Gittiğin gibi döndüysen...

Haberin Devamı

Hani dün uzun uzun anlattım ya, “yapamadıklarınla” diye...

İşte onlarla birlikte tatildeysen...

Ya da döndüysen, fark etmez; hatta tatile hiç gitmemiş bile olabilirsin...

Hayallerin, planların, ümitlerin hâlâ aynıysa...

Ve hâlâ mutsuzsan...

Sinirli ve huzursuzsan...

Ruhun bir türlü doğru ve rahat pozisyonu bulamayan bacakların gibi sürekli yer değiştiriyor, hiçbir yerde huzuru bulamıyorsa... (Vay be! Tarife bak! Ben gerçekten değiştim galiba!)

Yani gittiğin gibi döndüysen!

Ya da hep aynı yerdeysen...

O zaman şimdi başını ellerinin arasına alıp düşünmenin vakti gelmiş demektir. Kendine sorular sorup onları dürüstçe cevaplamanın da...

İlk sorunu da ben vereyim:

“Ben nerede yanlış yapıyorum?“

4Z mi yoksa 5Z mi?

Cevabını da vereyim mi?

Oldu! Yanında bir de yakışıklı

vereyim.

Ama öyle çok da yakışıklı olmasın!

Zevkleri olsun, zevkli ve zeki olsun; “3 Z”.

Zengin de olsun, etti mi 4 Z.

Bir de seni çok sevsin!!!

Heh hee...

Zenci olsun falan da diyebiliriz de abartmayalım artık! (Birilerini kızdırmayalım!)

Bu kadar değil mi? Çok şey istemiyorsun!

Zaten böyle birini hak ediyorsun.

Güzelsin, kendi paranı kazanıyorsun; evin, işin var. Hatta artık ille de evleneyim derdin dahi yok.

Sosyalsin, neşelisin, hobilerin fobilerinden fazla, sağlığın yerinde.

Ama “biri“ yok!

Olamıyor...

Olamadıkça da sana hırs basıyor.

Uykuların kaçıyor, inişler çıkışlar artık seni yormaya başlıyor. Dengeni kaybediyorsun.

Niye?

Bir eksiğin ettikleri

Çünkü bu sefer de, “olamayanın”, idaresine geçiyorsun...

Bütün bu elindekilerin hepsinin teker teker büyük bir nimet olduğunu bile bile diyorsun ki:

“Hiçbirinden zevk almıyorum.”

Tek bir eksik, bütün bütün doğruları yok ediyor.

Vay be, güce bak!

Sağlığın, işin, paran, arkadaşların, ailen, evin, tatilin... Hiçbirinin önemi kalmıyor.

Ne saçma değil mi?

Şimdi diyeceksin ki, “ne alakası var!”

Var işte!

Var da; bunu önce itiraf, sonra idrak edip öyle devam etmen gerekiyor.

Hani o 5 aşama gibi...

İnkâr, öfke, pazarlık, depresyon ve kabullenme...

Sonra?

Sonrasını kendine bırak!

DİĞER YENİ YAZILAR