İlk yarıda dış ticaret

Haberin Devamı

Türkiye ekonomisinin son altmış yılına damgasını vuran dalgalanmalar birbirine benzer. Geri planda aşırı değerli TL yatar. İç talebin çektiği yüksek büyüme dönemi sürdürülemez dış açıkla sona erer. Sancılı bir düzeltme sonrasında süreç yeniden başlar.

Tek istisnası 1994 devalüasyonunu izleyen yıllardır. Çeşitli nedenlerle TL’nin yeniden değer kazanmasına izin verilmişti. Büyümenin motoru ihracat oldu. İhmal edilebilir dış açıklarla yüksek büyüme hızları tutturuldu.

Yakın tarihin en uzun sürmüş iç talep kökenli büyüme dönemi 2002-2008 arasıdır. Dış açıklar da tarihi rekorlar kırmıştır.

Sorumlusunun 2003 sonrasında uygulanan yanlış para politikaları olduğu iyi biliniyor.

2008 sonbaharından itibaren ikisi olumlu biri olumsuz üç gelişme dış açık sorununu gündemden düşürdü. Enerji ve hammadde fiyatlarında oluşan balon patladı. TL değer kaybetti. Özel kesim tüketim ve yatırım harcamaları çöktü. Sonuçta dış açık hızla daraldı.

En düşük dış ticaret açığı

Ocak-haziran döneminde bir önceki yıla göre ihracat yüzde 31 azalarak 48 milyar dolara, ithalat yüzde 41 azalarak 62 milyar dolara, dış ticaret açığı ise yüzde 61 azalarak 15 milyar dolara geriledi.

Mutlak değer olarak 2003’ten bu yana en düşük ilk yarı dış ticaret açığıdır. Dış ticaret hacmi ve milli gelir artışını hesaba katarsak, dış ticaret açığında daralmanın 2001’den bile sert olduğunu söyleyebiliriz.

Bu düzeltmenin ayırt edici özelliği ise ihracattaki gerilemedir. Geçmişte dış ticaret açığının kapanmasına ihracat artışının da katkısı olurdu. Bu kez küresel resesyon ihracatı vurdu. Yani düzeltmenin bütün yükü ithalat üstüne yüklendi. İlk çeyrekte milli gelirde görülen rekor küçülmenin bir nedeni de odur.

Dip görüldü

Dış ticaret verileri konjonktürün seyri hakkında önemli bilgi taşır. Ekonomi canlandıkça ithalat da toparlanmaya başlar. Bunu görmek için mevsimlik etkiden arındırılmış serileri kullanırız. Ayrıca, parite etkilerini de temizlemek için dış ticareti dolar yerine döviz sepeti bazında (0.5 $ + 0.5 Euro) izliyoruz.

2008 sonrası için aylık ihracat ve ithalatın seyri grafikte yer alıyor. Resmin daha kolay görülmesi için mutlak sayılar yerine 2007 ortalamasını 100 kabul eden endeks değerleri kullanıldı.

Grafikte konjonktürdeki kırılmanın tarihi çok nettir. Ekim 2008’de ihracatta çok sert bir düşüş yaşanıyor. Ondan sonra o düşük düzeyde sabitleniyor. Bir artış ya da azalış eğilimi görülmüyor.

İthalatta düşüş Eylül 2008’de başlıyor. Ekim ve kasımda devam ediyor. Aralık-mayıs döneminde ithalat daha da düşük düzeyde sabitleniyor. Buna karşılık haziranda tekrar artmaya başlıyor. Özel tüketimde canlanma işaretleri ile tutarlıdır.

DİĞER YENİ YAZILAR