Gazete Vatan Logo

Kılıçdaroğlu: Başbakan'a 3 isim verdim

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, önceki akşam gazetelerin Ankara temsilcileriyle ‘Demokrasi Sofrası’ adı altında akşam yemeğinde buluştu.

Kılıçdaroğlu: Başbakan'a 3 isim verdim

Başkanlık sistemi getiren anayasa değişikliğinin ‘cumhurbaşkanlığı’ olarak ifade edilmesiyle ilgili, “İran’da da Kuzey Kore’de de cumhuriyet var. Adı cumhuriyet oldu diye rejim değişmiyor mu yani?” diyen Kılıçdaroğlu’nun yanıtları özetle şöyle:

CHP’nin anayasa teklifinin hazırlanmasında yer almaması konusunda eksiklik hissediyor musunuz?

“Birincisi şu; daha önce yapılan anayasa değişiklikleri de bir dayatma kültürünün eseriydi bu da bir dayatma kültürünün eseri. Daha önce referandum yapıldı. Deniliyordu ki, ‘Türkiye’de her şey güllük gülistanlık olacak’, oldu mu? Hayır. Bir kişinin arzusu üzerine anayasa değişmez. Var mı toplumsal uzlaşma, hayır yok. İki partinin mutfağında hazırlandı. Daha ayıp olanı ise metni hiç görmeden imzalayan bir parlamento grubu var. Türkiye daha karanlık bir tablonun içine çekilecektir adım adım.”

'ONU DA HALKA SORMUŞTUK'

Referanduma giderse, milli iradenin vereceği kararı niye, ‘daha karanlık bir tabloya götürecek durum’ diye tanımlayalım?

“Daha önce HSYK düzenlemesi için yargı bağımsızlığı olacak deniyordu. Yüzde 58’le kabul edildi. Ne oldu şimdi, tam tersini yapıyoruz. Onu da halka sormuştuk. Halkın iradesine saygı gösteriyorsak 82 anayasası yüzde 92,7 ile kabul edildi. Bir şey daha var. Referanduma silahlar eşit koşullarda giriyor muyuz? 12 Eylül ile şimdiki dönem arasında hiçbir fark yok. Halkın üzerinde büyük bir baskı var. Devlet bütün kurumlarıyla sahaya inecek ondan sonra eşit koşullarda referandum yapacağız. Neden karanlık sürecin içine sokacak onu da söyleyeyim. Sayın cumhurbaşkanı bizimle beraber seçim meydanlarına çıkacak. Aleyhimize bir sürü şey söyleyecek, biz de onun aleyhine söyleyeceğiz. Sonra gelecek parlamentoda tarafsızlık yemini edecek. Ya kargalar bile buna güler. Bu sistemde işin doğasında tarafsız olmamak yatıyor. Cumhurun değil bir partinin başkanı. Yani devletin sigortası yok oluyor.”

Haberin Devamı

Siz Meclis’ten nasıl bir sonuç bekliyorsunuz?

Meclis’ten çıkacağını düşünmüyorum. Eğer bu meclis, ‘Ben gazi meclisim’, ‘Ben Mustafa Kemal Atatürk’e bile meclisi fashetme yetkisi vermedim’ diyorsa, saygınlığını korumak istiyorsa, ‘Ben milleti temsil ediyorum’ diyorsa bunu vermez. 15 Temmuz’u yaşamış ve darbe girişimini püskürtmüş bir meclis ise bunu vermez.”

Haberin Devamı

‘AKP’de de var’

Meclis’ten geçerse nasıl bir yöntem kafanızda var?

“Bu CHP’nin sorunu değil ki hepimizin ortak sorunu. Demokrasiden yana olanlarla, demokrasiye karşı olanların mücadelesidir bu mücadele. Biz sağduyunun egemen olacağını ve 330 oyun çıkmayacağını düşünüyoruz. Demokrasiden yana çok sayıda kişi de var. AKP içinde de var, MHP içinde, HDP’nin içinde de var. Aksi halde bedeli ağır olacaktır. Padişaha verilmeyen yetkiler bir kişiye verilecek. Ben Osmanlı tarihini de biliyorum. Padişahın belli olaylarda kimlere danışarak, hangi kararları aldığını da biliyorum. CHP’den kimse evet demez. Diğer partilerden de ben büyük ölçüde hayır çıkacağı kanısındayım.”

‘Bakan hepimizi tutuklayabilir’

-Seçimin meşruiyeti açısından OHAL ilkeli midir?

“OHAL koşullarının olduğu bir ülkede sağlıklı bir anayasa yapılmaz. 12 Eylül’e OHAL nedeniyle büyük ölçüde benziyor zaten. İçişleri Bakanı hepimizi gizli bir toplantı yapıyoruz diye tutuklayabilir. Hakim hepimizi FETÖ’cü diye tutuklayıp içeri atabilir. 12 Eylül’de askerler sendikaları kapatmak için yargıya başvurdular. Şimdi direk kapatıyoruz.”

Haberin Devamı

‘Asıl hedef Deaş değil’

“Ortadoğu’da oyun kurucuyduk, dünyaya nizam veriyorduk, bunlar söyleniyordu. Erlerimizi vurdu uçaklar. Kimin vurduğunu bilmiyoruz. Söyledim yahu bu uçaklar Rusya’nın egemen olduğu bölgeden mi kalktı? Evet dediler. Peki onların bilgisi var mı yok mu? Ben de bilmiyorum. Rusya’ya gidip anlaşma imzaladılar. Niye orada PYD terör örgütü yazmadılar. Amacımız DEAŞ’ı vurmak mı? Efendim oradan PKK’nın bizim güneyde boydan boya bir hat oluşturmasını engellemek için gittik oraya. İyi de sizin ta aşağılarda ne işiniz var? Rakka’ya gidecekmişiz. İyi de biz niye oradayız. Sınırlarımızdan bir hayli uzakta. Bu şehitlerin hesabını kim verecek.

DEAŞ ile mücadele etmiyor gibi bir izleniminiz mi var?

Haberin Devamı

“DEAŞ ile zorunlu olarak mücadele ediyor, PYD’nin iki kanadı buluşmasın diye. Yani asıl hedef DEAŞ değil.”

CHP’nin genel güney koridoruna izin verilmesi gerektiği görüşü mü var?

“Hayır. Kimlerle birlikte yapacağız mücadeleyi. O örgütleri terör örgütü kabul eden güçlerle yapmamız lazım. Yani Suriyeliler yani ABD’nin, Rusya’nın desteğiyle yapmamız lazım. Niye oraya sadece bizim askerimiz giriyor.

‘Halklar uzun vadeli düşünmez’

Geleceği karanlık olarak gösteriyorsunuz ama insanların çoğunluğu bunun böyle olduğunu düşünmezlerse onları suçlayabilir misiniz?

“Dünyanın her ülkesinden halklar uzun vadeli düşünmezler. 50 yıl sonra Türkiye ne olacak diye. Bunu düşünen aydınlardır ve devletin bürokrasisidir, planlar yaparlar.

Halk hayır derse demokrasiden yana olacak, evet derse demokrasiden yana olmayacak gibi bir anlam çıkıyor...

“Doğrudur, halklar planı yapmazlar, planı bürokrasi yapar çünkü devletin hafızası oradadır. Bu yanlış mı? Hayır. Dünyanın her tarafında böyle. Eğer biz referandum yapacaksak eşit koşullarda gitmemiz lazım. Günün 24 saati propaganda yapılacak, beş dakika da bize izin verilecek konuşacağız.

‘BAŞBAKAN'A 3 İSİM VERDİM’

Parti Meclisi’ndeki iki isim FETÖ üyesi olduğu gerekçesiyle üniversitelerdeki görevlerinden alındı ama halen CHP’nin en üst kurulunda yöneticiler.

“FETÖ’nün siyasi ayağı ortaya çıkmadı. Siyasi ayağının ortaya çıkması lazım. Bunlar devletin içine nasıl yerleşti, kim yerleştirdi? Ben sayın başbakana üç ismi verdim beni ziyarete geldiğinde. ‘Gazeteler yazıyor, FETÖ üyesi oldukları söyleniyor.’ Üç isim verdim ikisi PM üyesi. Notunu aldı sayın başbakan. Şu ana kadar bize dönen yok. Ben nereden bileyim, alnında mı yazıyor FETÖ’cü olduğu. Mahkeme kararı olmadan, ben bir insanı nasıl suçlayacağım.”