Gazete Vatan Logo

Deprem önceden tahmin edilebilir mi? Deprem saati ve günü önceden bilinebilir mi?

Son dönemde ülkemizde pek çok deprem meydana geldi. Yaşanan her sarsıntı ise vatandaşları kaygılandırmaya başladı. Başta İstanbul olmak üzere tüm Türkiye, deprem karşısında neler yapılacağını araştırıyor. Peki gerçekten deprem önceden tahmin edilebilir mi? Deprem saati ve günü önceden bilinebilir mi? İşte detaylar…

Deprem önceden tahmin edilebilir mi? Deprem saati ve günü önceden bilinebilir mi?

Merkez üssü Elazığ Sivrice yaşanan 6,8'lik depremden sonra başta İstanbul olmak üzere tüm Türkiye, deprem karşısında neler yapılacağını araştırıyor. Deprem anında ve sonrasında nasıl davranılması gerektiğini araştıran vatandaşlar, depremin tahmin edilip edilmediğini merak ediyor. Sosyal medyada pek çok iddia ve tahmin söz konusu. Peki gerçekten deprem önceden tahmin edilebilir mi? Deprem saati ve günü önceden bilinebilir mi? İşte konuyla ilgili merak edilenler…

AFAD: GÜNÜMÜZÜN TEKNOLOJİK İMKÂNLARIYLA MÜMKÜN DEĞİL

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), bir depremin gün ve saatinin önceden kestirilmesinin teknolojik imkanla mümkün olmadığını bildirdi. AFAD'dan yapılan açıklamada, "Bir depremin gün ve saati verilerek önceden kestirilmesi günümüzün teknolojik imkanlarıyla mümkün değildir. Vatandaşlarımızın spekülatif bilgilere itibar etmemeleri, doğru bilgi için resmi kaynakları takip etmeleri önemle rica olunur." ifadesine yer verildi.

DEPREMLER ÖNCEDEN BELİRLENEBİLİR Mİ?

"Depremler önceden tahmin edilebilir mi? sorusu birçok kişi tarafından bilim adamlarına yöneltilmektedir. Bu sorunun katı bir bilimsel değerlendirme içindeki yanıtı "hayır"dır. Ancak, bu yanıta karşılık, bilim adamlarının dikkatini çeken ve deprem habercileri olarak da nitelendirebileceğimiz bazı ilginç olaylar deprem öncesinde gözlenmiştir. (Dr.Philip WATTS, CALTECH)."

Haberin Devamı

Mevcut bilimsel olanaklarla, oluşabilecek bir depremin zamanı ve tam olarak koordinatları bilinememektedir. Ancak Dr.Watts'ında ifade ettiği gibi deprem öncesinde doğada ilginç olaylar gözlenmekte, yerküre içerisindeki jeolojik ve jeofizik değerler değişmektedir. Günümüzde, doğadaki bu olaylar ve yerküre içerisindeki bu değişimler belirli zaman aralıklarında izlenmekte, incelenmekte ve ölçülmektedir.Bu işlemler sonucunda da son derece kompleks olan bu doğa olayının önceden belirlenebilmesine yönelik çalışmalar sürmektedir. Ancak, günümüzde olası bir depremin koordinatlarını(yerini), zamanını ve büyüklüğünü önceden belirleyen bir teknoloji veya yöntem yoktur.

Haberin Devamı

Depremleri önceden tahmin etme konusunda Dünya'da tek sayılabilecek çalışma 1975 yılında Haicheng'te (Mançurya/ÇİN) meydana gelen depremdir. Şehrin %90'ının yıkılmasına karşın can kaybı olmamıştır.

Depremlerin önceden belirlenebilmesi için kullanılan ve gözlenen olaylar şunlardır; yerkabuğu biçim değişiklikleri, eğim değişimi, öncü depremler, odak derinliği, fay sürünmesindeki değişim, deprem dalga hızları, yer manyetik alanındaki değişimler, özdirenç, doğal elektrik alan, yeraltı su düzeyi, kuyu ve kaynak sularında radon gazı oranı, petrol kuyularında verim değişimi, yeraltı suyu içeriğindeki değişimler, tsunamiler, sudaki kimyasal değişimlerin izlenmesi gibi jeofizik jeolojik ve jeokimyasal yöntemler kullanılmaktadır. Ayrıca bazı hayvan ve bitki davranışlarını da esas alan araştırmalar mevcuttur.

Depremlerin önceden belirlenmesi araştırmaları kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile TÜBİTAK-Marmara Araştırma Merkezi arasında 2000'li yıllarda başlayıp halen günümüze kadar devam etmekte olan işbirliği protokolleri gereğince Marmara Bölgesi'nde olası deprem etkinliğine bağlı olarak soğuk/sıcak su kaynaklarında fiziksel ve kimyasal parametrelerin değişimi ile sismoloji, GPS ve uydu verileri yardımıyla, kabuk deformasyonlarını işaret eden bazı parametrelerin izlenmesi ve bu parametrelerdeki anomalilerin, eğer varsa depremlerle olası ilişkilerinin saptanması projesi uygulanmaktadır.

Haberin Devamı

Marmara Denizi'ni çevreleyen kara alanında aktif faylar boyunca ve/veya yakın çevresinde stratejik konuma sahip soğuk ve sıcak su kaynaklarında kurulmuş olan hidrolojik, toprak radon gazı, su içerisinde radon gazı ölçüm istasyonundan alınan veriler günlük bazda ölçüm yoluyla izlenmektedir. Bu projeden; deprem öncesi kabuk hareketlerinin, yüzeye çıkan suların fiziksel ve/veya kimyasal özelliklerinde ölçülebilir ve güvenilir değişikliklere (anomalilere) neden olduğunun saptanabilmesi durumunda, yetkilileri depreme karşı uyarma ve gerekli tedbirlerin alınmasını sağlama gibi ölçülemez yararlar sağlanacaktır.

Haberin Devamı