Evrelerin tutması lazım!

Haberin Devamı

Hayatın hangi safhasında olduğu önemli! Hangi evresini yaşıyor? Sen hangisindesin?.. Hani dün, “Potansiyel bir ilişki belirdiğinde keşke insanlar birbirlerine CV’lerini verseler...” demiştik ya. O çerçevede... Değerlendirilmesi gereken özelliklerden birinci sırada bu olmalı:

Evre!

Bakalım aynı evrede misiniz? Önce ben size evreleri tarif edeyim de! Ama bir başka açıdan. Yani evre var, evre var!

Benim evrelerin yaşla falan ilgisi yok. Her evreye herkes aynı yaşlarda girmiyor. Bir bakıyorsun adam ikinci evrede takılı kalmış! Ya da kadın genç yaşında dördüncü evrede!.. Peki, o zaman önce şu evreleri yazayım.

1. Evre: Aşk...

Birinci evrenin “aşk” olmasının nedeni hem kolay âşık olabilmek hem de sadece âşık olabilmektir. Just for sentimental reasons yani... Hesapsız-kitapsız ve sulusepken aşklar zamanı... Sonradan yani beşinci evreye gelince gülümseyerek hatırlayacağın anıların yaşandığı evre! Aynı zamanda insanların birinci evliliklerini de yaptığı...

2. Evre: Seks...

Bu genellikle 35’ten sonra başlar, ne zaman biteceği belli olmaz. Kadınlarda daha çabuk biter. Erkeklerde de biter de, onlar bunu kabul etmek istemez. Peki nasıl başlar ve nasıl yaşanır? Dünyadaki en önemli en zevkli olayın seks olduğuna inandığın zamanlardır! Hatta öyle ki, o bittiği zaman öleceğini zannedersin! Fiziken olmasa da manen öleceksin gibi! Ha, doğru mu? Tartışırız! Bu evrede seks için her şeyi, her şey içinde de seksi denersin. Yani onun için her şey mübahtır! Bu evre, tabiatı gereği aldatmaların, aldanmaların da yaşandığı zamanlardır. Hani, “Önemli olan insanın kendini aldatmaması” gibi dandik bir aforizmaya kapıldığı evre! Bunun aslında, “Nefis bir tatlı karşısında rejimi bozmak” olduğunu “reçel” döneminde birilerine anlatacaksın.

3. Evre: Huzur...

İnsan hayatının en sıkıcı ve en kötü evresi... İyi-kötü biraz da fazla seks deneyimlerinden sonra geldiğin nokta! Seksten “Ö” gelmiş, ne aradığını bulmuşsun, ne de artık zevk verir olmuş. İşte o ara huzur ararsın. Bu aynı zamanda hesap-kitap içine girmen demektir. Kendin ve aradığın kişi için “tarif” ve “tarifeler” çıkardığın evre!

4. Evre: Gezelim görelim...

Artık huzurdan da sıkılmışsındır! Hayatı gezmekle bulacağını zannedersin. Zaten artık maddi durumun da düzelmiştir. Parana göre dünyayı gezmeye başlarsın. “Biri de olsa daha zevkli olacak aslında!” evresi... Zevklerinin ve bilginin arttığı bu dönem neşeli, keyifli ama eksiktir. Yine de iyidir.

5. Evre: Reçel...

Artık gezmenin de anlamının kalmadığı dönem! Git git nereye kadar? Bütün Avrupa’nın tek ülke gibi göründüğü, Amerika, Afrika ve Asya’yı bir haftalık turistik turlarla gezmenin bir anlamının olmadığını, bunun sadece başkalarının hayatını röntgenlemek olduğunu anladığın zamanlar... İşte o zamanlar da, sahil kasabası fikri aklına gelir. “Ben başkalarının hayatını gözetleyeceğime, başkaları benim hayatımı gözetlesin” mantığı... Zaten aşk, seks, huzur ve gezmekten yorulmuşsun... Şimdi deniz kenarında reçel falan yaparak, esnafla sohbet ede ede sağlıklı ve zevkli bir hayat yaşamak aklına düşer...

Sonra mı?

Sonrasını bilemem ama evre önemli! Onunla aynı evrede olman!

DİĞER YENİ YAZILAR