Gazete Vatan Logo

Arınç'tan Dink davasının hakimine tepki

Dink davasında 'Örgüt yok' kararı veren mahkemenin başkanı Rüstem Eryılmaz'ın açıklamaları Başbakan Yardımcısı Arınç'ı kızdırdı

Arınç'tan Dink davasının hakimine tepki

BAŞBAKAN Yardımcısı Bülent Arınç, Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu’yu ziyareti sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Hrant Dink davasında alınan karara ilişkin açıklama da bulunan Arınç, "Vicdanen ben de tatmin olmadım sözü bir mahkeme başkanına yakışacak söz değildir" dedi.

Hrant Dink davasına bakan İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Rüstem Eryılmaz’ın basında yeralan ’Karardan ben de tatmin olmadım’ sözü hatırlatılması üzerine Bülent Arınç, "Mahkeme başkanının bu şekilde ifadesinin olduğuna inanmak çok güç. Türkiye ve dünyada hakimler kararlarıyla konuşurlar. Yazdıkları kararın arkasında dururlar. Onlara herhangi birşey ilave etmezler. ’Ben böyle bir karar verdim ama benim de içim rahat değil’ sözü doğrusu bir mahkeme başkanı tarafından kullanılacak bir söz değildir. 25-30 yıllık avukatlık hayatımda böyle gördüm. Çünkü hakimler hem delil durumuna, hem de vicdani kanaatlerine göre karar verirler. Eğer deliller yeterli değilse vereceği karar şudur. Eğer deliller yeterli ise vereceği karar budur" dedi.

Arınçtan Dink davasının hakimine tepki

Karar ile ilgili olarak vicdanen tatmin olmadığını tekrar hatırlatan Bülent Arınç, "Burada yeri geldiği için tekrar söylüyorum. Hrant Dink’in kimliği ne olursa olsun bir basın çalışanıydı. Maalesef feci bir şekildi katledildi. Bundan büyük üzüntü duyduk. Biz insanların yaşam haklarına olan saldırıları her zaman şiddetle nefretle lanetliyoruz. Bu olayla ilgili bir dava açıldı. Hükümetin görevi olaya karışan kimseler hakkında mutlaka yargı ile işbirliği yaparak güvenlik güçleri ile bunları tespit emek ve hakimin önüne çıkarmaktır. Ondan sonrası tamamen yargıya aittir" dedi.

Arınçtan Dink davasının hakimine tepki

4 yılı geçen bir yargılama sürücinden sonra kararın verildiğini belirten Bülent Arınç, "Dolayısıyla bu yargı sürecinin son safhasına, yargılamanın temyiz safhasına gidiyoruz. Yargıtay mutlaka dosyadaki gerekli delillere bakacak. İddia ve savunmaları tekrar inceleyecek ve belli bir karar verecektir. Artık kişisel duygu ve düşüncelerimizin bir kenarda kalıp yargının son kararını beklememiz gerekiyor. Ancak bugüne kadar yazılanlar ve ortaya çıkan deliller. Şöyle bir herkes kendi aklında değerlendirdiğinde sadece bu olaydan bir kişinin sorumlu görülmesi ve 18-20 kişinin beraat ettirilmiş olması, hatta önde gelen sanıklardan birinin tahliye edilmiş olması vicdanları yaralamıştır. Kamuoyunda bir anket yaparak böyle bir sonuca varamayız. Herkes bireysel olarak bu karardan duyduğu tatminsizliği ifade edebilecektir. Ben yargının bundan sonraki safhasında mutlaka önemli bir karar vermesi gerektiğini düşünüyorum" dedi.

Bülent Arınç, şöyle devam etti : "Mahkeme başkanına önce şunu sormak lazım, ’kararınızda sanıklardan biri hakkında hüküm tertip etmemişsiniz. Coşkun isimli bir kişiyle ilgili yargılama yapıp da netice ve hüküm kısmında bu kişinin unutulmuş olmasını nasıl izah ediyorsunuz?’ diye bir soru sormak gerekirdi. Yoksa ’vicdanen ben de tatmin olmadım’ sözü herhalde bir mahkeme başkanına, bir hakime yakışacak söz değildir"

Haberin Devamı