Gazete Vatan Logo

Ayetel kürsi kaç ayetten oluşur? Ayet-el kürsi'de geçen Allah'ın isimleri nelerdir? (Ayet-el Kürsi'nin fazileti)

Ayet-el Kürsi Kuran-ı Kerim’de Bakara Suresi’nde geçmektedir. Kuran-ı Kerim'de Bakara suresi'nin 255. ayeti Ayet-el Kürsi'dir. Ayetel kürsi başlı başına bir sure değil, ayettir. Ayetin birçok fazileti vardır ve Medine-i Münevvere'de indirilmiştir. Koruyucu özelliklere sahip olan ayet-i kerime, namazlardan sonra tesbihattan önce okunur. Ayet-el kürsi kaç ayetten oluşur, hangi surede geçer, Ayet-el kürsi'de geçen Allah'ın isimleri ve Ayet-el Kürsi'nin fazileti nedir gibi soruların cevabı haberimizde.

Ayetel kürsi kaç ayetten oluşur? Ayet-el kürsi'de geçen Allah'ın isimleri nelerdir? (Ayet-el Kürsi'nin fazileti)

Ayet-el kürsi'nin bulunduğu Bakara suresi için “Sure–i bakara” ifadesi de kullanılmakla birlikte toplamda 286 ayeti kerimeden oluşmaktadır ve Medine’de indirilmiştir. Bakara suresi Kuran-ı kerim'deki en uzun suredir.

Ayet-el kürsi de bakara suresinin 255. Ayeti kerimesidir. Ayet demek Kuran-ı kerim'deki iki durak aralarına denir. Başka bir tabirle Kuran-ı kerim'deki bir cümleye ayet denir. En uzun sure bakara suresi olduğu gibi aynı zamanda da Kuran-ı kerim'deki en uzun ayet de bakara suresindedir. Bakara suresinin 282. Ayeti kerimesi Kuran-ı kerim'deki en uzun ayettir.

Kısacası Ayet-el kürsi hangi surede geçer ve kaç ayetten oluşur sorusunun cevabı, 2. sure olan Bakara suresinin 255. ayeti Ayet-el Kürsi’dir ve 1 ayettir.

Ayet-el Kürsi'nin Türkçe Arapça Okunuşu;

Bismillahirrahmanirrahim Allahü la ilahe illa hüvel hayyül kayyum, la te'huzühu vela nevm , lehu ma fissemavati ve ma fil'ard. Men zellezi yeşfeu indehu illa bi'iznih , ya'lemü ma beyne eydihim vema halfehüm vela yühitune bi'şey'in min ilmihi illa bima şae vesia kürsiyyühüssemavati vel ard, vela yeudühü hıfzuhüma ve hüvel aliyyül azim.

Haberin Devamı

Ayet-el Kürsi Türkçe anlamı;

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla, Allah'tan başka ilah yoktur. O hayydır ve kayyumdur. O ne uyur ne de uyku gelir. Yerdeki ve göklerdeki hep onundur. Onun izni olmadan katında kim şefaat edebilir? O kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir, ondan gizli olmaz. Onun bildirdikleri dışında insanlar Allah'ın bildiklerini bilmezler. Rabbin kürsüsü yer yüzünü ve gökleri için alır onları göz etmesini bilir. O büyük ve yücedir.

Ayet-el Kürsi'de geçen Allah'ın İsimleri;

Aliy: Çok yüce.

Kayyum: Kainatın yöneticisi.

Azim: Aklın bile yanında küçük kaldığı Yüce Zat.

Hayy: Yaşamı ezeli ve ebedi olarak sarmalayan.

Ayet-el Kürsi'de geçen Allah'ın Sıfatları;

Muhalefetün lil Havadis: Allah hiçbir şeye benzemez.

İlim: Allah her şeyi bilir.

Basar: Allah her şeyi görür.

Ayet-el Kürsi'nin Fazileti (Manevî Muhafaza Vesilesi Olduğuna Dair Hadîs-i Şerîfler)

Nakledeceğimiz hadîs-i şerîflerin ortak manası: “Kim ki Âyetü’l-Kürsî’yi günün evvelinde veya gecenin evvelinde okursa o onu korur” şeklindedir.

Haberin Devamı

“Kim ki sabahladığı zaman ‘Hâ Mîm’ (el-Mü’min) Sûresi’nin üçüncü (dönüş Allah’ındır) âyetine kadar ve Âyetü’l-Kürsî’yi okursa onların ikisinin yüzü suyu hürmetine akşamlayıncaya kadar korunur. Onların ikisini akşamlandığında okursa, onların yüzü suyu hürmetine sabahlanıncaya kadar korunur.” (Tirmizî, Fedâilü’l-Kur’ân, 2)

“İçinde bu ayetin okunduğu evi, şeytanlar otuz gün terk ederler. O eve kırk gece erkek ve kadın hiçbir sihirbaz ya da büyücü giremez.” (el-Keşşaf Tefsiri)

“Kim uyuyacağı esnada Ayete’l-Kürsi’yi okursa, Allah onu sabaha kadar koruması için bir melek gönderir (görevlendirir).” (Durrü’l-Mensûr)

Ebû Hureyre (Radıyallâhu Anh) Peygamber Efendimiz’den (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle rivayet etmiştir: “Bakara Sûresinde Kur’ân âyetlerinin efendisi vardır. İçinde şeytan olan bir evde okunduğunda şeytan oradan çıkar. Her şeyin bir zirvesi vardır. Kur’ân’ın zirvesi de Bakara Sûresidir. Onda Kur’an âyetlerinin efendisi vardır ki o da Âyet el-Kürsî’dir.” (Beyhakî, Şuabu’l-Îmân, 2/457)

Haberin Devamı

İmam Nesefî (Rahimehullâh) Hazretleri Âyetü’l-Kürsî’nin bu derece fazîletli oluşunu şu şekilde açıklamıştır: “Çünkü bu ayet tevhid esasını, Allah’ın (Celle Celâluhû) birliğini, azametini ve temcidini (ululuğunu) ele almaktadır. O’nun yüce sıfatlarından, niteliklerinden söz etmektedir. Çünkü Aziz ve yüce Rab olan Allah’ı (Celle Celâluhû) anmaktan daha üstün bir şey olamaz. Dolayısıyla Allah’ı (Celle Celâluhû) zikretme, anma mahiyetinde olan bir şey elbette diğer şeyleri anmaktan daha değerli ve faziletlidir. Böylece anlaşılıyor ki, ilimler içerisinde en değerli ve en önemli olan ilim “tevhid” ile ilgili olan ilimdir.” (Suyûtî, 2/56)

Hazreti Hasan (Radıyallâhu Anh) Efendimiz şöyle buyurmuştur: “Her farz namaz sonunda Âyetü’l-Kürsî’yi okuyan kişi, diğer namaza kadar Allah’ın koruması altında olur.” (Heysemî, Mecmau’z-Zevâid, 2/148)

Hazreti Âişe (Radıyallâhu Anhâ) validemiz şöyle buyurmuştur: “Adamın biri Rasûlullâh’a (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) gelip evindeki malının eksilip bereketsiz olduğunu söyleyince, Rasûlullâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem): ‘Âyetü’l-Kürsî’yi neden okumazsın? O hangi yemek ve katığa okunursa Yüce Allah mutlaka o yemeği ve katığı bereketli kılıp çoğaltır’ buyurdu.” (Suyûtî, 2/56)

Haberin Devamı

İbni Mes‘ûd’un (Radıyallâhu Anh)ın rivayet ettiği bir hadîs-i şerîfte Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) kendisinden tavsiye isteyen birisine şöyle buyurmuştur: “Âyetü’l-Kürsî’yi oku. O, seni, çocuklarını ve evini korur. Hatta evinin etrafındaki evleri bile korur.” (Beyhakî, Şuabu’l-Îmân, 2/458)

İbni Abbas (Radıyallâhu Anhumâ) Âyetü’l-Kürsî’nin faziletini şöyle ifade etmiştir: “Allah (Celle Celâluhû) Bakara Sûresi’nden daha değerli bir şey yaratmadı. Bu sûrede en değerli ayet Âyetü’l-Kürsî’dir.”

Rasûlullâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) bir başka hadîs-i şerîfinde Âyetü’l-Kürsî’nin sıkıntıları kaldıracağı hakikatini şöyle ifade buyurmuştur: “Kim sıkıntılı anında Âyetü’l-Kürsî’yi ve Bakara Sûresi’nin son iki âyetini okursa Yüce Allah o kişiye yardımcı olur.”

Sahâbe-i Kirâm’ın büyüklerinden Abdurrahman ibni Avf, evine girdiği zaman âyetü’l-kürsî okumaya devam etmiştir. Hazreti Hasan’ın da: “Hangi ameli daha üstün görüyorsun” diye sorulduğunda: “Kur’ân okumayı, Kur’ân’dan da âyetü’l-kürsî okumayı en üstün amel görüyorum” dediği rivâyet edilmiştir.