişi daha ele geçti

Polat’ın verdiği bilgiler ışığında soruşturmayı genişleten polis olayla bağlantısı olduğu tespit edilen ve kimliği gizli tutulan 1 kişiyi daha teknik takibe aldı ve önceki gün yapılan operasyonla onu da gözaltına aldı. Böylece dün akşam gözaltına alınanların sayısı 8’e yükseldi.

Dört saat beklemiş

23 yaşındaki bombacı Polat sorgusunda patlamada kullandığı bomba yüklü otomobili olay günü öğlen saatlerinde getirip dersanenin kapısının karşısına park ettiğini ve eylemi gerçekleştirmek için yakındaki parkta 4 saat beklediğini söyledi. Parkta hem bomba yüklü otomobili hem de subay ve astsubayları taşıyan sivil plakalı askeri servis aracının gelişini görebileceği bir yer seçtiğini anlatan terörist “Askerleri taşıyan otobüs tam otomobile yaklaşırken, cep telefonu düzeneği ile infilak ettirdim” dedi.

Hedef pilotlardı

Erdal Polat bombalı aracı, askeri servise ilişkin kendisine verilen bilgi ve güzergaha göre yerleştirdiğini anlatırken, “Bu serviste sınır ötesinde düzenlenen operasyonlara katılan pilotların olduğunu bilgisi üzerine hareket ettik. Devegeçidi’ndeki 16. Mekanize Tugayı’nın yanında bulunan Pirinçlik Havaalanı’nda bulunan servislerin pilotları taşıdığını duyduk. Pirinçlik’teki askerleri lojmanlara taşıyan bu servis otobüsüydü hedefimiz” dedi.

“Tahmin edemedim”

Bu arada bombanın öldürdüğü 5 gencin, olay yerinin ve cenazelerin basına yansıyan fotoğraflarını Polat’a gösteren polislerin, “Bak bu insanların ve ailelerinin hayatını ve geleceklerini aldın. Bu insanların acısını yüzlerinde görebiliyor musun? Ağlayan çocuğu görüyor musun? Onu babasız bırakmaya ne hakkın vardı?” soruları üzerine ağladığı ve “Benim amacım bu insanlara zarar vermek değildi. Sınır ötesi operasyonların durdurulması için bir gözdağı vermek için yaptık. Bu kadar büyük bir patlama olacağını tahmin etmemiştim” dedi.

Baz istasyonu ele verdi

Bomba yerleştirdiği Lada marka aracı Z.K.’dan alan Polat’ın yanısıra gözaltında olanların satışa aracılık eden ve telefonla görüştüğü kişiler olduğu bildirildi. Aracı sahte kimlikle alan Erdal Polat’ın kullandığı telefonu, pazarlık yaptığı kişinin telefonundan belirleyen istihbaratçılar, aynı numaranın en son baz istasyondan sinyal aldığı yeri belirledikten sonra operasyonu başlattığı öğrenildi.

Gece yarısı tatbikat

Bombacı Polat ile önceki gün yakalanan ve bombalı saldırıda kilit rol üstlendiği belirtilen bir zanlı, gece yarısından sonra tatbikat yaptırmak amacıyla olay yerine götürüldü. Halkın linç girişiminde bulunabileceği olasılığına karşı geç saatlerde yaptırılan tatbikat sırasında hem bombacıya, hem de diğer zanlıya güavenlik gerekçesiyle çelik yelek giydirildi.

Bombacı Çocuk Mahkemesi'nde yargılanmış

DİYARBAKIR'da 3 Ocak perşembe günü 6 kişinin ölümü, 67 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan bombalı saldırıyla ilgili yakalanan 24 yaşındaki Erdal Polat'ın daha sonra kapatılan Diyarbakır 4 nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde, 2002 yılında `PKK'ya yardım ve yataklık etmek' suçundan yargılandığı ortaya çıktı. Erdal Polat'ın ardından yaşının küçük olması nedeniyle dosyasının görevsizlik kararıyla Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildiği ve burada beraat ettiği bildirildi.

Diyarbakır'daki bombalı saldırının faili olarak yakalanan Erdal Polat'ın Kulp İlçesi Özbek Köyü nüfusuna kayıtlı olduğu, 2002 yılında Diyarbakır'da terör örgütü PKK'ya yardım ve yataklık etmek suçundan gözaltına alındığı ve tutuklanıp hakkında 4 nolu DGM'de dava açıldığı ortaya çıktı. Erdal Polat'ın 5 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edildiği ve dosyasının suç tarihinde 18 yaşından küçük olması nedeniyle görevsizlik kararı verilerek Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildiği, burada yapılan yargılama sonucunda ise delil yetersizliğinden beraat ettiği kaydedildi.

Diyarbakır'ı kana bulayan saldırının bir nuramalı faili Erdal Polat'ın 2000 yılında bir tekstil atölyesinde çalışmak için İstanbul'a gittiği, burada Kulplu oldukları bildirilen Yusuf ve Fadıl adlı kişilerle ilişki kurup ikamet ettiği kapatılan HADEP'in Küçükçekmece ilçe binasına gidip geldiği belirlendi. Burada kendisine PKK propagandası yapıldığı, ardından Diyarbakır'a dönerek HADEP'in Bağlar Merkez İlçe Teşkilatı'na gidip gelmeye başladığı, ardından gençlik kollarında görev aldığı bildirildi.

HADEP İlçe binasında Mirze adlı kişinin kendisine yaptığı propagandalardan etkilendiği, 2002'de Diyarbakır'ın Mardinkapı Semti'nde Büyükşehir Belediyesi'nin gerçekleştirdiği atıksu temel atma törenine katıldığı ve burada `Dilimiz onurumuzdur, yaşasın demokratik Cumhuriyet', `Özgürlük güneşi İmralı'da doğacak', `Biji Serok Apo, Biji HADEP', `Biji Aşiti', `Anadil hakkımız', `İdama hayır', `Dile kelepçe vurulamaz', `Barışın elçisi İmralı'da, başkana özgürlük' sloganları attığı için polis tarafından gözaltına alındığı, ardından tutuklanarak E Tipi Kapalı Cezaevi'ne konulduğu ortaya çıktı.

Bombacı Erdal Polat ayrıca 25 Ocak 2002 günü yine HADEP'in Bağlar Semti'ndeki merkez ilçe binası önünde, Silopi HADEP İlçe Başkanı Serdar Tanış ile ilçe yöneticisi Ebubekir Deniz'in gözaltında kaybolmasını protesto etmek amacıyla yapılan protesto eylemine katıldı. Bu eylemde de Erdal Polat, `Barışın elçisi İmralı'da', `Önderliksiz yaşam asla, yaşasın başkan Apo' diye slogan attığı, bu suçtan dolayı da gıyabi tutuklu olarak arandığı belirtildi. Yakalanan E.P'nin her iki gösteriyle ilgili dava dosyasının birleştirilerek Çocuk Mahkemesi'ne gönderildiği kaydedildi.