Diva Bülent Ersoy, nam-ı diğer Bülent Abla ya da kısaca Babla heybetli kadındır. Kendine ait posta kodu olması gereken nadir ünlülerimizdendir.
Boyu, posu, cüssesi, endamı yerindedir.
Her bulunduğu ortamda dikkatleri üstüne çekmesini bilir.
Sevgili Babla’nın kostümleri kadar aksesuarları da gösterişlidir.
Şapkaları bir alemdir.
Altında izci kampı kurulabilir.
Divamızın maşallah her şeyi büyüktür.
Örneğin son zamanlardaki gözdesi tahtadan yapılmış zincir şeklindeki sarı altın renginde devasa bir kolyedir.
Babla’dan başkası o kolyeyi kolay kolay taşıyamaz. Firavunlar bile zamanlarında olsa zorlanırdı. Ağırlığından boyunları bükük filan dolaşırdı.
Babla ise boynunda kolyesi başı dimdik duruyor.
Şimdi bir de o kolyenin yüzük ve bileziğini yaptırmış. Hepsi birlikte tam bir takım olmuş. Dev takıma uysun diye aynı renkte dev takma tırnaklar kullanıyormuş.
Dünya dönüyor, dönüyor, dönüyor.
Babla’nın aksesuarları baş döndürüyor!
Aman aksanına dokunma
Ivana Sert, eşinden boşandıktan sonra başladığı televizyon kariyerinde başarılı oldu.
Dans yarışmasında kendini gösterdi. Tarz yarışmasının jürisinde çok tutuldu. Ekran cazibesinin yanısıra farklı aksanı da popüler olmasında büyük rol oynadı. ‘Bizımlasın’ demesi bir aralar herkesin diline takıldı. İvana şimdi Kurban Bayramı’da ilk kez kurban kesecekmiş.
"Müslüman olmasam da kesebilir, dağıtabilirim" demiş. Onu bilemem.
Nihat Hatipoğlu Hoca’ya sormak gerek.
"Müslüman olmayan birinin Bayramda kurban kesip dağıtması caiz midir?" diye. İvana ayrıca Türkçe derslerine ağırlık vereceğini söylemiş.
"14 saat ders alacağım. Gramer öğrenmem lazım. Bazen yanlış anlaşılıyorum" diye konuşmuş.
Bu konuda bir fikrim var. Radyoda ve televizyonda tutan birşeyi asla değiştirmeyeceksin.
Oynarsan, bozulur bir daha da düzeltemezsin.
Başarılı yayıncılığın en önemli kurallardan biridir bu.
Onun için sevgili İvana "Aman aksanına dokunma!"
Benden söylemesi!
