Gazete Vatan Logo

Amerikan Doları’nı yeneceğiz

“Biz 2012 yılında Amerikan Doları’nı yeneriz Türk Lirası olarak"

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Türk Lirası’nın aşırı değer kaybetmesine izin vermeyeceklerini belirterek, “Biz 2012 yılında Amerikan Doları’nı yeneriz Türk Lirası olarak. Bu çok iddialı bir laf, bunu bir kenara yazın” dedi.

TL’ye yatırım yapan hem yerli hem de yabancı herkesin bu yıl kazanacağını vurgulayan Başçı, “ABD tekrar para basmaya başlarsa dolar yeniden hızla düşmeye başlar. Kurları okşaya okşaya olması gereken yere çekeriz“ diye konuştu.

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, “Biz 2012 yılında Amerikan Doları’nı yeneriz Türk Lirası olarak. Bu çok iddialı bir laf, bunu bir kenara yazın” dedi. Erdem Başçı, Bursa’da ‘Para Politikaları’ konulu konferansta çarpıcı açıklamalar yaptı.

Son dönemde aldıkları kararlarla parasal sıkılaştırmaya gittiklerini ifade eden Başçı, bu yöntemle hem kredilerdeki artışı düzenleyebildiklerini hem de kur üzerindeki değer kaybı baskılarını bertaraf edip, TL’ye değer kazandırma yönünde hareket edebildiklerini kaydetti. Başçı şunları söyledi: “Soru şu; Türk Lirası Amerikan Doları’nı yenebilir mi? Anahtar soru bu. Güvenli liman, likit liman, tek rezerv para dünyada. Panik halinde bütün paralar değer kaybediyor Amerikan Doları’na karşı. Böyle bir paraya karşı şansı var mı? Biz diyoruz ki Türkiye’de var. Çünkü bizim araçlarımız dünyanın hiçbir yerinde olmayan araçlar, çok güçlü araçlar. Biz 2012 yılında Amerikan Doları’nı yeneriz Türk Lirası olarak. Bu çok iddialı bir laf, bunu bir kenara yazın. Senenin sonunda tekrar konuşalım” dedi.

TL herkese kazandıracak

Dünyada bol miktarda kısa vadeli finansman imkanı bulunduğunu vurgulayan Başçı, “Bunu kim sağlıyor? Avrupa Merkez Bankası, ABD Merkez Bankası, Japonya Merkez Bankası, İngiltere Merkez Bankası sağlıyor. Tasarrufu yüksek olana Asya ülkeleri sağlıyor para kaynaklarını. Şu anda dünyada para, gidebilecek güvenilir bir yer arıyor. Nereye gidebilirim ki yatırımımı sağlıklı şekilde getirisiyle geri alayım? Neresi güvenli? Teker teker güvenli yerlerin sayısı azalıyor. Böyle bir dünyada yaşıyoruz. Böyle bir dünyada Türkiye gibi ülke çok rahat, kesinlikle çok rahat dış finansman bulur, kimsenin endişesi olmasın, buluyor zaten” değerlendirmesinde bulundu.

Bu nedenle, cari açıktaki büyümenin, kredilerin ve dış finansmanın bol ve ucuz olmasından kaynaklandığını kaydeden Başçı, “Bunu bilmeliyiz. Yine o yüzden Türk Lirası’nın zayıflaması için bir sebep yok. 2012 nasıl bir yıl olacak? 2012, Türk Lirası’nın dünyada en çok güçlenen, en çok değerlenen paralardan birisi olduğu bir yıl olacak. 2012 yılında Türk Lirası’na yatırım yapanlar hep kazanacak. Bizim vatandaşımız yaparsa bizim vatandaşımız, dünya vatandaşı yaparsa dünya vatandaşı kazanacak. Bu doğal şekilde, kendiliğinden olacak. Fakat bunun Türk kamuoyuna anlatılması, yanlış algının giderilmesi gerekiyor” diye konuştu.

Okşaya okşaya müdahale ederiz

“Sene sonunda bugünden farklı bir problemi konuşuyor olabiliriz” diyen Erdem Başçı, “Şöyle bir problem, ihtimal var. İhracatçılar ’TL aşırı değerleniyor, zor durumdayız, başkan yardım et’ diyebilir. Bu hangi durumda olur? Amerika üçüncü parasal genişlemeye başlar ise bu olur. Şu an ciddi olarak dolar euroya karşı değer kazanıyor bugünlerde. 1.20’lere doğru hızlı bir ilerleme var. Rahatsız oluyor Amerika ve diyorlar ki; ’Bu kadar çok değer kazanmasın, madem Avrupa para basıyor, biz de karşılığında para basalım’. Bunun kararını verirlerse önümüzdeki 2-3 ay içerisinde verebilirler, o zaman siz seyredin, Türk Lirası’nın ve diğer gelişmekte olan ülkelerin paralarındaki değer kazancını. Hızla dolar düşer... O zaman biz ne yaparız? Türk Lirası’nın aşırı değer kaybetmesine izin vermeyiz. Bu nasıl kur rejimi, bu serbest dalgalı kur rejimi. Eğer fiyat istikrarına veya finansal istikrara bir tehdit gelirse biz devreye girer ve onun gene serbest piyasa koşulları içinde okşaya okşaya bir şekilde olması gereken yere doğru yönlendiririz...” şeklinde konuştu.

Defansif araçlarımız var adam geçer top geçmez

Kur konusunda defansif ve ofansif araçları bulunduğunu, ofansif araçların birinin faiz koridoru olduğunu, diğerinin ise gün içi döviz satım ihaleleri ve sürpriz zamanlarda Merkez Bankası’na gelen döviz arzı olduğunu anlatan Erdem Başçı, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Defansa yönelik güçlü araçlarımız var. Yani adam geçer top geçmez... Bugün sabah bir basın duyurusu yaptık. Diyoruz ki; gerekli görülen hallerde Merkez Bankası 50 milyon dolar ihaleyle piyasaya satabildi. Bu bir araç, bu ofansif bir araç. TL’ye değer kazandırıcı yönde bir araç, çok agresif değil. Bu sabah açıkladığımız yöntem de şaşırtmaya dayalı bir araç... Elimizde birden fazla araç var şu anda kullanabileceğimiz. Bunları gerektiği zaman gerektiği şekillerde kullanabileceğiz. Ne için enflasyonu daha erken bir vakitte, yüzde 10’un altına indirmek için.”

Çok fazla sıkarsanız vida yalama olur

Merkez Bankası’nın uyguladığı politikalar ile ilgili ilginç benzetmeler yapan Erdem Başçı, sıkı para politikası ile ilgili olarak şu örneği verdi: Tornavida ile uzun süre vida sıkarsanız, fazla kuvvet uygularsanız yalama olur. Sıkılaştırmayı da o kadar uzun süre tutarsanız o da olmaz. Biz de geri çekeceğiz.”

Erdem Başçı, bir ihtimal, önümüzdeki hafta para politikasının normalleşebileceğini belirterek, “Şöyle bir durum var eğer bugün TL istikrarlı devam ederse, şu anda hem euronun, hem sepetin, hem doların karşısında gayet iyi durumda, Pazartesi günü 5.75’ten fonlamaya başlayabiliriz. Böyle bir ihtimal var” dedi.

Müdahale olmasa dolar yılı 1.94 TL’den kapatırdı

Erdem Başçı, 30 Aralık 2011’de sürpriz bir doğrudan müdahale yaptıklarını belirterek, bu müdahalenin Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en yüksek montanlı, en sert doğrudan müdahalesi olduğunu söyledi. Döviz kurlarının 1.92’ye geldiğini hatırlatan Başçı, şöyle konuştu:

“Hiçbir şey yapmasaydık, büyük ihtimalle yıl sonunda 1.94 gibi bir yerlerde kapatma ihtimalimiz vardı, parite hareketlerine bağlı olarak ve herkes bir anda ’Kesinlikle bu 2 lirayı geçecek ve 2.5 mu olacak’ diye kendi kendini besleyen bir kötü dinamiğe girebilirdi. Onu kesmek gerekiyordu, ne pahasına olursa olsun.”

Doğrudan müdahale etmedi ama 4 ihaleyle 250 milyon $ sattı

Merkez Bankası dün döviz piyasasına doğrudan satım yönünde müdahalede bulunmadı, ama hergün açtığı döviz satım ihalesinin dışında 3 ihaleyle döviz sattı. Güne 1.8820 TL’den başlayan dolar 1.8770 TL’den kapandı.

Rutin olarak hergün düzenlenen döviz satım ihalesinde Merkez Bankası, 100 milyon dolarlık döviz satışı yaptı. Gün içi döviz satım ihalelerinde ise her biri 50’şer milyon dolar olmak üzere toplam 150 milyon dolarlık satış gerçekleştirildi. Başka bir ifadeyle Merkez Bankası, dün yaptığı 4 ihaleyle toplamda 250 milyon dolar sattı. Merkez Bankası tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Ek parasal sıkılaştırmanın desteklenmesi amacıyla Merkez Bankası

6 Ocak 2012 tarihinden itibaren gerek gördüğü günlerde gün içinde döviz satım ihaleleri açabilecektir. Güniçi ihalelerde satımı yapılacak tutar her bir ihalede 50 milyon dolar olacak, gelen tekliflerin ihale miktarına kadar olan kısmının tamamı karşılanacaktır” denildi.

Açıklamada, ihalede teklif miktarının en az 1 milyon dolar ve katları üzerinden verileceği, her bir bankanın ihalede verebileceği en yüksek teklif tutarının toplam ihale tutarının yüzde 20’si ile sınırlı olacağı belirtilerek, satımı yapılacak tutarın her bir ihalede 50 milyon dolar olacağı, gelen tekliflerin ihale miktarına kadar olan kısmının tamamının karşılanacağı ifade edildi.

İstanbul’da ‘euroya’ Bursa’da ‘dolara’ bakın dedi

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın hafta arayla farklı açıklamalar yapması kafaları karıştırdı. 28 Aralık’ta İstanbul Sanayi Odası’nda (İSO) yaptığı konuşmada, “Dolar ile yarışamayız. Bundan sonra TL’nin değerini dolar ile değil euro ile değerlendirin” demişti. Dün Bursa Sanayi Odası’nda ise Erdem Başçı çok farklı bir açıklama yaptı. Başçı, 2012 yılında Türk Lirası’nın doları yeneceğini ve Türk Lirası’na yatırım yapan herkesin kazanacağını ifade ederek, “Ağustos ayından bu yana baktığımızda Türk Lirası, euroya karşı değer kazandı. Bu da çok normal. Çünkü Avrupa Merkez Bankası (ECB) para basıyor” açıklamasında bulundu.

Cari işlemler açığı kredi büyümesinden kaynaklanıyor

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, cari açığın kredi büyümesinden kaynaklandığını, bu aşırı kredi büyümesini kademeli olarak yavaşlatmayı başardıklarını söyledi. Başçı, Türkiye’ye ‘inanılmaz finansman geleceğini’, Avrupa’daki problemlere rağmen çok rahat bir şekilde finansman sağlanmaya devam edeceğini belirtti. Başçı, ne zaman dolar yükselse, 1.90 lirayı geçse hemen herkesin “Olmadı bu iş gidecek, dolar 2 lira mı 3 lira mı olur?” şeklinde düşündüğünü söyledi.

Sepeti yavaş yavaş öğretmeye başladıklarını, şimdi herkesin sepet cinsinden konuştuğunu ifade eden Başçı, şöyle konuştu:

“(Dolarla euronun ortalamasını alın, ona bakın) diyoruz. Vatandaş da soru işaretleri var, pek çok döviz borçlusu var. Türk vatandaşı da spekülasyon yapabiliyor zaman zaman. Dolayısıyla sadece yurtdışına bakmayın, onlardan da elbette Türk Lirası’nın zayıflamasını isteyen pek çok kişi, kuruluş var. Onları bir tarafa bırakalım, bizim kendi vatandaşımızı ikna etmemiz lazım. Teşhisiniz yanlış. Cari açık kredi büyümesinden kaynaklanıyor ve biz bu aşırı kredi büyümesini yavaşlatmayı başardık kademeli olarak ve inanılmaz finansman gelecek Türkiye’ye ve çok rahat bir şekilde bu finansman sağlanmaya devam edecek, Avrupa’daki problemlere rağmen. Avrupa bankaları zor durumda kalsa bile dünyada başka bankalar var, fon kaynakları orada olduğu sürece, Türkiye’ye finansman gelmeye devam edecek. O yüzden de TL değer kazanmaya devam edecek.”

Dünyanın bir numaralı Merkez Bankası olacağız

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın kullandığı araç zenginliği açısından dünyada bir numaralı merkez bankası olduğunun altını çizen Erdem Başçı, “Peki bu araçları nasıl kullanacak, tecrübesi var mı? İnanılmaz tecrübesi var. O kadar çok kriz tecrübesi yaşadık ki biz ’döviz kurlarındaki kan kaybı nasıl durdurulur, gerek yerleşiklerin, gerek yurt dışındakilerin spekülasyonu nasıl kesilir, defansif araçlar nasıl kullanılır, daha sonra ofansa nasıl geçilir?’ Bunların hepsini daha önce defalarca yaşadık. En son örneği 2006 yılındadır. Hatırlarsınız nasıl TL’de kan kaybını hızlı bir şekilde önledik?” dedi.

O kadar yumuşak iniş yapıyoruz ki kimse hissetmiyor

Erdem Başçı, Çin Merkez Bankası Başkanı’nın “Biz yumuşak iniş yapıyoruz, belki biraz fazla yumuşak” dediğini hatırlatarak, “Türkiye’nin durumu da biraz ona benziyor. Yumuşak iniş yapıyoruz. Belki biraz fazla yumuşak, o kadar yumuşak ki kimse hissetmiyor inişi. Gayet yumuşak bir şekilde talep krediler, herhangi bir soruna yol açmadan makul bir şekilde yavaşlıyor” dedi. Başçı, tüketici kredilerinin yüzde 10’lu seviyelere kadar gerilediğine de değinerek şöyle devam etti: “Son derece makul. Biz diyoruz ki yüzde 10’lu seviyelerde 2012’de büyürse hiçbir problem yok. Hepimiz rahat ederiz. Ne dış denge, ne enflasyon, ne de büyüme açısından bir sorun var” dedi.

İyi ki 1 dolar eşittir 1 TL olmadı

Aşırı iyimserliğe kapılmadan kredilerde biraz yavaş gidilmesi uyarısında bulunduklarını hatırlatan Erdem Başçı, “Çin’den daha hızlı büyümeyelim. Çin’deki kredi artışı yüzde 25 ise Türkiye’de yüzde 35 olmasın. Türkiye’de de yüzde 25 olsun şeklinde yaklaştık. TL üzerinde de aşırı değerlenme baskısı olmasın dedik, yaklaşık 1 yıl 2 ay önce” dedi. O dönemlerde Türkiye’de “1 dolar eşittir 1 TL olur mu?” şeklinde konuşmalar, yorumlar yapıldığını ifade eden Başçı, şöyle devam etti: “Biz ne dedik Merkez Bankası olarak? ’Türkiye’de serbest dalgalı kur rejimi uygulanıyor. Döviz kurları piyasada arz ve talep koşullarıyla belirlenmektedir. Eğer döviz kurlarındaki gelişmeler fiyat istikrarı ya da finansal istikrar hedeflerimizi tehlikeye atarsa o zaman biz döviz piyasasına da müdahale ederiz, bu gelişmeyi önleriz’ dedik. Yani kısaca bir dolar eşittir 1 lira olsaydı, bizim açımızdan, ihracatçı açısından, cari denge açısından çok büyük risk oluşurdu. Çünkü kar marjının hepsini sıfır ya da eksiye götürebilecek bir gelişmeydi. O yüzden Merkez Bankası ne dedi? ’Hayır 1 dolar eşittir 1 lira olmaz. Türk Lirası’nın bir miktar zayıflamasında fayda var’ dedik.”

Haberin Devamı