Beni ayağımdan vurdurdu!
Ben Kayhan Gürelli’ye karşılıksız çek vermekten bir yıl hapis cezası almıştım. Temyiz için Yargıtay’a gitmiştim. Kayhan, Yargıtay sonucunu beklemeden bir tahsilatçıya çekleri vermiş. O tahsilatçı da beni aradı; “Sizin 1.5 milyar lira çek borcunuz var... 500 milyon lira bana verin... Bu işi kapatalım....” dedi. Bu adam Ali Balkaner’in çek-senet tahsilatçısı...
Yanımda koruma polisim var...
Koruma polisim bu adama diyor ki; “Sen böyle kabadayılık ayaklarına yatma... Alacağı olanlar zaten mahkemeye gittiler. Mahkeme kararını verdi... Sonuç bekleniyor... Hakları neyse alacaklar...”
Günler geçiyor...
15 gün sonra....
Ben Kadıköy’deki Kastel Han’da büromda işten eve, evden işe gidip geliyorum.
Akşam saat 5...
Zaten Kastel Han’ın önünde otobüs durağı da var. Oldukça kalabalık, insanlar otobüs bekleşiyorlar. Kaldırımlar giden gelen insanlarla dolu... Ben aşağıya indim arabama yürüdüm... Baktım karşıdan biri elinde silahı bana doğrultmuş, sanki sarhoş, yaylanarak geliyor.
Adamla göz göze geldik...
Tak... bir kurşun....
Tak... bir kurşun daha...
Tak.... Tak...
Adam dört kurşun salladı, biri sağ bacağıma... Ben; “Yaktın beni...” diyerek elimdeki çantayı tabancalı adamın suratına fırlattım...
Yere yığıldım....
Adam kaçtı, köşeyi döndü, gitti. O kadar kalabalık insan var.
Herkes seyretti.
Bu olay 1993 yılında oldu.
Araştırmaya başladım.
Biri diyor ki Alaattin Çakıcı yaptırmıştır.
-Yahu Alaattin bana baba der....
Niye yaptırsın?
Sonra bulduk, çözdük olayı: Vuran çocuğu bulduk, konuştu: Kendisini azmettiren’in Metin Sağıroğlu olduğunu söyledi. Kayhan Gürelli, 500 milyon lira vermiş, biz ayağımızdan kurşunu böyle yedik. Kaderin tesadüfüne bak, ben Antalya’ya haftasonu tatiline gitmiştim. Kayhan Gürelli, o hafta sonu Antalya’da öldürüldü.
