Belediye yetkilileri bu çığlığa duyarsız kalmayın...

İzmir'de ekim ayının ortalarında meydana gelen orta şiddetli depremde de can kaybı olmamıştı. Ancak bazı vatandaşların evlerinde hasar meydana gelmişti. İşte, Güzelbahçe İlçesi Atatürk Mahallesi Poyraz Caddesi'nde oturan Bayram Ali Ertaş da bu şanssız kişilerden biri

Haberin Devamı

İzmir'de ekim ayının ortalarında meydana gelen orta şiddetli depremde de can kaybı olmamıştı. Ancak bazı vatandaşların evlerinde hasar meydana gelmişti. İşte, Güzelbahçe İlçesi Atatürk Mahallesi Poyraz Caddesi'nde oturan Bayram Ali Ertaş da bu şanssız kişilerden biri. Üstelik iki katlı evi oturulamayacak derecede ağır hasarlı. Deprem olduğu zaman Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri vatandaşlara zararı karşılama konusunda yardımcı olacaklarını belirtmişlerdi. Ancak üzerinden yaklaşık 5 ay geçmesine rağmen, Bayram Bey'in evinin kapısını çalan olmadı. Hoş, çalsalar da kapıyı kimse açamazdı. Çünkü evin yıkılmasından korkan Bayram Bey, 5 çocuğunu ve eşini alıp, evin yakınına kurduğu çadırda yaşamaya başladı. Hem de soğuk ve yağışlı havalara rağmen.

Yaz aylarında bağ ve bahçelerde işçi olarak çalışan Bayram Ali Ertaş, kışın iş de bulamayınca, aile iyice perişan oldu. Şimdi 7 kişi, evin hanımının çocuk bakıcılığından kazandığı 300 YTL ile geçinmeye çalışıyor. Biliyor musunuz, bu beş aylık süre zarfında defalarca Güzelbahçe Belediyesi'ne ve İskan Müdürlüğü'ne yardım için başvuran Bayram Bey, her defasında da eli boş eve dönmek zorunda kalmış.

Valla ne diyeyim, bu ailenin içine düştüğü çaresizlik benim içimi acıttı. Hem de daha kötü durumda yaşayan binlerce vatandaşımızın olduğunu bilmeme rağmen. Birilerinin onlara yardım eli uzatması lazım. Artık belediye mi, kaymakamlık mı, yoksa ilçenin ileri gelenleri mi? Kim ilgilenecekse biran önce harekete geçsin. Zira söz konusu olan kara kışta, çadırın içinde tir tir titreyen, karnı aç 7 kişilik çaresiz bir aile. Haydi bakalım göreyim sizi. Bu arada işin takipçisi olacağımı da bilmenizi istiyorum.

Vatandaşın canı bu kadar değersiz mi?
Yerleşim yerlerinin ortasından geçen anacaddelerin ve otoyolların üzerine üst geçit ve alt geçit konulması şarttır. Özellikle de okulların, hastanelerin ve alışveriş merkezlerinin bulunduğu yerlere. Geçen gün Mersin'de oturan bir okurumla görüştüm. Dediğine göre Yenişehir Cumhuriyet Mahallesi'ndeki Tulumba durağının yakınına aylar önce bir köprü yapılmış. Köprünün sol ayağında da yaya geçidi bulunuyormuş. Biliyor musunuz, bugüne kadar yaya geçidini kullanan dört vatandaşa araba çarpmış. Çünkü geçidin bulunduğu yerde ne trafik ışığı var ne polis. Bazı sürücülerin de çılgın gibi araba kullandıkları düşünülürse, çizgileri iyice belirsizleşmiş yaya geçidinde kazalar kaçınılmaz oluyor. Üstelik bu bölgede yüzlerce çocuğun okuduğu bir ilköğretim okulu da var. Ve öğrencilerin bir kısmı da her gün yaya geçidini kullanmak zorunda. Vatandaşların isteği, durağın yakınına bir üst geçit yapılması. Bunun için de daha önce birkaç defa Mersin Büyükşehir Belediyesi'ne başvuruda bulunmuşlar ama hiçbir gelişme olmamış.

Harekete geçmeniz için illa başka canların da yanması mı gerekiyor? O bölgeye köprü yapıp trafiği daha yoğun hale getirenlerin aklına nedense yayaların can güvenliği hiç gelmemiş. Neyse, belediyeye dilekçeyle başvuranların yanında ben de bu konuda uyanda bulunuyor ve o bölgeye bir üst geçit yapılmasını istiyorum. Umarım, Mersin Büyükşehir Belediyesi bu kez duyarsız kalmaz.

Kısa kısa
Yaklaşık iki ay önce Van'ın Süphan Mahallesi'ndeki İ.M.K.B. İlköğretim Okulu'ndaki öğrencilerin kitap isteğine yer vermiştim. Ancak gönderdikleri faksta telefon numarası olmadığı için ben de okulun adresini yazabilmiştim. Bu yüzden de birkaç duyarlı vatandaş dışında kitap gönderen olmamış. Kitap ve ansiklopedi yardımında bulunmak isteyen kişiler için iletişim bilgileri şöyle:

Adres: İ.M.K.B İlköğretim Okulu Süphan Mahallesi- VAN
Tel: 0536 434 96 79

DİĞER YENİ YAZILAR