Adalet Bakanlığı’ndan cevap var

Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Müsteşar Ahmet Kahraman‘ın Danıştay’a üye seçimi ile idari yargı kararname taslağı hazırlıklarını tamamladıkları ve önümüzdeki 1-2 hafta içinde HSYK’nın gündemine alacağına ilişkin yazıma Bakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği’nden bir açıklama geldi.

Bakanlığın bu açıklaması, kamu yönetimi teamüllerine aykırı bir uslupla kaleme alınmış ve yazının altında Basın Müşaviri yerine Serhan Koyun isimli bir şahsın imzası var.

Bu yazı Bakanlık adına yapılıyor ise “Bakan adına” denmesi lazım. Yok, Basın Müşavirliği adına bu yazı kaleme alınıyor ise yazının sonunda “Bu itibarla, sizin konuyla ilgili yazdığınız bu yazıdan dolayı herhangi bir erteleme olmasını söz konusu olmayacağını bilmenizi istiyorum” üslubu devlet geleneğinde aykırıdır. Bakan adına bu açıklamayı yapılmadığına göre, Bay Koyun’un Danıştay üye seçimi ve İdari Yargı Kararname Taslağı’nı gündeme alma yetkisinin bulunmadığını da hatırlatmamda yarar vardır. Bay Koyun’un yetkisiz, ölçüsüz ve nezaketsiz bu davranışının Adalet Bakanlığı gibi bir Bakanlık’tan yapılması daha da düşündürücüdür.

İddialar şöyleydi
Söz konusu yazımda özetle; Anayasa’nın emredici hükmüne rağmen Bakan Ergin seçim maddesine 8 aydır HSYK‘nın gündemine almıyor. Bunun nedeni eski HSYK’dan dilediği kişileri Danıştay’a üye seçtiremeyeceğini biliyordu onun için Anayasa suçu işlemeyi göze aldı ve gündeme koydurmadı. HSYK’nın yapısı değişti, şimdi adaylarını belirledi ve bu adayları daha etkin olduğu bugünkü HSYK’nın gündemine alacak ve seçtirecek. Bakan 3 üye için 5 isim üzerinde duruyor. Haftasonuna kadar bu sayıyı üçe indirecek iddiaları var ve bunları HSYK’dan geçirecek. Şu anda bir isim belli, o da Bakanlık Müsteşar Yardımcısı Mustafa Kökçam. Diğer isimler de bende mevcut, ancak sayı ikiye henüz düşmedi diye yazmadım.

‘Adaylar belli değil’

Bakanlığın gönderdiği açıklamada konuya ilişkin şöyle diyor: “Halen Danıştay’da boş bulunan 4 üyelik için, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca Kurul’un gündeminin müsait olmasının ardından, idari yargıya mensup hakim ve savcılar arasından kıdem ve liyakatlarına göre seçim yapılacak olup, yazınızda belirttiğiniz gibi ne Yüksek Kurul nezdinde ne de Bakanlık nezdinde üzerinde görüşülmüş ve değerlendirme yapılmış tek isim dahi bulunmamaktadır.”

Cevabım; Bakanlık, neden 8 aydır bu seçimi yapmadığına açıklık getirmediği gibi bu iddiayı görmezlikten geliyor. Yazımda diyorum ki, Müsteşar Yardımcısı Mustafa Kökçam ismi netleşmiş, diğer isimler ise Bakan ve Müsteşar tarafından 4’e düşürüldü, haftasonu netleşecek. Bakanlık, ‘Hayır Mustafa Kökçam ismi gündemimizde yok’ diyemiyor ve iddiamı örtülü kabul ediyor. Bakanlık bu konuda suskun kalırsa adı bende saklı diğer isimleri de açıklarım. Kaldı ki, Bakan Ergin ve Müsteşar Kahraman, belirledikleri bu isimleri Kurul Üyesi ve eski Müsteşar Yardımcısı İbrahim Okur ile Kurul Başkan Vekili ve eski Müsteşar Yardımcısı ve Adalet Akademisi Eski Başkanı Ahmet Hamsici ile de paylaştılar. İsimler netleşince de Bakan Bey HSYK’nın gündemine alacak ve seçilmiş olacaklar.

İdari Yargı Kararnamesi

Yazımda yer alan diğer iddia da şu idi; Bakan Ergin yaz dönemi idari yargı kararnamesini eski HSYK döneminde kuruldan arzu ettiği gibi geçiremiyeceğini anlayınca kurulun gündeminden çekmişti. HSYK‘nın yapısı değişince de bu taslağı Müsteşar Kahraman tekrar ortaya çıkardı. Mevcut taslakta yer alan bir çok isim ve yeri değiştirip son şeklini verdi. Dolayısıyla Müsteşar Kahraman’ın önünde şu anda idari yargı ile ilgili iki taslak var. Birisi Bakan’ın HSYK toplantısını terk ederken koltuğunun altına alıp götürdüğü eski taslak ile yeni hazırlanan taslak.

Bakan Ergin bu taslaklardan hangisini HSYK‘nın gündemine taşıyacak belli değil. Belki eski taslağı götürecek ama hazırlanan yeni şekle göre kabul edecek ve diyecek ki, Bakanlık olarak taslağı kurula götürdük ama Kurul, Bakanlığın taslağını aynen benimsemedi ve yüzde 60 dolayında değiştirerek kabul etti. Böylece Kurul’da Bakan ve Müsteşar’ın çok da etkili olmadığı mesajı verilecek iddiası var. Onlar bunu yapacak, bizde buna inanacağız. Buna kargalar güler.

Bakanlık diyor ki; ‘İdari yargı hakimleri hakkında hazırlanan 2010 yılı yaz kararname taslağı, Yüksek Kurul tarafından iade edildiğinden ve yeni prensip kararları belirlenerek başvurular yeniden alındığından, daha önce hazırlanan taslağın bir geçerliliği bulunmamaktadır. İdari Yargı kararname taslağı çalışmaları halen devam etmekte olup, tamamlanmasını müteakip, beklenilmeksizin Yüksek Kurul’a sunulacaktır. Bu itibarla sizin konuyla ilgili yazdığınız bu yazıdan dolayı herhangi bir erteleme olmasının söz konusu olmayacağını bilmenizi isterim.’

Cevabım; Sayın Bakan, Kurul’un gündeminde olan bu kararname taslağını kendisinin gündemde çektiğini açıklamıştı. Nasıl oluyor da gündemde olmayan bu taslak Kurul tarafından Bakanlığa geri gönderiliyor. Hangisi doğru? Sayın Bakan’ın, ‘Ben kararname taslağını gündemden çekiyorum’ dediği mi doğru, yoksa bugün bana gönderilen cevapta ‘Kurul Bakanlığa taslağı iade ettik’, dediği mi?

Evet, Bay Koyun hangisi doğru?

Yazdığımı tekrarlıyorum. Müsteşarın masasında hem eski taslak var hem de yeni taslak. Bunun hangisini Kurul’a gönderileceği henüz belli değil. Ya eskisi gönderilecek, yeni şekli ile kabul edilecek, ya da Bakan ve Müsteşarın çıkmasını istediği yeni taslak gidecek ve aynen kabul edilecek.

Görev bölümü yapıldı bile

Kurulda 3 dairenin başkanları kimler olacak? Hangi daireye hangi üyeler verilecek.

Bakan Ergin ve Müsteşar Kahraman henüz yasa çıkmadığı halde bunları kafalarında netleştirdi. Bakan ve Müsteşar, bu kararlarını hangi kurul üyeleri ile paylaştı? Bunları da önümüzdeki günlerde okurlarımla paylaşacağım.