Yeni anayasa için umudunu koruyan var mı?

Haberin Devamı

2011 seçimlerinde bütün siyasi partilerin taahhütleri arasında yer alıyordu yeni anayasa. Seçimden sonra oluşan yeni Meclis de kendisi için en önemli misyon olarak kabul etmişti yeni anayasa yapmayı. Bir yılı aşkın süredir çalışıyor partiler arası uzlaşma komisyonu. Ama sonuçtan kimin umudu var?

Yeni anayasa için büyük çaba harcayan, liderler arasındaki yüksek gerilime rağmen, komisyonu bir arada tutmayı başaran, en azından görüntüde dahi olsa dört parti temsilcisi arasındaki uzlaşmayı devam ettirmeyi başarabilen Meclis Başkanı Cemil Çiçek umutlu.

Aslında hiçbir siyasi parti veya genel başkan açıkça “Biz umutsuzuz” demiyor ama gerçekte onlar da umutlarını kaybetmiş durumda.

Sadece Başbakan Recep Tayyip Erdoğan düşüncesini açık açık ifade ediyor. Komisyondaki tartışmaları, gelişmeleri dikkate alarak yaptığı son değerlendirmede “umudum her güçün gün azalıyor” diyor Erdoğan.

Erdoğan matematiği görüyor; hangi partinin hangi noktada direteceğini, şimdilik “Uzlaşma Masası”nda oturmaya devam eden dört siyasi partinin, yeni anayasanın en temel, en kritik maddeleri üzerinde uzlaşma sağlayamadığını, sağlayamayacağını biliyor. Ama şimdilik umudunu kaybetmiş olsa da azmini sürdürüyor.

2013 yılı Ocak ayı sonuna kadar bir sonuç çıkarmasını bekliyor uzlaşma komisyonunun.

Bu tarih bazılarının sert tepkilerine neden olsa da aslında bir dayatma ifadesi değil, makul olanının dile getirilmesinden ibaret.

Eğer komisyon, 2013 Ocak ayına kadar çalışmalarını tamamlayamaz ise, proje zaman yetersizliğinden çökmeye mahkum. Ki, ham taslak metnin Ocak ayında tamamlanması durumunda bile takvimin son derece sıkışacağı ortada.

Çünkü, bugün itibariyle çok zor gözükse dahi uzlaşma komisyonu eğer bir taslak metin yazımını tamamlayabilirse bu metindeki temel hükümlerin çoğu parantez içinde kalacak.

Örneğin, millet tanımı, dil, eğitim, yargı ve daha önemlisi yönetim sisteminin temel esasları ile ilgili konularda dört siyasi parti uzlaşamıyor ve bundan sonra uzlaşabilmesi de güç.

Muhtemelen bu temel hükümler liderlerin takdirine bırakılacak...

Liderler arasında bunun için uzlaşma görüşmesi yapılabilecek mi, yapılsa da sonuç alınabilecek mi; o da meçhul.

Ayrıca ondan sonra asıl komisyon çalışması başlayacak. Meclis Anayasa Komisyonu acaba bu metni ne kadar sürede görüşüp Genel Kurul’un gündemine indirebilecek?

Meclis’in yaz tatili başlamadan anayasa işinin bitmesi gerekiyor. Çünkü, yerel seçimler öne alınmasa dahi 2013’ün sonbahar aylarından itibaren siyaset artık seçim atmosferine girecek. O noktadan sonra hiçbir partinin yeni anayasa için samimi bir çalışma içine girme ihtimali yok.

O nedenle 2013’ün ilk ayları, yeni anayasanın kaderi bakımından kritik.

Peki ne olacak?

Dört partili uzlaşmaya dayalı yeni anayasa elbette ideal olanı, ama hemen hemen imkansız.

Bugün için zayıf da olsa imkan dahilinde gözüken ise Adalet ve Kalkınma Partisi’nin bir veya iki muhalefet partisi ile uzlaşarak bu işi başarması. Matematik olarak da, yaklaşım ve zihniyet olarak da, en kolay çözüm aslında iktidar partisi ile CHP‘nin uzlaşması. Ama o da bugünkü tabloya bakıldığında imkansıza yakın.

Özetle, kısmi değişiklik belki ama yeni anayasa bir başka bahara, bir başka döneme kalacak gibi...

DİĞER YENİ YAZILAR