Adli Tıpçıların 18 yıla kadar hapsi isteniyor

Islak İmza Kumpası olarak bilinen G.Kurmay eski Başkanı İlker Başbuğ ve Dursun Çiçek’in mağdur olduğu soruşturma tamamlandı. Aralarında Jandarma Kriminal Daire eski Başkanı Albay Burhanettin Cihangiroğlu ve Adli Tıp Kurumu Başkanı Cengiz Haluk İnce’nin de olduğu 15’i tutuklu 18 şüpheli hakkında 8.5 yıldan 18 yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi.

Soruşturmanın seyri...

İstanbul Başsavcılığı, geçen yıl “Ergenekon’da kumpas” iddiaları üzerine soruşturma başlatmıştı. Ergenekon davasının delillerinden olan ‘İrtica ile Mücadele Eylem Planı’ belgesindeki ıslak imzanın kime ait olduğunun yeniden belirlenmesi için çalışma başlatan savcılık, belgeyi yeniden incelenmek üzere bilirkişiye göndermişti. Bilirkişiler de, ıslak imzanın Dursun Çiçek’e ait olma ihtimalinin zayıf olduğuna dair rapor vermişti. Bunun üzerine başlatılan operasyonda 13 kişi gözaltına alınmış, şüpheliler çıkarıldıkları mahkemede tutuklanmıştı.

Savcılığın bitirdiği Islak İmza Kumpası soruşturmasında 18 şüpheli hakkında “Silahlı terör örgütüne üye olmak”, “Gerçeğe aykırı bilirkişilik yapmak” suçlamasıyla hazırlanan iddianame İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’ne düştü. 141 sayfalık iddianamede G.Kurmay Başkanlığı şikayetçi olarak yer aldı. Müştekiler arasında CHP Milletvekili Dursun Çiçek ve G.Kurmay eski Başkanı İlker Başbuğ da bulunuyor.

Soruşturmaya yön verdiler

İddianamede FETÖ’nün Adli Tıp Kurumu’ndaki yapılanması ayrıntılı olarak anlatıldı. İddianamede, soruşturma ve kovuşturma makamlarınca delillerin yerine göre TÜBİTAK, Adli Tıp Kurumu ve Kriminal Laboratuvarlarına incelettirildiği belirtilerek, “Önceden planlanan ve arzu edilen şekilde örgüt mensuplarınca düzenlenen raporlarla meşrulaştırılmasının sağlandığı, söz konusu raporlar verilirken gerekirse usule aykırı görevlendirmeler yapıldığı, soruşturma ve kovuşturmalara yön verildiği, istenilen şekilde kararların çıkmasının sağlandığı” ifade edildi.

“Yılmazer baskı yaptı”

İddianamede tanık Kemal Demir, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’na Haluk İnce’nin getirilmesinden sonra kurumlardan yatay geçişle alımların başladığını söyledi. Demir, “2010 yılında kurumdan baskılar nedeniyle tayinimi istedim. Islak imza kuruma geldiğinde görevliydim. İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, Başkan İnce ile irtibatlıydı. Yılmazer’in yönlendirilmesi ile gelen ıslak imzalı belgede, mesai sonrası Hacı Mehmet Akın, Lokman Başer ve Hüseyin Bülent Üner inceleme yaparak el ürünü olduğu yönünde rapor yazdı. Bu raporun bu şekilde çıkması emniyet biriminden aldıkları talimatla oldu” dedi.