Başbakan'dan atama müjdesi

81 ilden gelen öğretmenlerin kabulünde konuşan Başbakan Binali Yıldırım şunları söyledi:

Van depreminde kaybettiğimiz 75 öğretmenimizi, eğitim şehitlerimizi de rahmetle anıyorum.

Eğitim sistemini kalkınma hedeflerimize uygun bir şekilde geliştirmeliyiz. Dünyanın diğer ülkeleri ile mukayese ettiğimizde çok genç, değişime açık bir nüfusa sahibiz. Genç nüfus bizim en büyük zenginliğimizdir. Dinamik, yenilikçi, modern bir eğitim sistemine sahip olmamız gerekiyor. Çok donanımlı, becerikli gençler yetiştirmek, çocuklarımızın potansiyelini erken yaşta fark edip zekayı işleyip azami derecede açığa çıkarmamız önemlidir.

Göreve geldiğimiz ilk andan itibaren eğitimi en öncelikli alan olarak belirledik. Bunun için de eğitim bütçesini diğer bütün bakanlıkların üzerine çıkardık.

Hükümetimiz döneminde atanan öğretmen sayımız mevcut öğretmen sayısının yüde 64'ünü oluşturuyordu. Her 3 öğretmenden 2'si son 15 yılda göreve başladı. Şu anda öğrenci, okul, derslik sayısı bakımından öğretmen sayımızla yeterlilik gösteriyor. Sıkıntı nerede? Dağılımda. Bazı yerlerde eksik var, sınıflar kalabalık, bazı yerlerde de fazla var. Zaman içerisinde bu dengelemeyi de yapmış olacağız. Genç nüfusumuz gibi genç de öğretmen kadrosuna sahibiz. Öğretmen sayımızın yüzde 66'sı 40 yaş ve daha aşağısından oluşuyor.

Ben ilkokuldaydım, o zaman eğitmen vardı. 1,2 ve 3. sınıflar beraber okuyorduk. Hocamız çok yaşlı. Oturduğu yerden hiç kalkmıyor. Birgün müfettiş geldi, bizlere soru soruyor. Bütün soruların hiçbirini kimse bilemiyor. Cazim bey zavallı ter dökmeye başlıyor. Bir soru daha soracağım dedi. Dedi ki; "Şurada su var, burada saman var, ortada duvar var, duvarın üzerinde de horoz var. Samana mı yumurtlar, suya mı?" dedi. Biz hep beraber samana dedik. Kırılasıcalar soru kolay olunca cevapladınız dedi. Öğretim dönemi tamamlanmadan Cazim beyi gönderdiler.

2019 SONUNDA BÜTÜN OKULLARIMIZDA TEKLİ EĞİTİME GEÇECEĞİZ

2019 sonunda bütün okullarımıza tekli eğitime geçeceğiz. Bu iddialı bir karar. Hatta şu müjdeyi de verebilirim. Bazı illerimizde şimdiden geçmeler oldu. Birkaç ilimizde tekli öğretim yapılabiliyor. Tekli öğretime geçmek için 58 bin yeni dersliğe ihtiyaç var. 15 yılda 300 bine yakın derslik yapmış bir iktidar olarak önümüzdeki 2 yılda 58 bin dersliği haydi haydi yaparız. Böylece yurt genelinde tekli eğitimi de inşallah başarmış olacağız.

Siz öğrencilerimizle, kardeş gibi görüyorsunuz, onları sevginizle de ayrıca eğitiyorsunuz, geleceğe hazırlıyorsunuz. Onların öz güven kazanmasını sağlıyorsunuz. Dünyadaki bu amansız rekabette ayakta kalması için çok büyük gayretlerimiz var. Okul ortamını iyileştirmeye kadar attığımz birçok adım var. İmkanlarımız olduğunca daha da iyisini yapmaya gayret edeceğiz. Müfredatta da son yıllarda değişikliğe gidildi. Asıl olan daha fazla neler yapılacağı, bunu akılda tutmak daha önemli diyoruz. Biz yapılması gerekeni de biliyoruz, ülkenin ihtiyaçlarını da biliyoruz.

BİR ÇOCUĞU KAZANACAK, HAYATA BAĞLAYACAK ÖĞRETMENDİR

Maddi ve fiziki şartlar elbette önemli ama yaptığınız işten haz duymuyorsanız, mesleğiniz sizi mutlu etmiyorsa o zaman başarı mümkün değildir. Bir öğretmen eşi olarak sizin ne kadar fedakarca iş yaptığınızı çok iyi anlıyorum. Hangi işi yaparsak yapalım mutlaka işimizi seveceğiz. Daha da önemlisi insanı seveceğiz. Bir çocuğu kazanacak, hayata bağlayacak öğretmendir.

İHTİYACIMIZ OLAN ŞEY UMUT AÇILAYAN ÖĞRETMENLERDİR

İhtiyacımız olan şey 'Senden bir şey olmaz' diyerek karamsarlık aşılayan değil, Urfalı Aysel öğretmen gibi, 'Sizler dünyayı daha güzel hale getireceksiniz' diye umut açılayan öğretmenlerdir. Lösemi hastası çocuklara umut ışığı olan Nesibe öğretmenlere, yeni yazılımlar geliştirerek Türkiye için hizmet üreten bilişim teknolojisi öğretmenlere ihtiyacımız var.