Bir elinde Paris’te Son Tango, ötekinde...

Haberin Devamı

Gelin bugün birlikte bir oyun oynayalım.

Portre oyunu...

Karşımda duran yazıda “Bay sinematograf” diye biri anlatılıyor. Şimdi bu anlatılanlardan yola çıkarak adamın adını koyalım.

Kim olduğunu ortaya çıkaralım... Ayrıntılara girelim... Tamam mı?

Başlıyorum o zaman. “Kesinlikle çok film seyretmiştir. Çıkış noktasıysa ‘Karşı Pencere’dir.” Bence bunun çok parası yok. Belli ki fakir. Fakir entellerden...

“Mumlara ve tütsülere tutkun, evinin bir odasını ayinlere ayırmış sinematograf; size takmanız için uzattığı maskenin abartısının farkında bile olmayan biridir.”

Mumlar, tütsüler falan... Adamın “esasta” bir sorunu var. Bir türlü hedefe gidemiyor yani.

Bir de bunun kız arkadaşı çoktur hatta bir çoğuyla “arkadaş sevgili” ilişkisi yaşar.

Arkadaşlarıyla yatıyordur yani. Bu konuyu daha sonra ayrıca ve ayrıntılı anlatacağım.

“Tıpkı Raoal Bova gibi ‘Gözlerini öpebilir miyim?’ demekte uzmanlaşmışlardır...” Bak hâlâ dolanıyor, teferruatta adam.

Kendine güveni sıfır bir kere... Yani güvenilmez olduğunu biliyor ki, ekstra bir etki yapma peşinde. Kadına kıyın kıyın yaklaşıyor bu. Sinir mi ne? Kıllandım ben bundan.

Gözlerinden öpebilir miymişmiş!

Ne lan bu? Halanın kızı mıyım ben?

Bir de alnımdan öp bari, iyice helalim ol.

Kadını önce gözlerinden öpen bu adamın aşağılara inme macerasını merak ettim doğrusu.

“Sizin için dünyanın parasını harcayarak güllerle kaplı çilek ve şampanya eşliğinde müthiş bir atmosfer hazırlayacaktır.” Fakir ya, bunlara para vermek koymuş ona! Ama baştan söyleyeyim kesin büyük bir adilik, şerefsizlik yapacak bu. Bunun niyeti kötü. Sapık mıdır nedir?

Şimdi sapıklık nedir, nerede başlar falan demeyin. Onu da sonra konuşuruz.

Bu adam var ya, kesin çok sakindir.

Ama böyle deli sakinliği vardır bunun. Kızmaz kızmaz sonra alakasız bir şeye gereksiz tepkiler verirler ya, onlardan.

Ay bu küser de...

Duygusal ya!

“Dahası aynı 9 Buçuk Hafta filmindeki gibi buzlarla oynamaya özenecek sonuçta ikinci buluşmada zatürre olmanıza sebep olacaktır.”

İkinci kez olursa tabii!

Zatürre matürre, espriniz bütün tadımızı kaçırdıysa da çok espritüelsiniz yani!!!

Gördüğünüz gibi komik değillerdir. Bunlarla ne eğlenilir ne evlenilir. Sevgilinizden ayrılınca falan, o da belki, arayabilirsiniz.

Bunu onlar da bilir. O yüzden bu numaralar... Bu temiz de değildir, söyleyeyim. Oraya buraya sokuşturulmuş afiş mafiş... Tozlu tozlu...“Gerilmeyin, aksine gevşeyin.”

Nasıl gerilmeyeceksin? Daralttı adam.

“Bir elinde Paris’te Son Tango filminin afişi, diğerinde...”

A-ha! İşte!

Dedim ben size... Kaçın kızlar!..

DİĞER YENİ YAZILAR