Gazete Vatan Logo

Birileri Başbakan’ı fena yanıltıyor!

1 Mayıs tatil edilirse 2 milyar YTL’lik milli gelir kaybı olur mu?

Belli ki iş hayatına sucuk fabrikasında muhasebeci olarak başlayan Sayın Başbakan’ı birileri fena halde yanıltmış. Erdoğan külliyen yanlış bir milli gelir hesabı yaptı. İşte nedenleri...

Çalışanlar birkaç gündür hükümetin 1 Mayıs kararını bekliyordu. Tatil mi, değil mi? Havanın iyice ısındığı dönemde bir günlük ekstra tatil (1 Mayıs bu yıl Perşembe’ye denk geliyor) hoş olacaktı.

Ancak beklenen müjde çıkmadı. Hükümet 1 Mayıs’ı “Emek ve Dayanışma Günü” ilan etmekle yetindi. Erdoğan dün 1 Mayıs’ın kararının gerekçesini açıkladı:


“En az 2 milyar YTL, yani 2 katrilyon TL’lik milli gelir kaybı oluyor”.

Peki Başbakan bu hesabı nasıl yaptı: Anlaşılıyor ki önce 2007 yılı GSYİH rakamını buldu, 856 milyar YTL. Bunu 365’e böldü, 2 milyar 340 milyon YTL çıktı. Yani 2 katrilyon 340 trilyon TL. Sonra buyurdu: “En az 2 katrilyon kayıp olur. 1 Mayıs’ı tatil yapamayız!”

Peki hesap doğru mu? Külliyen yanlış.

Anlatmaya çalışalım.

Bir ülkenin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’sı (GSYİH) üç yolla hesaplanır. Üretim, harcamalar ve gelir yöntemiyle. Teorik olarak her üç hesaplama da aynı sonucu verir.

Şimdi bu yöntemlere bakalım, acaba bir günlük tatil en az 2 katrilyonluk kayba yol açıyor mu?

Üretim yöntemine her türlü mal ve hizmet üretimi girer. Neymiş bunlar, TÜİK’in istatistik veri tabanından bakalım:



Çiftçilik ve hayvancılık: Yani tarladaki buğday, arpa, mısır. Veya süt veren inek, yumurta veren tavuk falan. Bu alandaki faaliyet tatil günleri durmaz. Daha doğrusu buğdayın, ineğin, tavuğun tatilden haberi olmaz. Başaklar büyümeye devam eder, inekler süt, tavuklar yumurta verir, besi hayvanları kilo almayı sürdürür. Yani bu alanda üretim devam eder. Ha başaklar Pazar günleri boy atmayı durduruyorsa, tavuklar “Bugün Pazar, yumurtlamam” diyorsa o başka.

Balıkçılık: Benim bildiğim balıkçılar av mevsimi full çalışır. Çiftliklerdeki kültür balıkları da yem yiyip, büyümeye devam eder. “Bugün tatil, ben yem falan yemem” diyen sazan varsa, bilemem.

Madencilik, taşocakçılık: Tamam işçi tatil yaparsa o gün üretim olmaz. İyi de “stok” diye bir şey var. Siz hiç Pazartesi kömür almaya gidip de boş döndünüz mü, “Dün tatildi çalışmadık, bugün kömür yok” dediler mi?

İmalat sanayii: Otomobil, buzdolabı, çelik vs üretimi. Bir önceki madde burada da geçerli. Tofaş bayiine gidiyorsunuz, “Usta, ver bir Fiat Bravo” diyorsunuz. Bayii, “Bravo bitti, dün tatildi” diyor. E, bravo yani.

Elektrik, gaz, su: Tatilde, elektriğiniz, suyunuz, gazınız kesiliyor mu?

Toptan ve perakende ticaret: Toptancı tatilde çalışmaz, ama mal verdiği perakendeciyi tatil yaptı diye malsız bırakmaz. Perakendecilerin bir bölümü tatilde çalışır, bir bölümü çalışmaz. Siz hiç Pazar günü markete gidip alışveriş yapmadınız mı?

Otel lokanta hizmetleri: “Bugün Pazar, tatil” diye otelden atılan müşteri ben görmedim. Otel dediğin dünyanın her yerinde 365 gün çalışır. Lokantaların da çoğu öyle.

Ulaştırma haberleşme: THY yılın 365 günü uçar. Otobüs de çalışır taksi de. Pazar günü telefonunuzun durup dururken çalışmadığı oldu mu? Olmaz. Sabiti de çalışır, cebi de. Kapansa reklamı da hoş olurdu: İştecell hesabı gibi, “Kusura bakmayın kapalıyız, Tatilcell hesabı...”

Bankacılık, sigortacılık: Tatilde bu kuruluşlar kapanır. Siz de işinizi ertesi gün görürsünüz. Bir kayıp olmaz. Ne yani “Kredi taksidim var ama tatile denk geldi, artık ödemem arkadaş” mı diyeceksiniz?

Konut sahipliği: Kira geliri anlamına gelir. Kirayı tatilde de öderiz. Ev sahibi, bu ay 9 gün tatil vardı, 9 günlük kirayı aylıktan düş demez. Keşke deseydi!

Serbest meslek hizmetleri: Doktor, avukat, muhasebeci kesimi. Tatilde çalışmazlar. Ama acil durumda zaten hastaneye gidersiniz. Avukata da iş günü gidilir. Yok o gün tatil diye boşanmaktan vazgeçerseniz, bilemem.

Birkaç kalem daha var ama saymaya değmez. Görüldüğü gibi tatilde üretim külliyen durmaz. 365 gün hizmet veren sektörler çalışır, (gazeteler, TV kanalları dahil), tatilde duran şirketler de piyasanın 365 günlük ihtiyacına göre üretimlerini ayarlar.

Tamam iş günü olmadığı için otobüse metroya binen sayısı azalır ama, adam bunu yerine sinemaya ya da ormana mangal yapmaya gider. Yani bir hizmet alır veya tüketim yapar.

İkinci yöntem GSYİH’nin harcamalar yoluyla hesaplanmasıdır.

Özel tüketim harcamaları: Vatandaş tatil günü de harcar. Sigara alır, benzin alır, ayakkabı alır, ekmek alır. Hafta sonu gidin IKEA’ya veya hipermarketlere millet üst üstedir. Çünkü haftalık alışveriş Cumartesi-Pazar yapılır. Şirketlerin tüketim harcamaları da bu kaleme girer.

Devlet harcamaları: Devlet neye para harcar? Maaş öder, iç-dış borç öder, yatırım yapar onun bedelini öder. Bunlar zaten bütçede vardır. Bu harcamaların tatille matille ilgisi yoktur. İşçi-emekli maaşını alır, rantiye faizini alır, müteahhit hakedişini alır. Bunlar milli gelirin unsurlarıdır.

Yatırım harcamaları: Sabancı’nın yeni bir fabrika kurmasıdır. Bu harcamanın yapılıp yapılmamasının, 1 Mayıs tatiliyle hiç ilgisi yoktur.

Üçüncü yöntem de gelirlerin hesaplanmasıdır.

Bunun hesabı da basittir.

Ücret ve maaş gelirleri: İşçinin, memurun, beyaz yakalının aybaşında bordro karşılığı aldığı paradır.

Serbest meslek gelirleri: Avukatın, doktorun geliridir. Bu kesim tatil günü çalışmazsa, çalıştığı gün gider işimizi görürüz. Tatil günü hastalanan, acil değilse ertesi gün doktora gider. Nezlesi geçmişse başka, ama kanser dinlenince geçmez. Yani tatilde ertelenen harcama (karşı taraf için gelir) eninde sonunda yapılır.

Şirket kârları: Bir gün çalışmayınca kârı azalan şirket sayısı çok azdır. Örneğin belediyelerin otobüs işletmesinin günlük cirosu düşer. Ama örneğin banka kapalıyken de kazanır, çünkü kredi faizi çalışır. Tavuğu yumurtlayan şirket kazanır vs. Zaten tatil günü satılmayan mal, talebi varsa ertesi gün satılır.

Kira, faiz gelirleri: Kira da faiz de tatil dinlemez. Tatil diye eksilmez.

Görüldüğü gibi 1 Mayıs’ın tatil olması Erdoğan’ın söylediği gibi milli geliri 2 katrilyon TL falan eksiltmez. İlle de tatil olsun demiyoruz ama böyle de hesap yapılmaz.

Diyelim ki hesap doğru. Bir yılda 104 tane Cumartesi-Pazar var. O zaman bu 104 günde de çalışıp 200 katrilyondan fazla gelir elde ederiz. 150 milyar dolardan fazla para. Hem de durup dururken. Haydi iş başına!

İLGİLİ HABER

Haberin Devamı