Gazete Vatan Logo

Büyük bir öfkeyle üstüme çullandılar

Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler 15 Temmuz darbeye teşebbüs gecesinde kendi emir subayı tarafından nasıl derdest edildiğini anlattı

Büyük bir öfkeyle üstüme çullandılar

15 Temmuz gecesi karargahtaki odasında olan Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, kabus dolu saatleri savcılık ifadesinde şu sözlerle anlattı:

‘Merak etmeyin tatbikat’

Önce kapı çalındı. İçeri girmesini söyledim. Birden bir patırtı ile ‘yere ya yere yat’ sesleri yükseldi. Ben bunlardan bir tanesini tutarak diğer tarafa fırlattım ve yere düştü. Bunun üzerine daha büyük bir öfkeyle üzerime çullandılar ve yüzü koyun yere yatırdılar. İçlerinden bir tanesi kafama ayağıyla bastırdı. Derhal ellerimi arkadan bağladılar. İlk başta ağzımı bantladılar. O vaziyette dururken sivil giyimli biri sırıtarak omzuma vurdu ve ‘Komutanım merak etmeyin bu bir tatbikat’ şeklinde alaycı ifadelerle konuşunca baktım benim emir subayım Mehmet Akkurt olduğunu gördüm.

Araca ateş edildi

Gözlerim bağlı haldeyken bana hücum edenlerin emir subayı Mehmet Akkurt olduğunu gördüm. Kafama bere benzeri bir şey geçirdiler. Sonrasında Nizamiye çıkışında askerler kapıyı açmayınca Mehmet Akkurt araçtan indi. Oradaki birilerine ‘Kapıyı aç yoksa ateş edeceğim’ diye bağırdı. Ve ardından ateş ettiğini karşı taraftan da mukabil ateşle karşılık verildiğini anladım. Benim bulunduğum araca mermiler isabet ediyordu. O anda araçta solumda bulunan şahsa şiddetli bir şekilde vurdum. Bunun üzerine beni araçtan çıkarıp dizlerimin üzerinde sürükleyerek başka bir araca götürdüler.

Haberin Devamı

Akın Öztürk’ün gelişi...

Bir süre sonra Akıncı üssüne getirildiğimi anladım. Saatlerce odada ellerim ve ayaklarım plastik kelepçe ile gözlerimde sıkıca kumaş parçaları ile bağlandı. Birden kapı açıldığını duydum ve Orgeneral Akın Öztürk’ün sesini duydum. ‘Yav Yaşar sen burada ne geziyorsun, senin burada olduğundan hiç haberim yok’ dedi. Yan odamda da Genelkurmay Başkanımız’ın tutulduğunu öğrendim. Dolayısıyla şu andaki değerlendirmeme göre benim yakalanıp getirilmemden bu saate kadar haberinin olmamasının mümkün olmadığını söylemeliyim. İçeri girerek bizzat gözlerimi bağlayan bezi kendisi açtı. Komutanınızın neden ellerini ayakları bağladınız dedi. Ve maket bıçağıyla ellerimdeki ve ayaklarımdaki kelepçeleri kesti. Kendi astsubayı olduğunu söylediği bir astsubaya çay su ve çerez getirtti. Eşimi aradılar ve iyi olduğumu söylediler. Bana bu girişime karşı olduğunu ve buradakileri ikna etmeye çalıştığını söyledi, çıktı.

Haberin Devamı

Nasıl kurtarıldı?

Güler, darbecilerin elinden nasıl kurtulduğunu şöyle anlattı: Saat 15.30 16.30 sıralarında kalkarak odada bulunan telefondan aklımda tuttuğum numarayı çevirdim. Zekai Aksakallı’nın (Özel Kuvvetler Komutanı) beni 4210’dan aramasını söyleyin dedim. Daha sonra telefon çaldı. Zekai Paşa hattın diğer ucundaydı. ‘Ne yapıyorsunuz gelip bizi kurtarsanıza’ dedim. ‘Buraya gelince iki taraflı gelin ben camları açık bırakacağım’ diyerek kapattım. Bu arada Akın Öztürk odaya geldi; ‘Televizyonda benim arandığım yazıyor, haberin varmı? diye sordu. Ben de televizyon olmadığını söyledim. Daha sonra ‘Bu vaziyette nasıl gideceğiz’ dedi. Odadan çıktı. Bir sonraki gelişinde ‘Buradaki adamlar teslim olmaya karar verdi.’ dedi. Saat 18.30 sıralarında özel kuvvetler geldi. ‘Komutanım sizi götürmeye hazırız’ dediler. Bu sırada Akın Öztürk, ‘Siz giderken ben de geleyim Ankara’ya’ dedi. Daha sonra araçla 141. filo yazan binaya girdik. Rehin tutulan Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal ve iki tane havacı generali aldık. Başka bir yerde de 5-6 rehine daha tutuluyordu. Onlar da elleri kolları bağlı, gözleri bağlanmış şekilde olduklarını gördük. Hepsini kurtarıp araçlara bindik. 4 araçla Akıncılar Üssü’nden çıktık. Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na gelerek Akın Öztürk ve diğerlerini bıraktım. İçinde bulunduğum araçla evime gittim. Saat 19.15’ti.

Haberin Devamı

Erdoğan’a suikastı kaydedeceklermiş

Erdoğan’ın kaldığı Grand Yazıcı Otel’e baskın yapan ve püskürtülmeleri sonrasında ormanlık alana kaçan darbecilerden ele geçirilen malzemeler arasında, miğferin üzerine takılan bir aksiyon kamerası da olduğu öğrenildi. Erdoğan’a yapılacak suikastı görüntülemek için kullanıldığı değerlendirilen kamera, bilişim uzmanı polisler tarafından incelenmeye başlandı. İlk incelemede kamerada eski operasyon görüntülerinin yer aldığı, Marmaris’teki otel saldırısına ilişkin görüntülerin ise silindiği belirlendi. Görüntülerin geri getirilmesi için uzman polislerin çalıştığı ifade edildi.

Haberin Devamı