Çocuğunuzda hiperaktivite, aşırı sakarlık varsa dikkat!

Haberin Devamı

Her gün, beyin işlevleriyle beslenme arasında bağ kuran çalışmalara bir yenisi ekleniyor. Çocuklarda, zihinsel kaynaklı pek çok problemin, beslenme ile tedavi edilebildiğini artık biliyoruz. “Aktifim Toplumun İçindeyim; Engelli Çocuk Ve Gençler İçin Fiziksel Aktivite Merkezi” engelli çocukların hayatını değiştirecek.

Her gün, beyin işlevleriyle beslenme arasında bağ kuran çalışmalara bir yenisi ekleniyor. Özellikle çocuklarda, zihinsel kaynaklı pek çok problemin, beslenme ile tedavi edilebildiğini artık biliyoruz. Beyin ve barsaklar, sandığımız gibi birbirine uzak iki organ değil, tam tersi doğrudan etkileşim içinde olan vücudun işletim sisteminin lokomatif takımını oluşturuyormuş meğer. Beslenme ve çocuklardaki zihinsel aksaklıkların tedavisi ile ilgili, sosyal sorumluluk projesi kapsamında henüz dün halka açılan bir merkezden söz etmek istiyorum. Eğer çocuğunuzda hiperaktivite, öğrenim bozukluğu ya da aşırı sakarlık varsa lütfen bu yazımı okuyun! Gedik Üniversitesi, Pendik Belediye Başkanlığı ve Pendik Kaymakamlığı işbirliği ile hazırlanan ve İstanbul Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen “Aktifim Toplumun İçindeyim; Engelli Çocuk Ve Gençler İçin Fiziksel Aktivite Merkezi” projesi, Gedik Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Dilara Özer koordinatörlüğünde yürütülüyor. Ayrıca; tüm dünyada son dönemde gittikçe yaygınlaşan, beslenme ile zihinsel rahatsızlıkların giderilmesine yönelik özel diyet programını da beslenme-diyet uzmanı ve psikonöroimmünolojist Yeşim Temel Özcan uyguluyor. Çok sayıda ailenin bu merkezden yararlanacağına ve hayatlarının değişeceğine eminim. Dilerim; Türkiye’de ilk kez uygulanan bu projeyi, önce İstanbul, sonra diğer illerdeki belediyeler de sürdürerek, yurt genelinde çocuk sağlığı için bu çok önemli adımı yaygınlaştırırlar. Peki nedir bu projenin amacı ve merkezde neler yapılıyor?

0-24 yaş arası engelli çocukların hayat kalitesi artıyor

“Aktifim Toplumun İçindeyim; Engelli Çocuk Ve Gençler İçin Fiziksel Aktivite Merkezi” projesinin amacı: Aileleri de eğitime dahil ederek, 0-24 yaş arasında, her engel grubundan 250 çocuk ve gencin, hareket kapasitelerini artırmak. Mümkün olabildiğince aktif bir yaşam sürebilmeleri için gerekli, fiziksel ve motor yeteneklerini geliştirebilecekleri bir “Aktif Yaşam Merkezi” kurmak. Katılımcılar çok duyulu oda, motor aktivite öğretimi, bebek cimnastiği ve masajı, temel spor eğitimleri alanı olmak üzere dört farklı alanda eğitim alıyorlar. Engeli olan çocuklara yönelik düzenlenen fiziksel aktivite etkinliklerinin yanı sıra, ailelere yönelik eğitim seminerlerini, engeli olan ve olmayan çocukları kaynaştırmak amacıyla spor şenlikleri de düzenleniyor.

Proje merkezinde kimler görev alıyor: Aile katılımlı olarak planlanan bu eğitim hizmetleri; proje koordinatörü, proje asistanı, proje sekreteri, eğitim koordinatörü, laboratuar şefi, fitness lideri, beden eğitimi öğretmenleri ve beden eğitimi uzmanları, çocuk gelişimi uzmanları ve beslenme ve diyetetik uzmanından oluşan geniş bir kadroyla yürütülüyor.

Doğru beslenmeyle engellerin önüne geçmek mümkün

Beslenme ile zihinsel problemlerin tedavisi nedir?

Sağlıklı bir bağırsak florasında milyarlarca faydalı bakteri bulunur. Normal insan bağırsağında zararlı mikroplarda vardır ama faydalı mikroplar bunların hastalık yapmasına izin vermiyor. Eğer hastalık yapan mikroplar üstünlüğü ele geçirirlerse bağırsak duvarını tahrip ediyorlar ve buna bağlı olarak bağırsağın hücrelerinin arası açılıyor, geçirgenlik yani “sızdırma” başlıyor. Bu geçirgenlik nedeniyle ise birçok patojen mikroorganizma hücre içine giriyor. Çocuk bu durumda yediğini sindiremiyor ve yiyecekler kötü patojenlere dönüşüyor ve bunlar emilip kana karışıyor, sonuçta beyin bu toksinlerle zehirleniyor. Merkezde, Dr. Natasha Campbell’ın onbinlerce otizmli çocuğa uyguladığı GAPS (beyin- bağırsak sendromu) programı ve yine uluslararası bir program olan DAN (Defeat Autism now- Otizmi şimdi yen!) protokolünün birleşimi uygulayarak bu zehirlenmeyi ortadan kaldırmayı amaçlıyoruz.

Çocukların hiperaktif, aşırı sakar (dispraksi) ya da öğrenme güçlüğü (disleksi) çekmesinin beslenmeyle nasıl bir bağlantısı oluyor?

Bu bebekler normal doğarlar ama yukarda anlattığımız nedenlerden dolayı bağırsak florası zarar görür ve bebekler kendi floralarından zehirlenirler. Başlangıçta çocuğun ruhsal ve motor gelişimi tümüyle normalken kazandığı özellikleri yavaş yavaş kaybeder. Bebekler duyusal organlarını kullanarak öğrenirler ve bilgi toplarlar. Bu bilgi beyine gider ve beyin bu bilgiyi işler. Ancak bu ‘sızdırma’ nedeniyle çocuk toksin bulutunun içindedir, ne yapacağını bilemez, bilgiyi kullanamaz. Sonuç olarak: Otizm, Hiper aktivite, dikkat eksikliği, disleksi (öğrenme güçlüğü), dispraksi (aşırı sakarlık) oluşur... Beyinde zamanla oluşmuş hasarı önlemek için, bu toksik yükden biran önce kurtulunmalıdır. Çocuğuyla ilgili bahsettiğimiz yönde problemler gözlemleyenleri merkezimize bekliyoruz. Beslenme ile bunların tedavisi mümkün. Lütfen aileler korkmasın ve bu durumu bir engel olarak algılamasın. Unutmayalım ki icatlarıyla hepimizin hayatını değiştiren Edison ve ünlü ressam Picasso da disleksi yani öğrenme güçlüğü çekenlerden. Harry Potter karakterini canlandıran aktör Daniel Redcliff ise dispraksi yani aşırı sakarlıktan muzdarip. Doğru beslenmeyle, tüm bu engellerin önüne geçmek mümkün.

Çocuklarda nasıl belirtileri gözlemlemeliyiz?

Zor yemek beğenme, öğrenme bozukluğu, aşırı sakarlık, tatlı ve nişastalı yiyecekler ile sınırlı beslenme, bağırsak düzeninde sıkıntı.

DİĞER YENİ YAZILAR