Gazete Vatan Logo

Ablanın "yasak ilişkisi", kardeş için haksız tahrik sayılmadı

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, boşanan ablasının evli sevgilisini öldüren sanığa haksız tahrik indirimi uygulayan yerel mahkeme kararını bozdu.

Ablanın "yasak ilişkisi", kardeş için haksız tahrik sayılmadı

Yüksek mahkeme, ablanın reşit olduğuna işaret ederek, bir başkasıyla nikahsız yaşamasının kardeş için haksız tahrik nedeni sayılamayacağına hükmetti.

Konya'da eşinden boşanan ablası Hülya K'yi ziyaret eden Numan D, evde başkasıyla evli Mustafa Y'nin bulunduğunu öğrenince bir şey söylemeden ayrıldı.

Bir süre sonra tüfekle geri dönen Numan D, bahçeden kaçmaya çalışan Mustafa Y'yi iki el ateş ederek yaraladı. İddiaya göre, Numan D, "Ben namusum için yaşıyorum" diyerek evden ayrıldı.

Hastaneye kaldırılan Mustafa Y. ise tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.

Sanık hakkında Konya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde kamu davası açıldı.

Sanıktan, Mustafa Y'nin eşi Döndü Y. de şikayetçi oldu. Döndü Y. "Eşimin Hülya K. ile aralarındaki yakınlıktan da haberim vardı ancak çocuklarımın hatırına ses çıkarmıyordum" diyerek, eşini öldürüp mağduriyetine yol açan sanıktan şikayetçi olduğunu bildirdi.

Hülya K. da Mustafa Y. ile ilişkisinin bulunduğunu, Konya'ya geldiği zamanlarda evinde kaldığını anlattı ancak kardeşinden şikayetçi olmadı.

Haberin Devamı

Sanık Numan D. ise ablasının eski eşi tarafından rahatsız edilmemesi için onu sık sık ziyaret ettiğini, onu korumak için de bir tüfek edindiğini söyledi.

Bir ziyaretinde ışıkların açık olmasına karşın kapının kendisine açılmadığını, camdan baktığında ise içeride bir erkek gördüğünü belirten Numan D, bunun üzerine arabadan aldığı tüfekle eve girdiğini ve Mustafa Y'yi bahçede yakaladığını anlattı.

Kim olduğunu sorduğu Mustafa Y'nin "Ben Hülya'nın sevgilisiyim" dediğini ve küfürler ederek üzerine yürüdüğünü savunan Numan D, tüfeğin ateş aldığını, Mustafa Y'yi öldürme kastıyla hareket etmediğini ileri sürdü.

Mahkeme, sanığı, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) kasten öldürme suçunu düzenleyen 81. maddesi uyarınca müebbet hapis cezasına çarptırdı. Sanığın, eylemi haksız tahrik altında gerçekleştirdiğine hükmeden mahkeme, cezayı 16 yıla indirdi. Sanık için iyi hal indirimi de uygulanarak cezanın 13 yıl 4 ay olarak belirlenmesi kararlaştırıldı.

Kararın temyiz edilmesi üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 1. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin haksız tahrik indirimi öngören kararını bozdu.

Haberin Devamı

Dairenin bozma kararında, maktulden sanığa yönelik tahrik oluşturacak haksız söz ve davranış bulunmadığı belirtildi. Kararda, "Reşit kız kardeşinin maktul ile birlikte yaşamasının sanık lehine haksız tahrik oluşturmayacağı gözetilmeksizin, sanığın cezadan indirim almaya yönelik geliştirdiği, tanıkların ilk ifadeleri ve dosya içeriği ile uyuşmayan savunmasına itibar edilerek haksız tahrik indirimi uygulanmak suretiyle eksik ceza tayini bozmayı gerektirmiştir." denildi.

Bozma üzerine dosyayı yeniden görüşen yerel mahkeme, ilk kararında direndi.

Direnme kararında, sanığın ablasının evli olan bir başkasıyla nikahsız, gayriresmi birlikte yaşadığı belirtilerek, "Sanığın, Mustafa Y'nin kendisine karşı hakarette bulunulması sebebiyle söz konusu eylemi gerçekleştirdiğini söylediği, bu savunmasının aksine herhangi bir delil bulunmadığı gibi toplumdaki değer yargıları da nazara alındığında evli olan maktulun küçük bir kız çocuğunun da bulunduğu eve gelerek sanığın ablası ile ilişkiye girmesinin sanık üzerinde haksız tahrik meydana getirdiğinin kabulü gerekir." ifadesine yer verildi.

Haberin Devamı

Direnme kararı üzerine dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulunun gündemine geldi. Kurul, yerel mahkemenin sanık için haksız tahrik indirimi öngören kararını bozdu. Yüksek Mahkeme, ablanın reşit olduğuna işaret ederek, bir başkasıyla nikahsız yaşamasının kardeş için haksız tahrik nedeni sayılamayacağına hükmetti.