Gazete Vatan Logo

Boşuna mı o kadar spor yaptık?

Attığımız her adımın, yediğimiz her lokmanın hesabını tutuyoruz ne zamandır. Hepsi için ayrı ayrı uygulamalar var. Peki, bunlar gerçekten de işe yarıyor mu yoksa kaş yapayım derken göz mü çıkartıyoruz?

Boşuna mı o kadar spor yaptık?

Facebook, Instagram, Twitter ve daha niceleri... Hangisini açsam, “Bugün şu kadar adım attım, şu kadar kilometre koştum, bakın kaç kilo verdim, karın kaslarım ne güzel” diyenlerle dolu... Spor yapanların son dönemde en çok kullandıkları şey; bunu takip eden ve sosyal medyada reklamını yapan uygulama ve giyilebilir aksesuarlar. Attığın adımı, yaktığın kaloriyi ve gittiğin mesafeyi ölçüyor içlerindeki sensörler. Kimi size kişisel koçluk yapıyor. Kimi spor yaparken tezahüratlarla motivasyonunuzu artırmaya çalışıyor. Kimiyse 'yeter artık çok uzun süredir oturuyorsun' diye titremeye başlıyor. Durdurabilmek için mecbur kalkıp etrafta turlamaya başlıyorsun... Uyku döngünüzü takip edenleri bile var... Ama uzmanlar uyarıyor. Bu fitness takip uygulamaları ve bileklik gibi giyilebilir aksesuarlar sandığınız kadar işe yaramıyor olabilir.

400 lira ver 6 ay sonra çöpe at

Sadece lastik bir bilekliğe 300-400 lira verdik diye forma girecek halimiz yok. Hepimiz farkındayızdır herhalde. Ancak talep büyük... Tahminler yılın sonuna kadar dünya genelinde 25 milyon fitness takip aletinin satılacağı. Peki, bu 25 milyon insan kalp hastalıklarından korunacak mı demek? Ya da milyonlarcası forma mı girecek? Pek değil... Uzmanlara göre en büyük sorun bu aletlerden büyük beklentilerimizin olması. Ancak yapılan araştırmalara göre bu aksesuarları alanların yüzde 35’i kullanmayı 6 ay içinde bırakıyor. Yani sadece o parayı verdiğimizle kalıyoruz. Maymun iştahlılık gibi bir nevi…

Haberin Devamı

Giyilebilir ürünlerin hata payı en az yüzde 15

Yeni teknolojiyle ilgili araştırma yapmak zor. Bir araştırma bitmeden konuyla ilgili yepyeni bir icat yapılmış oluyor. Bu yüzden elimizdeki bilgiler hep kısıtlı ve hızla ölçüm yapılabilen küçük gruplara ait. Onlardan biri... ABD’nin Iowa Üniversitesi’nden bilim insanları 52 kişilik ufak bir grupla çalışarak 5 farklı aletin etkinliğini ölçmüş. Sonuç iddialı. Buna göre fitness takip ürünlerinin hata payı yüzde 15 ila 30 arasında...

Her şeyi kontrol etmek insanda takıntı yaratıyor

Aletler psikolojimiz açısından da biraz zorlayıcı. Psikologlara göre bu ürünler kaygı yaratıyor. Daha önce hiç taşımadığımız yeni endişeler katıyor hayatımıza. Ne kadar hareketsiz olduğumuzu, kaç kalori aldığımızı, diyetimizde hangi besin değerlerinin eksik olduğunu ya da ne kadar kötü uyuduğumuzu görüyoruz hiç yoktan. Bir nevi takıntılı oluyoruz bunları takip edip, iyileştirmek için. Ancak bu firmaların işine geliyor. Şimdiden birçok kurumsal şirket çalışanlarına bu giyilebilir ürünlerden dağıtıp sonuçları kontrol etmeye başladı bile. Nedeni bizim iyiliğimiz değil, spor yapan aktif çalışanların sigorta primlerinin düşüyor olması. Şirketler bu dağıttıkları fitness takip ürünlerinden gelen verilere göre en aktif olan çalışanlara çeşitli ödüller, primler vadediyor. Çalışanlar arasında ise internette çok sayıda taktik geliştirilmiş bile! Kimi aleti bol bol sallayın diyor, kimi kedi ya da köpeğinizin bacağına takılmasını öneriyor…

Haberin Devamı

Uykuyu ölçmek mümkün mü?

Uyku döngünüzü ölçen aletlere de soru işaretiyle yaklaşmak gerek. Bu aletler gece kaç kez uyandığınızı değerlendirerek ne kadar uyuduğunuzu ve uykunuzun kalitesini ölçtükleri iddiasında. Ne zaman hafif uyuyorsunuz ne zaman derin uykuya geçiyorsunuz onu da belirlediğini söylüyor. Ancak uzmanlara göre taktığınız bir aksesuarın sizin ne zaman derin uyku haline geçtiğinizi anlaması imkânsız. Çünkü bu aletler akselerometre denen, hareketi ölçen bir teknoloji kullanıyor. Yani yatakta kıpırdamadan uzandığınız anı uykuyla karıştırması muhtemel. Nabzı ya da çok ufak hareketleri de bir klinikteymişçesine ölçmesini de beklememek gerek. Sürekli uyuyup uyandığınız bir geceyi fark etmeme ihtimali de yüksek.

Haberin Devamı