Kriz ve euro: Devam

Haberin Devamı

IMF’le anlaşma yapmamasına rağmen Türkiye’nin kredi notunda artış sürüyor. Sıranın Moody’s’de olduğu biliniyordu. Hatta İMKB’ye yansımıştı. Beklenen gerçekleşti. Hâlâ Türkiye’nin kredi notu hakkettiğinin altındadır.

Dış ticaret endeksleri TÜİK tarafından yayınlandı. Miktar endeksleri Kasım dış ticaret sayılarını değerlendirirken söylediklerimizi doğruluyor. Bayram etkisini temizledikten sonra da ihracatta düşüş, ithalatta artış var. Bu açıdan Aralık sonuçları önem kazanıyor.

Kasım sanayi üretimi açıklandı. Yeni yılda TÜİK önemli bir yenilik başlattı. Toplam sanayi üretiminin takvim ve mevsim etkisinden arındırılmış serisi de aynı anda yayınlanıyor. İşimiz kolaylaştı. Bize sadece imalat sanayini hesaplamak kaldı.

Bir önceki yıla kıyasla toplam sanayi yüzde 2.2, imalat sanayi yüzde 2.8 azaldı. Ama takvim düzeltmesi bu oranları toplamda yüzde 5.7, imalat sanayinde yüzde 5.1 artışa dönüştürüyor. Mevsim temizlenince toplam sanayi Kasım’da yüzde 0.2 artıyor. Sürpriz yok.

Martin Wolf’un analizi

Perşembe günü kriz-euro ilişkisine bakmıştım. O gün Merkez Bankası eski Başkanı Gazi Erçel’le bir toplantıya katılmak için Bursa’ya gidiyorduk. Financial Times’da Martin Wolf’un da aynı konuyu yazdığını haber verdi. Hemen okudum.

Martin Wolf beğendiğim bir iktisatçıdır. Küresel mali krizle ilgili ilk uyarıları yapanlar arasındadır. “Fixing Global Finance” (Yale University Press, 2009) adlı kitabını hem keyifle hem de çok yararlanarak okudum.

İlginç şekilde Wolf’la aynı soruya cevap aramışız. Yazısı söyle başlıyor: “Euro mevcut olmasa mali kriz sırasında neler olabilirdi? Kısa cevap, euro üyeleri arasında döviz krizleri yaşanacağıdır. Yunanistan, İrlanda, İtalya, Portekiz ve İspanya’nın paraları eski Alman Markı karşısında sert şekilde değer kaybederdi.”

Cevaplar da benziyor. Wolf da makro dengesizlikleri düzeltmek için döviz kurunu kullanamayan euro bölgesi ülkelerini ne kadar zor ve sancılı bir düzeltme sürecinin beklediğini ayrıntılı şekilde anlatıyor.

Ancak analizi benimden daha derine gidiyor. Para birliğinin başarısı için kriz halinde sorumluluk alan bir lider (hegemon) gerekir; euro bölgesinde bu Almanya’dır diyor. Maalesef Almanya’nın bu sorumluluğü üstlenmeye yanaşmadığını belirtiyor.

Türkiye dersleri

Euro ve kriz konusunu Türkiye için önemli dersler içerdiğini düşünerek yazmıştım. Ne alakası var diyeceksiniz. Türkiye euro bölgesinde değil. Ayrıca döviz kuru dalgalanıyor. Unutmayın, teşbihte hata olmaz!

Mekanizmaları farklı olsa da Türkiye benzer bir sorunla karşı karşıyadır. 2003 sonrasında uygulanan yanlış para politikaları büyümeyi dış finansmana bağımlı kıldı. Dış açık devasa boyutlara ulaştı. Hızlı büyüme için bu dengesizliğin düzeltilmesi gerekiyor.

Halbuki ne gözlüyoruz? Fiilen TL bir türlü değer kaybetmiyor. Evet, döviz kuru dalgalı ama sonuçta TL aşırı değerli kalmaya devam ediyor. Öyle yada böyle, bu kritik düzeltme gerçekleşmiyor.

IMF anlaşması, gecelik faizler, bütçe dengesi, vs. tartışılan tüm iktisat politikası tercihleri açısından fevkalade önemli bir konudur. Devam edeceğim.

DİĞER YENİ YAZILAR