Gazete Vatan Logo

Çalık: Kendi ülkemizde mevduat imtiyazına sahip olmayı isteriz

VATAN, Çalıkbank’ın mevduat bankacılığı yapmak için BDDK’ya başvurduğunu yazmıştı.

Çalıkbank Genel Müdürü Önder Halisdemir “Kendi ülkemizde mevduat imtiyazına sahip olmayı isteriz” dedi

Çalıkbank Genel Müdürü Önder Halisdemir, Türkiye’de mevduat imtiyazına sahip olmayı istediklerini belirterek, ancak bütün politikalarını mevduat izniyle sınırlandırmadıklarını söyledi.
Türkiye İş ve Yatırım Zirvesi’nin “Doğrudan Yabancı Yatırımlar ve Bankacılık Sektörü” konulu oturumunda konuşan Halisdemir, Türkiye’nin dünyanın 17. büyük ekonomisi olduğu düşünüldüğünde Türkiye’deki banka sayısının düşük sayılabilecek seviyede bulunduğunu belirtti. Halisdemir, büyümenin, Türkiye’nin büyümesiyle artacağını ve mutlak suretle gerçekleşeceğini ifade ederek, aktiflerde Türkiye’nin önünde uzun bir yol ve potansiyel olduğunun görüldüğünü söyledi.



Direct banking isteği

Halisdemir, soruları yanıtlarken, Kosova ve Arnavutluk’ta 1 milyar doların üzerinde mevduat topladıklarını belirterek, “Kendi ülkemizde mevduat imtiyazına sahip olmayı isteriz. Bütün politikalarımızı mevduat izniyle sınırlandırmadık” dedi. Çalıkbank Genel Müdürü Halisdemir, şunları kaydetti:
“Çalıkbank olarak çevremizi gelişmekte olan pazarlar olarak görüyoruz, ciddi biçimde konsantrasyonumuz oralar. İkincisi, Türkiye’de direct banking yapmak. Capital One, Ing Direct gibi doğrudan alternatif dağıtım kanallarının ana kanal olduğu bir bankacılık yapmak istiyoruz.



Buna Türkiye’de ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Türkiye’de bir direct bank yok. Kurumsalda da daha odaklı, bazı alanlara odaklı olarak niş bankacılık yapmayı hedefliyoruz. Bu çerçevede mevduat izni alabilirsek de bizim çok şiddetli bir şubeleşme politikamızın olmayacağı zaten direct banking felsefesi ile ortada. Biz bunu bir tamamlayıcı unsur olarak görüyoruz.”




Otorite haklı seçici

Deutsche Bank’ın Türkiye’de bankacılık krizinden sonra mevduat izni aldığını ifade eden Halisdemir, “Otorite bu konuda haklı bir seçicilik gösteriyor. Otoritenin değerlendirmeleri tabii önemli. Hem gayri safi milli hasılaya oranı hem şubeleşme ihtiyacını düşündüğümüzde Türkiye’nin ihtiyacı olan finansal genişlemeyi mevcut faktörlerle mi sağlayacak, yeni aktörlerin girişine izin verecek mi? Bu, gerçekten otoritenin cevaplamasının daha doğru olduğu bir soru olarak karşımızda duruyor” dedi.

Haberin Devamı