En büyük ilham kaynağım seyahat

Biraz tarzından bahsedelim?

İçinde kendimi iyi hissettiğim kıyafetleri seçerim. Bana uyan, beni yansıtan şeyler olmalı... Her zaman güvenli ve rahat hissedebilmem en önemlisi aslında; bu her kadın için böyle olmalı. Çok yüksek trendlerden kaçınırım. Evet seyrederim, takip ederim ama kendimde uygulamam, ekstrem gelir bana. Bana göre kadın ya da erkek herkes içinde kendi stilini taşır. Neyin bize uyacağını bulmak için denemek gerek. Bazen vitrinde harika duran bir kıyafet üzerimize cuk oturmazsa, içinde rahat ve doğal hissetmediğimizde hiç bir şey ifade etmez. Zamanla her yeniliğe açık olup kendi stiline, doğana uygun olanı bulursun. Bu yüzden de benim stilim de zaman içinde ufak ufak değişmelere uğruyor.

Zevk ve tarzı nasıl tanımlarsın peki Martha?

İkisi de tamamen kişisel, özel tercihler. Zevk her zaman vardır ve bizler zevki hayatımızda taşırız. Stil, tarz her zaman değişir. Yaşla, yaşam biçimiyle ihtiyaçlarla belki de oturduğumuz şehrin iklimiyle bile değişken...

Peki Avrupa ve Amerika modasının farkları yani giyim farklılıkları nasıl?

Amerikalı insanlar daha rahat. Bazen bir jean, bir tişört ve bir çift spor ayakkabı onların üniforması... Avrupa’da insanlar daha lüks markalara bağlı ve daha rafine tarzlar ortaya çıkıyor. Milano ve Paris gibi şehirlerde ise erkekler Amerika’dan daha çok iddialılar. Giyinmeyi hazırlanmayı çok seviyorlar.

Senin ilham aldığın blog ve dergiler hangileri?

Çok fazla moda dergisi okuyorum. Her zaman British Vogue benim favorim olmuştur. Bu arada W Magazine ve i-D her zaman başucu dergilerim. Twitterdan Refınery 29, WWD ve bir kaç moda haberleri alabileceğim hesapları takip ediyorum. Ve gerçekten MAn Repeller, Garabet Dore, Face Hunter ve Türkiye’den senin de çok sevdigin Luxuryshoppers.

Bu sezonun olmazsa olmazı nedir?

Siyah deri ceketleri çok severim. Bu sezon Givenchy’nin deri ceketi tam benlik. Antony Vacarello elbiselere göz atmak gerek. Celine güneş gözlükleri, Dr. Martens botlar ve Olimpia Le-tan clutches sezona eğlenceli bir dokunuş yapar.



‘Blogumda sadece moda yok o gün ne yaptıysam yazıyorum’


Blogun Around in style gittikçe büyüyor. Ortaya çıkışı nasıl oldu?

Sadece 1 yıl önce çalışmaya koyuldum. İş konusunda çok fazla birikimim yokken moda konusunda çok büyük bir tutkum vardı. Ve diğer tutkum da tabii ki seyahat etmek. İnsanlarla yaptığım alışverişleri ve seyahat önerilerimi paylaşmak istedim. İnsan istediği şeyi yapınca başarılı oluyor. Her zaman yeni şeyler görerek, okuyarak kendimi geliştiriyorum.

İnsanlar senin blogunu niçin ziyaret etsin?

Bloguma geliyorlar çünkü çok kişisel ve gerçek. Gerçekten her güne ne yapıyorsam onu post ediyorum. Sadece giyim kuşam yok. Aynı zamanda restoranlar, sevdiğim bir yemek, uzaklarda farklı bir otel ya da elimden düşürmediğim bir kitap. Hayata dair herşey var. Doğal ve olduğu gibi. Gerçekten kalbimden nasıl geçiyorsa. Bu yüzden iyi gidiyor ve beğeni topluyor.

Lezzetli yerlerin ve local moda markaların izini sürüyorsun... Gerçekten sıkı bir gezgin misin?

Her zaman çok fazla seyahat ettim. Daha önce modellik yaparken seyahat etmeye alıştım. Sonra büyük markalar için satın almalar yaptım. Bunlar seyahati gerektiren işlerdi. Şimdi blogum için farklı ülkelerdeki moda showlarına ve etkinliklere katılıyorum. Tabii ki kendi özel seyahatlerim de oluyor. Her zaman gittiğim yeri gezerim. O yerin özelliğini bulmaya çalışırım. Özellıkle ilk kez gittiğim yer ise bu beni daha da heyecanlandırır. Gördüğüm ve beğendiğim şeyleri insanlarla paylaşmak büyük keyif.

Aslen Brezilyalı’sın ama dünya vatandaşı diyebiliriz sana. Seyahat etmek giyimine ilham mı veriyor; giyiminde etnik, modern bazen de vintage etkiler var?

Seyahat etmek kesinlikle benim en büyük ilham kaynağım. Belli bir stilim yok. Dolaşırken farklı şeyler denemeyi seviyorum.yeni yerlere gitmek bana ilham veriyor ve daha önce cesaret edemediğim şeyleri giymemi sağlıyor.

Birçok büyük marka seninle çalışmak istiyor. Blogunda sık sık yer veriyorsun; bu projeleri sen mi planlıyorsun?

Sevdiğim markalara çalışmaya devam ediyorum. Gerçekten saygın ve benim de kullandığım markalar bunlar. Blogumda bu markalara iş birliği yapmak çok sevindirici. Okuyucum için de heyecan verici. En çok istediğim şey bir gün kendi markamı yaratmak. Arayıp da bulamadığım ürünü kendim yaratmak istiyorum. Birgün bu gerçekleşecek. Martha markasını raflarda göreceksiniz.

İstanbul bence dünyanın en romantik şehri


Tekrar seyahate dönüyorum. Senin için dünyanın en cool şehri hangisi?

New York ve Londra. Gerçekten en cool şehirler. İnsanları oturup izlemek, sokaklarda ne giydiklerine bakmak, herkese ilham verir.

Hangi şehir en romantik?

İstanbul hiç şüphesiz en romantik şehir. Boğaz’ın kenarında oturmak, Kapalıçarşı ya da eski İstanbul sokaklarında dolaşmak, Bebek’te Happily Ever After’da yemek yemek benim için romantik bir program.

En iyi kış ve yaz destinasyonu desem, ne dersin?

Kış için Aspen. Yaz için İbiza.

Türk yemeklerini özlüyor musun?

Hem de çok özlüyorum. Ama sevdiğim yemekleri yapmayı öğrendim. Nerede olursam olayım pişiriyorum. Patlıcan salatası benim favorim.

Bize birkaç gizli butiğini söyler misin?

Miami de Franky Butik ve New York Spring te The Boutıque.

Dolabının vazgeçilmezi nedir?

Renkli motorcu deri ceket.

Küçük siyah elbise olayına inanınıyor musun?

Hem de nasıl. Dolabımda birkaç küçük siyah elbise var.

Dünyalar güzeli Martha Graeff. Aslen Brezilyalı ama bana göre bir dünya vatandaşı. Modellik ve ardından gelen Harvey Nichols İstanbul için satın alımları! Güzelliği ile kendine hayran bırakan Martha, Türkiye’de beş yıl yaşadıktan sonra Amerika’ya yerleşti. Geçenlerde sadece 24 saatliğine İstanbul’daydı. Konuşacak ne çok şey vardı, ama yine moda ve stile ayıracak bol lafımız ve vaktimiz kaldı! Bir yıl önce kurduğu “Around in style” adlı blogu oldukça iyi gidiyor. Kısa sürede Amerika’nın en çok tık alan sitelerinden biri haline geldi. Biraz seyahat biraz moda konuşup
gizli adreslerini Martha’dan öğrendik.