Hiperrealist oto-portreler

Genç sanatçı Alican Leblebici, 'Parmak İzi' başlıklı ilk kişisel sergisiyle Pilot Galeri'ye konuk oluyor.

Böylesi başarılı genç sanatçılarla karşılaştıkça hem bir kolesiyoner olarak kendi adıma hem de Türk Çağdaş Sanatı adına oldukça gururlanmakta haklı olduğumu düşünüyorum. 1987 doğumlu Alican Leblebici’yi sanatçıyı birçoğumuz 2014 Akbank Günümüz Sanatçıları yarışmasından tanıyoruz...

Öncelikle Pilot'ta ki ilk kişisel sergin hakkında biraz bilgi alabilir miyiz?

“Parmak İzi” isimli ilk solo sergim üç temel konu üzerine şekillendi. Dövmeler, (oto)portreler ve beden kimlik - suç politikaları serginin üç-parçalı omurgasını oluşturdu. İlk odağım dövmeler ve dövmelerin alt kültürdeki yeri, under-ground ruhu ve özüydü. Evet, dövmenin özüne dönmek istedim ve sahaya indim. Hapishane dövmelerinin, punk grup elemanlarının dövmelerinin izini sürdüm. Bu insanları buldum, onlarla zaman geçirdim, dövmelerinin hikayelerini dinledim ve son olarak da resmettim. Aslında tüm bu “hakiki” dövmeler birer hayat hikayesi, kişisel anlatılar. Bu açıdan bakıldığında hepsi birer portre. Ve sonrasında oto-portrelerim geliyor. Memento Mori (Sabıka Fotoğrafı) ve Zırh ile bedenin içini, görünmeyeni, Otoportre ve Selfie-Portre ile yüzeyi, görüneni paylaşarak bütüncül bir görüntü yakalamaya çalıştım.

Haberin Devamı

Çalışmalarında özellikle portreye odaklandığını görüyoruz. Neden portre?

Eserlerime baktığınız zaman böyle bir eğilim hissediliyor olabilir, solo sergi için odaklandığım konular için de en uygun anlatım biçimiydi. Ama bu, sadece portre ile devam edeceğim anlamına gelmiyor. Gelecek işlerde farklı görüntüler yer alacak. Farklı görüntüler de farklı anlatım biçimleri kullanmamı gerektirecek. Portre bunlardan sadece biriydi. Hiper-realistik tarzda çalıştığım oto-portre olmadan bu işin fotoğrafının vesikalık fotoğraflara dönüşmesi ve kimlik kartlarıma basılması mümkün değildi.

Hiperrealist oto-portreler

Leblebici’nin yağlıboya otoportresinin vesikalık fotoğrafıyla çıkarttığı 'gerçek nüfus cüzdanı' serginin en dikkat çeken işlerinden!

Eğitim hayatında veya kariyerinin bu ilk adımlarında seni en çok etkileyen, noktalardan bahsedebilir misin?

Haberin Devamı

Karşıma çıkan, rastladığım her görsele açığım... Alıcılarımı açık tutmaya gayret ediyor, hepsini kaydetmeye çalışıyorum. Çevremdeki hikayeler ve insanlar da sürekli beslendiğim kaynakların başında geliyor.

Günümüzde veya sanat tarihinden en çok etkilendiğin sanatçılar kimlerdir?

Takip ettiğim isimler arasında Avusturya’nın önde gelen sanatçılarından Gottfried Helnwein’ı, yanı sıra Chuck Close’u ve Jeff Wall’u sayabilirim.

Gelecek hedeflerinde neler var? Yeni projelerinden biraz bahsedebilir misin?

Yakın gelecek için kendime koyduğum hedeflerin başında konuk sanatçı programları geliyor. Bir süre yurt dışında zaman geçirip farklı dillerde yaşanan hayatları tecrübe etmek istiyorum.

DİĞER YENİ YAZILAR