Gazete Vatan Logo

Cemaatle, siyasilerle ilgim yok, AİHM’e de gitmedim

İhraç edilen Van Savcısı Ferhat Sarıkaya 4 yıl sonra konuştu

HSYK’nın Şemdinli iddianamesinden ötürü ihraç ettiği eski özel yetkili Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya, “Yurtdışına hiç çıkmadım. Pasaportum bile yok, hep Ankara’daydım. Geçmişin üzerine büyük sünger çektim. Haberleri bile izlemiyorum, sadece çocuklarımla ilgileniyorum” dedi.

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) Şemdinli iddianamesinden ötürü ihraç ettiği eski özel yetkili Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya, 4 yıl sonra ortaya çıktı ve konuştu. Sarıkaya ve birlikte çalıştığı avukat Murat Araç’ın Passat marka arabasıyla evden ayrıldı. Sarıkaya ve Araç, kendilerini takip eden üç gazetecinin sorularını ayaküstü şöyle yanıtladı:

- İhraç kararından sonra neler yaptınız?

Sarıkaya: Eryaman ve Sincan’daydım. Çocuklar okula gidiyordu. Şimdi de buraya geldim.

- Amerika’ya, Bosna’ya gittiniz mi?

Sarıkaya: Hayır. Benim pasaportum bile yok. Geçmiş artık benim için bitti. Şu an önümüze bakıyoruz artık. Çocukların okullarıyla ilgileniyoruz.

- Fethullah Gülen’le görüştünüz mü? Cemaat bağlantılarınızdan söz ediliyor...

Sarıkaya: Öyle bir şey yok. Kendisini tanımıyorum bile.

- İhraç kararı verildikten sonra ne yaptınız?

Sarıkaya: Ankara’da danışmanlık yaptım. Murat Bey’in yanında çalışıyorum. Kendisiyle okuldan arkadaşız.

Murat Araç: Ferhat Bey benim ağabeyimdir. Aynı okul mezunuyuz. (Marmara Hukuk) Öncesinden de tanıyorum. Ferhat Bey’in yakınlarının geçmişte avukatlığını da yaptım. Çok anormal bir durum yok, tanışıyoruz yani kendisiyle...

- Özel yetkili bir savcı iken avukatlık bile yapamayacağınız bir ceza aldınız. Çok sıkıntı çektiniz mi?

Sarıkaya: Sıkıntı oldu tabii, olmadı değil. Ama Murat Bey’le tanışıyorduk, çalışmaya başladık.

- Yaşananlardan ötürü kırgın mısınız?

Sakıkaya: Yok. Çocuklarımla, okulları, dersleriyle, geçimimle ilgileniyorum. İyi birer insan olmaları için, vatana millete faydalı birer insan olmaları için çabalıyorum.

- Bugün hala sizin ihraç edilmeniz AB raporlarına konu oluyor. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç sizden bahsediyor...

Sarıkaya: Takip etmiyorum.

Araç: Evinde televizyon bile izlemiyor. Ferhat Bey için olumlu sözler sarf edenlere teşekkür ediyoruz. Ama biz yaşanan süreçlerin bir parçası olmak istemiyoruz.

Sarıkaya: Zaten öyle bir niyetim olsa çıkar konuşurdum.

- Herhangi bir siyasi partiyle bağlantınız var mı?

Araç: Siyasetle ilgilendim. AK Parti Keçiröen Belediye Başkan aday adayı oldum geçmiş dönemde. Onun dışında ticari davalara bakıyorum, ticari alacaklarla ilgili olarak. Siyasi hiç kimsenin avukatlığını yapmıyorum.

- Hâlâ AK Parti üyeliğiniz devam ediyor mu? Kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz?

Araç: Üyeliğim devam ediyor ama herhangi bir yönetim kademesinde görevim yok. Ama bu siyasi kimliğim değildir. Ben insanım ya. Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Bununla gurur duyuyorum. Kendimizi başka birşeyle tanımlamaya gerek yok.

- Ferhat Bey sizin bir parti üyeliğiniz var mı?

Sarıkaya: Yok.

- Herhangi bir siyasi ile temasınız oldu mu?

Sarıkaya: Yok yok.

- İhracınızın üzerinden 4 yıl geçti. Hiç mi değerlendirme yapmayacaksınız?

Sarıkaya: Ben söyleyeceğim her şeyi iddianamemde söyledim.

- Yanlış yaptığınızı düşünüyor musunuz?

Sarıkaya: Usuli bazı yanlışlıklar olabilir. Ama onlar bu sonucu doğurmamalıydı. Defalarca söyledim, usuli yanlış varsa da sonuç böyle olmamalıydı.

- HSYK’nın Erzurum’daki savcıların yetkilerini kaldırma kararında neler hissettiniz?

Sarıkaya: Ben gündemi takip etmiyorum, hiç bakmıyorum, hiç. Haber bile izlemiyorum. Dediğim gibi çocuklarım var, onlarla ilgileniyorum.

Araç: Bu mevzu, bu konu Ferhat Bey’in mesleğine mal oldu. Ferhat Bey geçmişe dönüp bakmak istemiyor. Bugünün penceresinden de bakmak istemiyor.

- Ferhat Bey o zaman siz geçmişin üzerine sünger çektiniz.

Sarıkaya: Büyük bir sünger çektim...

- Ferhat Bey; hiç kırgınlık hissetmiyor musunuz?

Sarıkaya: Hiçbir şekilde kırgın değilim.

- Meslekten ihraç edildiniz, nasıl kırgın olmazsınız?

Sarıkaya: O dönem yaşadığım kırgınlıklar var tabii ama şimdi gayet iyiyim, rahatım.

- Usuli yanlışlıklar nedeniyle bu olmamalıydı diyorsunuz...

Sarıkaya: Onu yapanlara sorun.

’Pasaportum bile yok’

- Yurt dışına çıktığınız söylendi.

Sarıkaya: Benim pasaportum bile yok, buradaydım. Gizlenmek saklanmak gibi bir niyetim olmadı. Biz sıradan vatandaşız. Ben sadece savcılık yaptım. Öne çıkmak gibi bir niyetim yoktu.

- Bu süre içinde sokakta sizi tanıyan olmadı mı? Tepkileri neydi?

Sarıkaya: Oldu. Ama merhaba, merhaba... o kadar.

- İhraç kararından sonra sizi arayan olmadı mı?

Sarıkaya: O dönem meslektaşlarımdan arayanlar oldu tabii.

- Hükümetten, siyasilerden, yüksek yargıdan arayan olmadı mı?

Sarıkaya: Siyasilerle hiçbir ilgim yok. Yüksek yargıdan da olmadı. Kendi meslektaşlarımız, kendi dönemdaşlarımız aradı.

- Adalet Bakanı Sadullah Ergin, HSYK’nın Erzurum kararını eleştirirken sizi örnek gösterdi. Ama o dönem Adalet Bakanlığı Müsteşarı da size kınama cezası verilmesini istemişti. AKP’nin şimdi gösterdiği tavrı samimi buluyor musunuz?

Sarıkaya: Yani geçmişe yönelik çok konuşmak istemiyorum.

- Bir kırgınlığınız var ama bunu ifade etmek istemiyor gibisiniz...

Sarıkaya: Mutlaka, mutlaka... Sağolsunlar işte Murat Bey falan bana yardımcı oldular.

Araç: Ferhat Bey’in engin tecrübelerinden faydalanıyoruz.

- Danışmanlık yapıyorsunuz. Savcılıktan farkı nedir?

Sarıkaya: Tabii aynı değil. Savcı gibi aynı tadı alamıyorsunuz.

- HSYK’nın ihraç kararına karşı AİHM’e başvurdunuz mu?

Sarıkaya: Hayır başvurmadım.

ÇUKURAMBAR SAKİNİ

Sarıkaya, Arınç’ın evine 700 metre uzaklıkta oturuyor


Ankara’da, son olarak Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a suikast olayıyla anılan Çukurambar semtinde oturan eski Özel yetkili Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın, AKP’den Keçiören Belediye Başkan aday adayı olan Murat Araç isimli avukata ait “Anadolu Hukuk Bürosu” nda hukuk danışmanlığı yaptığı ortaya çıktı.

Sarıkaya’nın evinin Arınç’ın evine 700 metre, Arınç’a suikast iddiasıyla gözaltına alınan iki subayın yakalandığı noktaya ise sadece 300 metre uzaklıkta olması dikkat çekiyor. Sarıkaya ailesinin oturduğu dairenin yaklaşık 1 yıl önce eşi Kezban Sarıkaya’nın adına aylık 1.200 TL’ye kiralandığı öğrenildi.

Ankara’nın son yıllardaki gözde semti Çukurambar’da kiralık evde oturan Sarıkaya’nın 1999 model Honda marka bir aracı var. Sarıkaya, sık sık avukat Araç’ın Passat marka lüks aracını kullanıyor. Araç’ın dün Sarıkaya’nın evinin önünde görüntülenen bu aracında ise büyük bir tespih ve Zaman gazetesi dikkat çekiyor.

Sarıkaya’nın birlikte çalıştığı avukat Araç, avukat arkadaşları Süleyman Sallı ve Mehmet Emin Küçük ile birlikte CHP lideri Deniz Baykal hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Üç avukat, Baykal’ın CHP grubunda yaptığı bir konuşmada Ergenekon davasına yönelik “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs, yargı görevi yapanı etkileme” suçunu işlediklerini iddia etmişti. Araç, aynı zamanda hükümete yakınlığıyla bilenen Hukuk ve Hayat Derneği’nin de denetleme kurulu üyesi. Bu derneğin başkanı Ender Gençay, HSYK’nın Erzurum savcılarına ilişkin kararını “İkinci Ferhat Sarıkaya olayı” olarak yorumlamıştı. Bu derneğin Gençay’dan önceki başkanı ise eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek’in avukatı Nurullah Albayrak’tı. Albayrak, halen derneğin Yüksek Haysiyet Divanı üyesi.

4 yılda saçları beyazlamış...

Ferhat Sarıkaya (42), ilk olarak dönemin Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın hakkında açtığı soruşturma ile gündeme geldi. Aşkın’ın tutuklanmasını sağlayan Sarıkaya açtığı davada Aşkın ile birlikte çok sayıda üniversite yöneticisinin de cezalandırılmasını istedi. Sarıkaya, Şemdinli’de 2005 yılı Kasım ayında eski PKK hükümlüsü Seferi Yılmaz’ın işlettiği Umut Kitabevi’ne bomba atarak bir kişinin ölümüne neden oldukları iddiasıyla tutuklanan astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile itirafçı Veysel Şahin hakkında iddianame hazırladı. Mahkeme tarafından da kabul edilen iddianamede dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt, Van Asayiş Kolordu Komutanı Selahattin Uğurlu ile Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Erdal Öztürk’le ilgili suçlamalarda bulundu. İddianamede Büyükanıt’ın Diyarbakır 7. Kolordu Komutanı olduğu dönemde suç işlemek için çete kurduğu iddiası da yer aldı. Dönemin Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in talimatıyla Sarıkaya hakkında “yetkisini aştığı” iddiasıyla soruşturma açıldı ve HSYK da 20 Nisan 2006’da Sarıkaya’yı 1’e karşı 6 oyla meslekten ihraç etti. Çiçek’in katılmadığı toplantıda dönemin müsteşarı Fahri Kasırga da Sarıkaya’yı suçlu buldu, ancak “ihraç” yerine “kınama” cezası verilmesini istedi. Sarıkaya, ihraç kararından sonra ortadan kayboldu. Hakkında Bosna’ya, ABD’ye ve Almanya’ya gittiği yönünde haberler çıktı. Sarıkaya’nın Ergenekon soruşturmasının gizli tanığı olduğu iddiaları da ortaya atıldı.

Haberin Devamı