ÇIKARA DAYALI NE BİR İŞİM NE DE ÖZEL BİR İLİŞKİM OLDU
Kendi karakter özelliklerinde sevdiklerin ve sevmediklerin neler?
En zoru galiba insanın kendini anlatması... Ne söylesen başka bir yere gidebilir çünkü. Çabuk küserim mesela, çabuk içlenirim; Çocuk gibi dudağım bükülüverir kalbim kırıldı mı. Geç sinirlenirim, sessiz kalırım, dediğim gibi küser susarım ama sonrası bir keskinlik vaktidir ve sabır tükenmesi anı, bazen beni bile korkutur. O an, yanımda olmak istemezsiniz gerçekten. Takıntılarım vardır. Özel alanıma girilmesinden, yalnızlığımın bozulmasından, düzenimin kaçmasından hiç hoşlanmam ve bunu çok net gösteririm. Bu saydıklarım, içimde belki biraz sakin ve normal olsa daha memnun olabilirim kendimden. İyi yönlere gelirsek; İnsanlara ve işime saygı konusunda net bir duruşum vardır. Bu tutumu, bozmadım, bozmam da. Empati yeteneğimin gelişmiş olduğunu düşünüyorum, iyi bir dinleyiciyimdir. Bugüne kadar hep omurgalı durmaya çalıştım ve tavrımı net bir şekilde belli ettim. Hayatım boyunca çıkara dayalı ne bir iş, ne de özel bir ilişkim oldu. Canlıya değer verilmesi gerekliliğini düşünüyorum ve bunun için her zaman rengimi belli ediyorum. Hayvan, bitki ya da insan farketmez, ne dil konuştuğu, nasıl göründüğü ya da kökeninin nerden geldiği beni hiç ilgilendirmez.
Bu yardım kuruluşlarına destek ya da politik olarak bir tavır da olabilir. İnsanların vicdanlı olması gerekir. Bunun eksikliğini, insan canının sudan bile ucuz olduğu ülkemde baştan sona görebiliyorum. Vicdanlı olduğumu düşünüyorum, belki de bu yüzden yaşananlardan dolayı canım çok yanıyor.
Nasıl bir çocukluk geçirdin?
Sakin ve huzurlu bir evimiz oldu hep. Ebeveynlerim tarafından kuralların konuştuğu, yasakların sıralandığı bir sistemden geçmedim. Hep bize teslim edip, uzaktan izlediler. İhtiyaç anlarında el uzatıp bir şekilde hayata hazırladılar.