Babacan da Erdoğan'a özendi

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da, İnan Kıraç ile ilgili sözleri işdünyasında tartışılan Başbakan Erdoğan gibi konuştu. Katıldığı bir televizyon programında İnan Kıraç’ın, CHP’nin birinci parti olacağına yönelik sözlerinin hatırlatılması üzerine Babacan, belirli büyüklüğe ulaşmış ve ürünleri çok geniş halk kitlelerine ulaşmış kuruluşların sahiplerinin ve yöneticilerinin, siyasi duruşlarını pek açıklamadığını söyledi. Babacan, şöyle konuştu:

“Çünkü müşteri kitlesi olarak 74 milyonu hedefliyorsa tutup da halkın sadece belirli bir yüzdesinin oy verdiği bir siyasi partiye yakın duruş ilan etmek onu destekleyici şeyler söylemek o şirketin müşteri kitlesini ve pazar payını olumsuz etkileyebilir, bu bir risktir. Belli başlı iş adamlarının ve büyük şirketlerin siyasi duruş zikretmeleri kendileri açısından ve ilerideki iş kapasiteleri açısından bir risktir ve dünyada da bunu pek yapmıyorlar. O siyasi partiden bir rant elde etmek ve çıkarı olma durumu haricinde iş adamları çok açık bir şekilde duruşunu söylemezler. Müşteri kitlesi olarak tüm Türkiye’yi hedefleyen bir şirketin bunları söylememesi gerekir normalde. Kendi görüşüdür buna da saygı duymak lazım.”

Bakanlıkların sayısı

Babacan, bir başka soru üzerine devlet bakanlıklarının kaldırılıp tüm bakanlıkların icracı bakanlıklara dönüştürülmesiyle çalışmaların sürdüğünü belirterek, “Son 3-4 gündür yaptığımız toplantılarda çalışmalarımız biraz daha yön değiştirdi. Dolayısıyla bazı sürprizler olabilir” diye cevap verdi.

The Economist’te yer alan bir makale ile ilgili soru üzerine de Babacan, şunları kaydetti: “Bu enteresan bir yayın organıdır. Genelde pek çok konu ile ilgili taraf olur bir tutumu vardır. Tarafsız habercilik peşinde olan bir yayın organı değildir. Genelde dünyada böyle olayları biraz uzaktan izleyen, olaylar hakkında kendi kanaatini oluşturmamış kitlelerde bir kanaat oluşturma üzerine bir çizgisi vardır. Pek çok ülkede seçimden önce açık bir tutum almıştır. Tarzı böyle, fakat şu var ki sadece ekonomik bir değerlendirme de yapmaz bunlar, siyasi değerlendirmelerde yapar. Öte yandan, ekonomik değerlendirmelere baktığınızda son 8.5 yılı yere göğe sığdıramıyorlar. Garip olan, bizdeki muhalefet partisinin tutup da böylesine bir dış odağa, dış yayın kuruluşuna dayanarak bunu mitinglerde dillendirecek kadar dışarıdan destek alacak bir psikolojiye kendini sokmasıdır.”

Büyükekşi: İhracat hedefinin bir yıl önüne geçtik

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, küresel krizin etkilerinin sona erdiğini, 2011 yılı ilk beş ayında bir önceki yıla oranla yüzde 20 artışla 55 milyar dolar ihracat yapıldığını belirterek, “Yıl sonunda 135 milyar dolar ihracat rakamına ulaşmayı hedefliyoruz” dedi. Büyükekşi, Uşak Platformu tarafından düzenlenen Uşak İli Yatırım ve İhracat Sinerji Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, ihracat rakamları ile ilgili değerlendirmede bulundu. Küresel krizin etkilerinin sona erdiğini, Türkiye’nin pek çok gelişmiş ülkeden daha hızlı olarak krizden çıktığını ifade eden Büyükekşi, Türkiye’nin büyüme hızının sürmesi gerektiğini söyledi.

2011 yılının ilk 5 ayında ihracat rakamlarının istenilen seviyelerde olduğunu belirten Büyükekşi, “2011 yılının ilk 5 ayında 55 milyar dolar ihracat gerçekleştirildi. Bir önceki yıla göre ihracatta yüzde 20 artış olduğunu görüyoruz” dedi.

Küresel krizin başladığı dönemlerde ekonomi çevrelerinin Türkiye için karamsar bir tablo çizdiğini ancak beklenilenin aksine, Türkiye’nin çok hızlı bir şekilde toparlanma sürecine girdiğini ifade eden Büyükekşi, şunları söyledi:

“Bu yılın ihracat rakamlarına 2012 yılında ulaşmayı bekliyorduk. Bu da demek oluyor ki bir yıl önden gidiyoruz. Yıl sonu itibarıyla ihracatta bir rekor bekliyoruz. Tahminlerimiz 2011 yılı sonunda ülkemiz 135 milyar dolar ihracat rakamına ulaşacak. Bu hepimizi umutlandıran bir rakam. 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat rakamına ulaşmak için ihracatımızda yıllık yüzde 12 artış olmalı. Tüm veriler Türkiye’nin hedefine ulaşacağını gösteriyor.”