Meclis Başkanı Çiçek, milletvekillerinin de dinlendiği iddialarına tepki gösterdi: ‘Milletvekilleri dinlenemez. Soruşturmayı yürüten savcı veya savcılar bu kuralı ihlal ettilerse bunlardan hukukçu falan da olmaz’
TBMM Başkanı Cemil Çiçek’le söyleşimizin ikinci gününde gündemden düşmeyen telekulak konusunu ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ses kayıtlarını dinlettiği sırada Meclis TV’nin yayınının kesilmesini konuştuk. Çiçek, tutuklu ve hükümlü milletvekillerinin duru konusunda da önemli açıklamalarda bulundu.
- Meclis TV’nin bir genel başkanın konuşmasını kesmek gibi bir hakkı var mı?
İlk defa başımıza gelen bir iş. Kanunsuz bir takım dinlemeler olmuş. Kanunsuz dinlemeler kime karşı yapılırsa yapılsın, suçtur ve ahlaksızlıktır. Ceza kanununu yaparken bunun suç olduğunu kanuna koyduk. CMK’da (Ceza Muhakemesi Kanunu) bu yoldan elde edilen delillerin hüküm tesisinde kullanılamayacağını kural haline getiren kişi benim. Maalesef ortak tavır geliştirilemediği için Türkiye, çevresinde bu kadar olay varken, yüzde 90 dinlemeleri ve beraberinde getirdiği ahlaksızca konuları konuşuyor. Birilerinin sözünü kesmek aklımdan geçmez, bunu doğru da bulmam. Ancak şu var; Konuyu hukuken değerlendirdiğimizde farklı sonuca çıkıyoruz.
- Nasıl bir sonuç?
Yayın ilkeleri var. RTÜK’ün verdiği birçok karar var. Kişilerin onurunu korumak için; masumiyet karinesiyle ilgili yayınların yapılamayacağı gibi. Ceza Kanunu’nun 132. maddesi var; Haberleşmenin gizliliği ve 285. madde var; Gizliliğin ihlali. Konuşan bakımından suç teşkil etmiyor çünkü milletvekillerinin Meclis çatısı altında söylediği sözlerden dolayı cezai takibat yapılamaz. Ama bu yayınları yapan 657’ye tabii memur. Suç oluyor mu, olmuyor mu, endişemiz odur. Yoksa sayın genel başkanın sözünü kesmekle ne elde edeceğim? Zaten bir çok kanaldan bunlar yayınlanıyor, meydanlardan da kendisi konuşuyor. Yayının olduğu saatte ben yabancı bir heyetle görüşüyordum. İmkanım yoktu, takip etmedim.
- Yani müdahaleniz söz konusu değil?
Hukuken bunu bir inceleyeyim dedim. İlk defa başımıza geliyor. Hukuken, yasa dışı bir durum meclis kürsüsünde dile getirildiğinde ne yapılabilir. Dinlemelerle ilgili dün niye tavır konulmadı demiyor musunuz? Siz sadece bir kareye bakarak bunu derseniz, yarın hiç arzu etmediğiniz Türkiye’nin önemli bir kısmının tepki koyduğu birilerinin konuşmaları da gelir Meclis kürsüsünden yayınlanırsa, o zaman da şu denilmez mi; Meclis Başkanı niye bunu yayınlıyor?Araştırıyoruz, içinden çıkılmaz hale geliyor. Öyle bir kuralsızlık var ki. Çıkardığımız kanunlara kendimiz uymayacaksak ne olacak? Bu soruşturmalar gizli. Bu gizlilik ihlal ediliyorsa, 285 ne olacak? İki gazete milletvekillerinin de dinlendiğini yazdı. Milletvekilleri dinlenemez. Eğer soruşturmayı yürüten savcı veya savcılar bu kuralı ihlal ettilerse bunlardan da hukukçu falan da olmaz.
’TAHLİYELER SORUNU ÇÖZMEDİ’
- Tutuklu kalan tek milletvekili Engin Alan’ın durumu merak ediliyor?
Anayasanın 14, 76, 83, 84 maddeleri durduğu sürece, kim ne konuşursa, karanlığa kurşun sıkıyor. Kuralı değiştirirseniz çözülür. Tutuklu milletvekili kalmayınca sorun bitmiş mi oluyor? Arkadaşların tahliye edilmiş olması Engin bey hariç problemi çözmedi. İki milletvekiliyle ilgili kesinleşmiş hüküm var. Sebahat Tuncel ve Engin Alan. 84. maddeye giriyor. Tutuklu milletvekili yok artık. Üç kişiyi ilk derece mahkemesi mahkum etmiş: Sinan Aygün, Mehmet Habaeral, bir de Mustafa Balbay.
Etti 5. Beş kişi de Diyarbakır’da mahkemeleri devam ediyor. Kardeşim 84. maddeyi değiştirmeden bu milletvekillerinin durumu ne olacak? Kimse kılını kıpırdatmıyor. Bu haliyle gidilirse 2015 seçimlerinde çok daha farklı problemler çıkacak.
- Engin Alan’ın dosyasını tutabilir misiniz?
İlanihaye tutamazsınız. Diyelim ki beklettik dosyayı. Ne kadar bekleteceğim ve ne işe yarayacak?
- Hüküm almış olması nedeniyle mi?
Kesinleşmiş hüküm var Alan için. Kim tahliye edecek? Başvuru var ama cezanın infaz kısmına başlandı.
- “Dönem sonuna bırakalım” fikri ortaya atıldı?
Bu şu demek, hükmü kesinleşen şimdi çıkacak. Dönem bitince 2015 Haziran ayında tekrar cezaevine girecek. Ben kendileriyle en az 10 kere konuştum. Meclis Başkanı olarak ne cezaevinin anahtarı ne de kilidi bende. Düzenleme yapmazsanız, 14, 76, 83, 84 varlığını sürdürdüğü sürece biz sadece nutuk çekeriz.
‘Böcek arattık temiz çıktı’
- Odanızda böcek araması yaptırdınız?
O işin magazin kısmı.
- Ama böcek çıksa manşet olurdu...
Zaman zaman milletvekili arkadaşlarımızdan talep geliyordu; “Odalarımızda böcek var mıdır, yok mudur” diye. Talepleri karşılamak için emniyet’ten ekip istiyoruz. Bir alet aldılar. Denemeyi de burada yaptılar, benim talebim değil. “Bir şey çıkmadı” dediler.
- Milletvekillerinin odaları da aranacak mı?
İstiyorlarsa yapacağız, gelişi güzel yapamayız. Teknoloji o kadar gelişmiş ki, kişilerle ilgili konuşmalarda sıkıntım yok da buraya yabancı devlet adamları da geliyor.
