CHP'nin muhalefeti sabah 9, akşam 5

Siyasi yıldızı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı'yken gerçekleştirdiği projelerle parlayan, 50. hükümette Başbakan Yardımcısı olarak görev yapan Murat Karayalçın, SHP Genel Başkanlığı döneminde Türkiye'de sol partilerle 'birliktelik' kurmak için adeta çırpınıp duruyor. Ancak bu arada SHP'yi farklı ve çağdaş bir parti yapmak içinde geceli gündüzlü çalışıyor. 1.5 yıllık bir parti olmasına rağmen SHP'nin çok farklı bir organizasyon yapısı olduğunu söyleyen Karayalçın, "SHP'de genel başkanlık 7 yılla sınırlı. 7 yıllık süresi biten genel başkan siyaseti farklı görevlerde sürdürebilir" diyor. Karayalçın sorularımızı şöyle yanıtladı:

* Öyleyse siz de en fazla 5.5 yıl içinde SHP genel başkanlığını bırakacaksınız.
Evet. İsteyen siyaseti çok daha farklı konumlarda sürdürebilir. Bu kısıtlama genel başkan etrafında toplanan hizipleşmeyi de engelliyor. Parti üyelerini genel başkana yatırım yapması gibi bir siyasi ayıp ortadan kalıkyor. Delege sistemini de fiilen ortadan kaldırdık.

* Parti seçimlerini nasıl yapıyorsunuz?
Üyelerimizle. Doğrudan demokrasi gibi. SHP Genel Başkanı'nı delegeler değil üyeler seçer. SHP'nin 14 bin üyesi var. Bugüne kadar delegeleri genel başkan seçer, o delegeler de genel başkanı seçerdi. Bu saadet zinciri Türk siyasetine çok zarar verdi. Bu hegomanyayı yıkıyoruz.

* Partiler için ciddi bir yapı değişikliği öngörüyor bu gerçekleştirdikleriniz.
Sadece parti içinde değil Türkiye'nin devlet yapısıyla ilgili de değişiklikler öngörüyoruz. Sol partiler Türkiye'de yıllardır demokrasiyi, özgürlüğü ve laikliği ön plana çıkardılar. Bunlar elbette vazgemeyeceğimiz yaşamsal değerlerimiz. Ama Türkiye'de her yıl 1 milyon 150 bin insan yoksulluk sınırının altında yaşamaya başlıyor. DİE rakamlarına göre 1994'te Türkiye'de yoksulluk sınırının altında yaşayan 14 milyon insan varken; bu rakam geçen yıl itibariyle 25 milyona çıktı.

* Sol partiler yoksullukla ilgili yeterli çözüm üretmedi mi?
Üretmedi. Yoksulluk Türkiye'nin en büyük problemlerinden. Biz varoşlarda sol partileri en son 1989'da gördük. AKP merhametle, sadakatle, iftar çadırlarıyla yaklaşıyor insanlara. Ama yoksulluk için geniş kapsamlı siyasete ihtiyaç var. Biz balık dağıtmayı değil, balık tutmayı öngörüyoruz. Hazırladığımız yoksulluğu yenmek için acil planımız hazır. Bu projeyle 14 milyonun insanımızı 3 yıl içinde 15 milyar dolarlık bir kaynakla yoksulluk sınırından refaha çıkartıyoruz.

* 28 Mart yerel seçimleriyle ilgili ne gibi beklentiniz var?
28 Mart seçimleri, 21'nci yüzyılın ilk yerel seçimleri. AKP yerel yönetimlere çok geniş yetkiler veren yasa önerisi hazırladı. Bazı noktalarına karşı çıksak da temelde destekliyoruz. Çünkü Türkiye'nin kentleşmesi AB sürecinde hayati önem taşıyor. Eğer AB, Türkiye'ye müzakere tarihi verirse önümüze 31 dosya konacak. Bu dosyaların içinde insan hakları, enflasyon yok. Kentsel standartlar var, hava kirliliği oranı var, gıda var. Yeni kuşak belediyelere çok iş düşüyor.

* Belediye başkanlıklarını da yine AKP ve CHP alırsa...
CHP ve AKP mecliste ikili bir yapı oluşturdu. Şimdi aynı yapının belediye meclislerine taşınmasını Türkiye kaldıramaz. AKP ve CHP'nin karşısında üçüncü bir güç olmalı..