Sanat dünyasında bahar hareketi

Nisan ayında sanat dünyası birbirinden ilginç sergilere ev sahipliği yapacak. İşte dört farklı mekanda görülmesi gereken sergiler...

Başka Bir Dünya Var

Ali Emir Tapan

Galerist

27 Mart/25 Nisan

Sanat dünyasında bahar hareketi

Galerist, Nisan ayında Ali Emir Tapan’ın üçüncü kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor.

Sergi bir yandan yüceltilmiş kavramların tekinsizliği ile oynarken, bir yandan da hayali ve fiziki formların kesiştiği noktalarda farklı malzemeler üzerinden gerçeklik kırılmaları yaratıyor. ‘Başka Bir Dünya Var’ ile Tapan, nesnelere farklı anlamlar yüklerken, izleyicinin tamamlayabileceği hikayeler sunuyor. Serginin girişinde karşımıza çıkan ve duyulmayan bir şarkının ritmiyle hareket eden metronom, Tapan’ın sunduğu olası bir evrenin kalp atışını simgeliyor. Başka Bir Dünya Var isimli sergi 25 Nisan’a dek tüm izleyenlerini bekliyor olacak.

Buluşma Reunion

Karma Sergi

SSM

9 Nisan/26 Temmuz

Buluşma isimli sergi Sabancı Üniversitesi Görsel Sanatlar ve Görsel İletişim Tasarımı programının ilk dersinin üzerinden geçen 15 senede, mezunların profesyonel sanatçılar olarak ürettikleri eserleri ilk defa bir araya getiriyor. 19 sanatçının farklı disipline ait çalışmalarını bir araya getiren “Reunion / Buluşma” sergisi Sakıp Sabancı Müzesi ’de 26 Temmuz’a kadar izlenebilir.

Haberin Devamı

Dictionarium

Kemal Tufan

Pg Art Gallery

4/30 Nisan

Sanat dünyasında bahar hareketi

Pg Art Gallery, 4 Nisan’da Kemal Tufan’ın kalem formundaki heykellerinden oluşan ‘Dictionarium’ adlı kişisel sergisini izleyici ile buluşturdu. Sanatçı, farklı malzeme ve üsluplarla gerçekleştirdiği; uzamı sadece dışardan kaplayan değil, içini de işlevsel olarak kullanan kafes heykellerini yeni bir bağlamda sunuyor.

Vivo

Kolektif Sergi

Kasa Galeri

1 Nisan/24 Mayıs

Ahmet Doğu İpek, Erinç Seymen ve Kerem Ozan Bayraktar’ın kolektif çalışmaları ile ortaya çıkan Vivo isimli sergi anı, ölüm, yas ve yaşam gibi olguları ele alıyor. 1 Nisan tarihinde izleyici ile buluşan sergi Latince “Yaşıyorum” anlamına gelen Vivo başlığını, Gustav Meyrink’in “J. H. Obereit'ın Zaman Sülüklerini Ziyareti” isimli öyküsünde geçen bir mezar taşından alıyor. Sergide sanatçıların kolektif çalışmaları ile mekanın zeminine yapmış olduğu müdahale oldukça ilginç, hayranlık uyandırıcı ve düşündürücü. Bu yerleştirme aynı zamanda serginin ortak zeminini de çağrıştırıyor. Yerleştirmeyi, Erinç Seymen’in Londra’daki bir mezarlık üzerine yaptığı araştırmalardan ortaya çıkan resmi ile Kerem Ozan Bayraktar ve Ahmet Doğu İpek’in gündelik mobilyaları referans alarak ürettikleri nesne düzenlemeleri tamamlıyor.

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR