Gazete Vatan Logo

Birlikte ve daha güçlü...

İş hayatında kadın istihdamına yönelik sorunlar her yönüyle ‘Sesim olur musun’ panelinde tartışıldı. Panele katılan ünlü isimler iş dünyasında kadın istihdamının artması ve toplumsal hayatta yaşanılan sorunların azalabilmesi için yapılması gerekenleri tartıştı

Birlikte ve daha güçlü...

Demirören Medya tarafından organize edilen, kadının çalışma hayatındaki yerinin tüm yönleriyle ele alınıp, sorunlara çözüm önerilerinin tartışıldığı “Sesim Olur musun?” başlıklı panel, Demirören AVM bünyesindeki “Social İstanbul İstiklal”de gerçekleştirildi. Türkiye’de kadınların iş gücü piyasasındaki genel durumu ve istihdamına yönelik sorunların ele alındığı panelin moderatörlüğünü Duygu Canbaş yaparken, Milliyet Gazetesi Ekler Yayın Yönetmeni ve Milliyet Sanat Dergisi Yayın Yönetmeni Filiz Aygündüz, Demirören Holding Hukuk Müşavir Yardımcısı Avukat Burçak Ildır, NTV Haber Spikeri Buket Aydın ile Habertürk Haber Spikeri Didem Arslan Yılmaz panele konuşmacı olarak katıldı.

‘Toplum, cinsiyet, eşitlik’

Moderatör Duygu Canbaş açılış konuşmasında şunları söyledi: “Biz bir yola çıkmıştık, arkadaşım Reyhan Özdemir ile. Sesini duyuramayanların sesi olmak istemiştik. O yüzden projemize ‘Sesim Olur Musun?’ adını verdik. Çalışmak, üretmek, kendi ayaklarının üzerinde durmak, başarmak isteyen kadınlar için yola çıktık. Bugün de güçlerimizi birleştiriyoruz. Söyleye söyleye bir yere varacağımıza inanıyorum. Biz daha önce de bu panel dizilerini gerçekleştirdik. Çok çeşitli izleyici potansiyeli vardı. Ancak hep döndük dolaştık üç sözcükte birleştik. Günün sonunda toplum, cinsiyet ve eşitlik meselesi karşımıza çıktı. Hangi alandan bahsederseniz bahsedin kadınların daha ‘Güçlüyüm, başardım’ demesi için aslında bu üç sözcükte birleşiyoruz. Kadın istihdamı konusunda çaba gösteren onlarca kurum, kişi olmasına karşın, istediğimiz seviyeye gelemiyoruz. Kadın istihdamını artıramazsak eksik kalırız. Güçlü, demokratik bir toplum olmak istiyoruz. Ne yazık ki, kadınları istediğimiz seviyeye getiremiyoruz. O zaman da eksik kalıyoruz, biz kalmak, eksilmek istemiyoruz. Dünya Ekonomik Forumu araştırmasına göre, kadınlarla erkeklerin iş yerinde aynı maaşı almaları ve eşit temsil edilebilmeleri için 217 yıl beklemeleri gerekiyor. Yolun ne kadar meşakkatli olduğuna çok iyi bir örnek.”

Haberin Devamı

Şiddet hâlâ en büyük sorun

Haberin Devamı

BUKET Aydın, Kadir Has Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Merkezi’nin geçmiş dönemde yaptığı araştırmalardan rakamlar verdi. Aydın, kadına şiddetin halen en büyük sorun olduğunu belirterek şöyle devam etti: “2018 yılında kadının en büyük sorunu sizce nedir?’ diye sorsam, ‘şiddet’ cevabını alırım. Araştırmalarda en büyük sorun kadına yönelik şiddet. İkinci sırada işsizlik, üçüncü sırada eğitimsizlik ana sorunlar olarak karşımıza çıkıyor. Dördüncü en büyük sorun, sokakta baskı ve taciz. Aslında tablo bize çok şaşırtıcı gelmiyor. Maalesef Türkiye’deki kadınların yüzde 61’i ‘En büyük sorun nedir?’ sorusuna ‘şiddet’ cevabını vermeye devam ediyor. Son yıllarda kadınların çalışma hayatına katılımı ve özgürlük konusunda daha olumlu tutumlar olduğunu görüyoruz. Bu konferansı çok farklı sosyokültürel alanlarda yapıyoruz. Bir de hiç çalışmak istemezdim diyen kadınlarımız var. Kadınlar neden çalışmak istemiyor? Kadınların çocuğunun güvenilir ortamda olmasını ister. Bu güvenli ortamı kadınlara sağlamalıyız.”

Haberin Devamı

‘Önceliğimiz kimliğimiz olmalı’
Milliyet Gazetesi Ekler Yayın Yönetmeni ve Milliyet Sanat Dergisi Yayın Yönetmeni Filiz Aygündüz panelde eğitim konusunun kadın istihdam ve hakları açısından önemine değinerek şunları söyledi:
“Kadınlar çok iyi eğitim almalı. Dört koldan, devletin de desteğiyle eğitim altyapısına odaklanılmalı. Kadınların işe alımlarında geleneksel rollerinden kaynaklı sorunlar çıkıyor. Kadınlar çok iyi eğitimli olsalar bile geleneksel roller nedeniyle genelde erkekler işe alınabiliyor. Demirören Medya Grubu’nda böyle bir durum söz konusu değil. İş hayatımda aynı CV’lere sahip kadın, erkek arasında kadınları tercih etmişimdir. Bunu pozitif ayrımcılık olsun diye yapmadım. 25 yıllık meslek hayatımda iyi eğitimli kadınların daha çok ürettiklerini gördüm. Erkeğin kadına atfedilen geleneksel rollerde ona yardımcı olması değil, yüzde 50 paylaşması gerekiyor. Eğer bu sistem işlerse kadın ikinci plana atılmayacaktır. Biz çalışan kadınlara çok büyük bir rol düşüyor. Meseleye kadın, erkek olarak değil insan olarak bakmalıyız. Bizim kadınlar olarak kendimize yapacağımız yatırımlarda önceliğimiz bize dayatılan kutsanmış güzellik anlayışı değil, kimliğimiz, kişiliğimiz, zihinsel yapımız, hayattaki varoluşumuz olmalı. Biz bunu çalışan kadınlar olarak sağlarsak arkamızdan gelenlere rol model oluruz.”
‘Cumhuriyete kadar imkanlar çok kısıtlıydı’
Didem Arslan Yılmaz, Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki kadın haklarına yönelik çalışmalardan minnetle bahsederken şunları dile getirdi: “Cumhuriyet dönemine kadar eğitim, öğretim imkanları çok kısıtlıydı ve kadınların çalışmasının aile yapısını bozacağı algısı vardı. Cumhuriyetin ilanıyla kadına yönelik bakışta çok şeyler değişti ve büyük adımlar atıldı. Atatürk’e çok şey borçluyuz. Unutmamamız gerekir ki; o adımlar atılmamış olsa çok daha farklı bir yerde olabilirdik. Atatürk’ün 1918 yılında, günlüğünde yazdığı görüşler var. Notlarında;’Kadın sorununda cesur olalım, kuşkuyu bırakalım, kadınların dimağlarını ciddi bilimler, tekniklerle süsleyelim. Kadınların onur ve haysiyet sahibi olmalarına birinci derece önem verelim’ görüşlerine yer veriyor. Fransa’nın 1944, İspanya’nın 1945, İran’ın 1963, İsviçre’nin 1971, Katar’ın 2003, Arabistan’ın 2015 yılında kazandığı hakları 1933’de kazandık. Dünya Ekonomik Forumu’nda maaş eşitliğinde 145 ülke arasında Türkiye 130’uncu sırada. Çok kötü bir yerdeyiz. Çok daha iyi noktada olmalıyız.”
Bakış açımızı geliştirmeliyiz
Demirören Holding Hukuk Müşavir Yardımcısı Avukat Burçak Ildır şunları söyledi: “Türkiye 2000’li yıllardan sonra AB’ye uyum süreciyle birlikte kendi iç hukuk düzenlemelerinde gerçekten ilerledi diyebiliriz. Bunlar küçük adımlar gibi görülse de önemli adımlar olduğunu belirtmek isterim. Gerçekten önümüzde katedilmesi gereken çok uzun bir yol var. Hukuk kurallarının yaşayabilmesi için başka dinamikler de gerekir. Kadınların nitelikli olarak çalışması gerekiyor. Kadınların yönetim kademelerinde olmasını önemsiyorum. Bizde küçük adımlar var ama umutla bakabileceğimiz gelişmeler var. Doğum izniyle ilgili iş yasalarımıza giren olumlu gelişmeler var. Hatta kısmi süreli çalışmaların erkekler için de yasaya girmesi önemli.”

Haberin Devamı