Müthiş iddia: Türkiye’de 10 bin Taliban militanı var

Haberin Devamı

Sevgili okurlar; bir haftalık ayrılıktan sonra tekrar merhaba. Bir haftayı yurt dışında geçirdim. İnanın gündemi birkaç saatte değişen Türkiye’nin yanında diğer ülkeler sınıfta kalır. Türkiye’de her şey baş döndürücü bir hızla gelişiyor, gündemi yakalamanız bile mucize. Oysa başka ülkelerde her şey çok sakin.

Küçük bir örnek

Türkiye’ye dönmeden önceki gece Paris‘teydim. Kaldığımız oteldeki televizyondan birçok Avrupa ülkesinin haber kanallarını izledim. Gecenin tek konusu vardı o da Amerika’da 18’i çocuk 27 kişiyi öldüren katliamcı. Bütün kanallar saatlerce Amerika’dan canlı yayın yaptı. Altın madeni bulmuş gibiydiler.

Türkiye’ye gelince

O gece Türkiye’deki haber kanalları bu haberi ne kadar süreyle verdi bilmiyorum. Gerçi o olay olmasa bile bizdeki gündem maddeleri yeteri kadar fazla olduğu için sıkıntı çekilmemiştir. Silivri duruşmaları, şehit edilen polis, bütçe görüşmeleri, Özal’ın raporu, bitmeyen Kürt tartışmaları yeter de artar..

Suriye gündemde

Avrupa ülkelerinde Suriye haberleri önemli yer kaplıyor. Ancak bizdeki gibi kuru sıkı atmalar pek yok. Buna karşı belli ki başta Amerika olmak üzere Batı, Esad’a “bir iyilik” düşünüyor. Rusya ve Çin konusuna bir çare bulsalar çoktan harekete geçecekler de, şimdilik bu bir korku yaratıyor.

Türkiye’nin duruşu

Suriye olayları başladığı günden bu yana iktidarın dış politikasının yanlış olduğunu yazdım, söyledim. Yanı başımızdaki bir ülkedeki iç savaşta açıkça taraf tutmanın bizi de o savaşın içine sokacağını savundum. Bütün stratejinin “Esad nasıl olsa gidecek” üzerine kurulmasının doğru olmadığını ısrarla savundum.

Batı’nın maşası gibi

Amerika ve Batı, Rusya ve Çin faktörü yüzünden Suriye’ye müdahale edemiyor, bunu Türkiye üzerinden yapmaya çalışıyor. İktidar ilk başlarda “Esad gitti gidiyor” düşüncesiyle “şahin” bir politika izlemekten kaçınmadı. Ancak bir yılı aşkın süredir Esad gitmiyor, yıpranan ve düşman kazanan Türkiye oluyor.

İran’da ilginç toplantı

Şimdi sizinle, medyaya pek yansımayan bir iddiayı paylaşmak istiyorum. Kasımda İran’da Suriye’deki muhalif gruplarla Esad’ın temsilcilerinin katıldığı bir toplantı yapılmış. Toplantıya Türkiye’den de katılanlar olmuş. Namık Kemal Zeybek, Mustafa Kamalak, Abdüllatif Şener bu toplantılarda gözlemci olmuşlar.

10 bin Taliban bizde mi?

Demokrat Parti eski Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, toplantıdan sonra Anayurt Gazetesi’nden Hakkı Kahveci’ye bazı açıklamalarda bulunmuş. Bu açıklamalar gerçekten hem çok ilginç hem de korkutucu. Çünkü Zeybek 10 bin Taliban militanının Suriye’de savaştığını ve Türkiye’yi üs olarak kullandığını açıklamış.

Merkez Cilvegözü

İran’daki toplantıda aldığı bilgileri aktaran Zeybek’e göre Hatay Cilvegözü’ndeki 10 bin konteynerlik sığınmacı kampı Taliban militanlarının merkez üssü durumunda. Taliban militanları bu kamptan Suriye’ye sızıp eylemler yaptıktan sonra dönüyorlar. Zeybek’in aynı konudaki ikinci iddiası ise daha da vahim.

3 bini Türk vatandaşı

Zeybek 10 bin Taliban militanından 3 bininin Türk vatandaşı olduğunu iddia ediyor. Çoğunun Afganistan, Pakistan gibi ülkelere eğitim için gittiklerinin toplantıda açıklandığını belirten Zeybek bu kişilerin bizzat Amerika tarafından desteklendiğinin ve finanse edildiğinin de ortaya çıktığını anlatıyor.

Amerika bunu yapmıştı

Bu bilgiler doğruysa Türkiye büyük bir tehdit ve tehlike altında demektir. Çünkü Amerika zamanında Afganistan’da Sovyet ordusuna karşı Taliban’ı ve onun uluslararası terör örgütü El Kaide’yi yaratmıştı. Ancak Afganistan olayı bitince El Kaide boşta kalmış ve silah tersine dönerek Amerika’yı vurmuştu.

El Kaide’ye yeni iş

Şimdi sanki Amerika, belalısı El Kaide’ye “Suriye’de iş bularak” tehlikeyi bertaraf etmeye çalışıyor. Ancak bu kez de Türkiye’yi hedefe koyuyor. Çünkü Suriye olayı bir gün öyle ya da böyle bitecek. O zaman tekrar boşlukta kalacak olan El Kaide’nin bu kez hedef olarak Türkiye’yi seçmeyeceğinin garantisi var mı?

Türkiye’ye alışıyorlar

El Kaide ve Taliban militanlarının Türkiye’de cirit attıkları aslında çoktandır biliniyor. Ancak sayılarının bu kadar olduğu hiç yazılmamıştı. Bu çaptaki bir terörist grubun Türkiye’de uzun süre kalması, alışkanlığa neden olur. Türkiye’yi öğrenirler, kendilerince ilişkiler kurarlar ve rahat hareket etmeye başlarlar.

Terör yayılır

Eğer müsamaha edilirse, Türkiye’ye alışan bu teröristler rahatlıkla ülkenin her tarafına sızabilir ve nefret ettiklerini her fırsatta belirttikleri “Türkiye’deki yaşam biçimi” karşıtı çok kanlı eylemlere girişebilirler. Bu nedenle iktidar öncelikle Zeybek’in iddialarına bir cevap vermek zorundadır.

Bir küçük gözlem

El Kaide ve Taliban militanlarının Türkiye’de cirit attığına kanıt olarak küçük bir gözlemimi anlatmak istiyorum. İki ay kadar önce Kadıköy’de tesadüfen, askeri malzemeler satan bir pasajın içinden geçiyordum. Bir dükkân sahibi çay içmeye davet etti, ben de kıramadım ve girdim, biraz sohbet ettik.

Askerle ilgili her şey

O pasajdaki bütün dükkânlarda askeri malzemeler satılıyor. Rütbeden iç çamaşırına, üniformadan talim giysilerine, bıçaktan vücut ısıtıcılarına kadar her şey var. “Kim alır bunları” diye sordum. Askerler alıyormuş. Kaybolan, yırtılan, eskiyen araç gereçler meğer buralardan temin edilirmiş. Ordu hepsini vermezmiş.

Burada kalıyorlar

Dükkân sahibi “Ama şu sıralarda asıl müşterilerimiz Afganlar” dedi. Uzun sakallı, şalvarlı Afgan militanlar Kadıköy’deki otellerde kalıyorlarmış. Çadır, saldırı yeleği, ısıtıcı battaniye, çok amaçlı bıçaklar alıyorlarmış. “Ceplerinde tomarla dolar var” dedi. Malzemelerden 50’şer 100’er adet alıp Antakya’ya gidiyorlarmış.

Savaş kapımızda

Farkında mıyız bilmiyorum ama savaş tamtamları çalıyor. Amerikalılar İncirlik’te inceleme yapıyor, Patriot’lar yerleştiriliyor, yandaş medya “Esad’ın sonu geldi” naraları atıyor, Amerikan müdahalesi konuşuluyor. İran “Bir dünya savaşı çıkabilir” açıklamaları yapıyor. Ne diyeyim; Allah sonumuzu hayırlı etsin.

Taraf-bertaraf

Sevgili okurlar, bu hafta son olarak Taraf Gazetesi’ne değinmek istiyorum. 5 yıl boyunca gazetecilik adı altında, Cumhuriyet ve devrimlerine, laik demokratik düzene saldıran, iktidarı ayakta tutmak için Türkiye’nin tüm değerlerini yerle bir eden, gençlere Türkiye sevgisizliğini aşılayan Taraf “bertaraf” oldu.

Son kullanma tarihi

İlk günden beri Taraf ve Taraf gibi davranan liberal maskeli faşizmin temsilcilerine “Güya demokrasi diyerek iktidara destek oluyorsunuz, ama bir gün son kullanma tarihiniz gelecek, o zaman arkanızda kimse olmayacak” dedim. Belli ki son kullanma tarihi geldi. Hesaplarını tarih önünde verirler artık.

Hepinize iyi haftalar dilerim.

DİĞER YENİ YAZILAR