Vatandaşa parasını kuruşu kuruşuna vermek zorundasınız

Birkaç ay önce, süper marketlerde vatandaşlara para üstü olarak kuruşların verilmediğini köşemde belirtmiştim. Ancak Yeni Türk Lirası piyasaya çıkalı on bir buçuk ay olduğu halde bazı uyanık marketçiler halen kuruşları vermemekte ısrar ediyorlar. Ben İstanbul'un hemen hemen her bölgesinde şubeleri olan ve isim yapmış süper marketlerden bahsetmiyorum.

Zira oralarda çalışan kasiyerler daha müşteri söylemeden para üstünü kuruşu kuruşuna müşterilerin ellerine sayıyorlar. Geçen gün Çeliktepe'de oturan bir bayan okurum aradı. Bu semtte bulunan Üçler ve Özen süper marketlerine her gidişinde kuruşlarını alamadığını, kasiyerlerden istediğinde ise "Abla ne yapalım, banka vermiyor" cevabıyla karşılaştığını belirtiyor.

Merkez Bankası'nın sadece daha büyük ve birçok yerde şubesi olan marketlerle kuruş anlaşması yaptığını sanmıyorum... E, bu durumda diğer küçük marketlerde de kuruş olması gerekir. Ama onlar işlerine gelmediği için "Bize vermiyorlar" gibi saçma sapan bahaneler uyduruyorlar. İstanbul varoşlarındaki marketçiler, bu komediye biran önce son verin. Anlaşıldı mı?

İdrar kokusu yüzünden durakta beklenmiyor
İstanbul'daki bazı köprülerin ve üst geçitlerin altında yürümek veya bir iki dakika durmak için koku alma duyusundan yoksun olmanız gerekir. Yoksa burnu normal derecede koku alan bir insanın orada durabilmesi imkânsızdır. Zira rutubet, içki ve ağır idrar kokusu adeta başınızı döndürür. Evsizlerin ve sarhoşların yanında, aklı başında vatandaşlar da çok sıkıştıklarında köprülerin veya üst geçitlerin altına uğrar. Tabii kimsenin göremeyeceği anlarda... İşte Göztepe'de E-5 yolu üzerinde, otobüs durağının yanında bulunan üst geçit de bunlardan biri. Durakta bekleyen vatandaşlar her rüzgar esişinde burunlarını kapatmak zorunda kalıyorlar. Zira üst geçidin altından gelen ağır koku dayanılmaz boyutlarda...

Bu geçidin altını tuvalete dönüştürenlerle nasıl başedilebileceği konusunda Kadıköy Belediyesi bir çözüm yolu bulabilir mi acaba? Pek sanmıyorum. Zira oraya gece-gündüz bekçi dikmek gerekir. Ama en azından belli aralıklarla burası temizlenip, ilaçlanabilir. Aksi takdirde geçidin altı hastalık ve pislik saçan bir yer haline gelir. Benden uyarması...

Er Sokak araba hurdalığı değil!
Maltepe Yüzevler'deki Er Sokak'ta oturanlar veya yolu buradan geçenler yaklaşık bir aydır sokakta duran, tekerleklerinin havası indirilmiş, bir kamyonla karşılaşıyorlar. Yokuş aşağıya bakan bu kamyon hem yolu tıkıyor hem de yağmurda yokuş aşağı kayma tehlikesi taşıyor. Plakası 34 YP 434 olan bu kamyonun üzerinde de Güven Overlok yazıyor. Yolun yarısından fazlasını işgal eden kamyon yüzünden vatandaşlar araçlarıyla geçmekte çok zorlanıyor.

Sokak sakinleri, mahalle muhtarına ve Maltepe Kaymakamlığı'na dilekçeyle başvuruda bulunmuş. Ancak henüz olumlu bir gelişme olmamış. Bağıra çağıra satış yaparak, sokakları saatlerce mesken tutan meyve-sebze satıcılarına alıştık ama günlerce sokağı parselleyenlere ilk kez rastlıyorum. Güven Overlok'un yetkilileri, kamyonu bir aydır yola bıraktığınıza göre ya gözden çıkardınız ya da orada öylece unuttunuz.

Ancak sizin kamyonunuzun neden olduğu kötü görüntü ve yol işgali Er Sokak sakinlerini çileden çıkardı. Vatandaşlar sinirden kamyonu parçalamadan, gidip yolun ortasından çekin. Hatta orada rastladığınız sokak sakinlerinden de özür dilemeyi unutmayın. Anlaşıldı mı?