Bankamatik işkencesi

Daha dün bir, bugün iki. Ne biçim iş bu? Bankalara uyarı niteliğinde kaleme aldığım yazının üstünden birkaç gün geçti. Emeklilerin maaş alma zamanı bayrama ve daha öncesine denk geldi. Ancak maaşlarını bankamatiklerden çekmek isteyenler acı sürprizlerle karşılaştılar. Çünkü bankamatikler ya arızalanmıştı, ya önünde kuyruklar oluşmuştu, ya da içinde para kalmamıştı. Beni telefonla arayan okurlarımdan İsmail Akşit, Bağkur emeklisi, İsmail Bey'in şikâyetini aynen aktarıyorum:

"Ben maaşımı her ayın sonunda Halk Bankası'ndan alıyorum. Bu ay da oturduğum bölgeye en yakın Halk Bankası şubesine gittim. Ancak bankamatikte para kalmamıştı. Neyse, olabilir diyerek Mecidiyeköy'deki şubeye gittim. Yaklaşık bir saat sırada bekledikten sonra burada da para bittiğini öğrendim. Sonunda Unkapanı'ndaki Halk Bankası Şubesi'ne gidip paramı çekebildim. Bu şubeden de para çekemeseydim bayrama parasız pulsuz girecektim."

Bu durum bayramda da değişmedi. Okurlarımdan gelen mesajlar yine aynı yöndeydi. Ziraat Bankası şubelerinin bankamatikleri önünde maaş çekme, daha doğrusu çekememe işkencesi vardı. Anlayacağınız, emekliler bayramlarda bile rahat yüzü görmüyorlar. Yahu, normal günlerde bile bankamatik kuyrukları, içinde para bulunmayan bankamatikler varken herkesin alışveriş yaptığı, insanların tatile gittiği bayram günlerinde daha çok önlem alınması gerekmez mi? Hele bir de emeklilerin maaş alma zamanlan bu tatil günleriyle çakışmışsa. Ziraat Bankası, Halk Bankası gibi büyük bankaların emeklilere bu eziyeti çektirmeye hakları yok. Üstelik bu mübarek günlerde hiç yok.

Verin şu öğrencilerin pasolarını
Şişli Endüstri Meslek Lisesi bünyesinde eğitim veren Bilgisayar Yazılım, Elektrik - Elektronik bölümlerindeki öğrencilerinden bir mesaj aldım. Bu öğrenciler, akşamları ve hafta sonu olmak üzere haftada dört gün okula geliyorlar. Ancak okula devam etme zorunlulukları olduğu halde, öğrenci pasosu alamıyorlar. Sadece Bilgisayar Yazılım bölümünde okuyan 120 öğrenci var. Bu konuda okul yönetimiyle defalarca görüşmüşler, her seferinde de Büyükşehir Belediyesi'ne başvurmaları gerektiği söylenmiş. Onlar da imza toplayıp belediyenin yolunu tutmuşlar. Ancak dilekçeyi sunmak şöyle dursun, içeriye bile alınmamışlar.

Haftanın 4 günü okula devam etmek zorunda olan lise öğrencilerine paso verilmemesi, yanlış bir uygulama. Açıköğretim öğrencilerine bile paso veriliyor. Çünkü onlar bu ülkenin vatandaşları, onlar öğrenci ve onlar ana babalarının eline bakıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ya da İETT, bu konuyu bir daha gözden geçirirse memnun olacağım.