4+4+4 teklifine iki ayar daha!

TBMM’de kurulan Eğitim Alt Komisyonu Ak Parti grubu tarafından sunulan teklifte revizyona gitti. Açık öğretime ilk kademeden sonra değil ikinci kademeden sonra gidilmesi ve eğitim yaşının 6'dan 5’e çekilmesi benimsenirken, çıraklık yaşının 14’ten 11’e düşürülmesinden de vazgeçildi. Ancak, ikinci 4 yıllık dönemde uygulanacak "mesleki yönlendirme"nin ne olduğu ve somut olarak nasıl işleyeceği tartışma konusu oldu. Alt komisyonda sürpriz bir düzenleme de çıktı. Üniversiteye girişte okul başarı puanlarında düzenleme yapıldı.

TBMM Eğitim Komisyonu bünyesinde oluşturulan alt komisyon Ak Parti grubu tarafından verilen eğitim teklifinde önemli revizyonlara gitti. Kamuoyunun tepkisini çeken yasa teklifinde yapılacak revizyonlar özetle şöyle:

AÇIKÖĞRETİM DÜZENLEMESİ: 4+4+4 teklifinin ilk halinde ilk 4 yıllık kademenin ardından Bakanlar Kurulu’nun belirleyeceği alanlarda açıköğretime devam edilmesi düzenlendi. Ancak bu madde 4. yılın ardından kız çocuklarının eğitim sistemi dışına çıkarılacağı ve “çocuk gelinler” olacağı eleştirilerine neden oldu. Yapılan revizyonla açıköğretime geçiş ikinci ortaöğretim bölümüne yani ikinci kademenin ardına alındı. Bakanlar Kurulu’nun geçiş yapılacak alanları belirleme yetkisi de kaldırıldı.

OKULA BAŞLAMA YAŞI 5 OLDU: Okul öncesi eğitim zorunlu hale getirilmedi. Ancak ilköğretime başlama yaşı 6’dan 5’e çekildi. Teklifteki, “Mecburi ilköğretim çağı 6-14 yaş grubundaki çocukları kapsar. Bu çağ, çocuğun 6 yaşını bitirdiği yılın eylül ayı sonunda başlar” ifadesi “5 yaşını bitirdiği eylül ayı sonu” olarak değiştirildi ve eğitim çağı da 5-13 olarak düzenlendi. Muhalefet milletvekilleri okul öncesinin teklife eklenmemesine tepki gösterdi.

ÇIRAKLIK YAŞI DÜZENLEMESİ: Teklifte çıraklık eğitim yaşı 14’ten 11’e düşürülmüştü. Bazı sendikalar ve STK’lardan gelen “Çocuk işçiliğinin önü açılır” eleştirileri üzerine teklifte bu düzenlemeden geri adım atıldı. Çıraklık yaşının düşürülmesi tekliften çıkarıldı.

4+4+4’E ORTAÖĞRETİM FORMÜLÜ: Mevcut teklifte ilk 2 kademenin aynı binada verilmesi öngörülüyordu. Ancak 2 ve 3. Kademenin aynı binada yapılması düzenlemesi yer almıyordu. Teklifte yapılan değişiklik ile 2. ve 3. kademeler de aynı binalarda eğitim yapabilecek. Böylece ortaokul bölümü ile lise bölümü aynı binada olabilecek. Bu durumda meslek liseleri açılması halinde ortaokul ile lise aynı binada olacak.

BU YIL BAŞLIYOR: Teklifte ucu açık olan zorunlu eğitimin ortaöğretimde ne zaman başlayacağı düzenlemesi de değiştirildi. Liseler 2012-2013 eğitim öğretim yılından itibaren zorunlu olacak. Bakanlar Kurulu zorunlu eğitimin başlamasını sadece 1 yıl erteleyebilecek.

ECEVİT VE ERBAKAN EKLENDİ: Zonguldak Karaelmas Üniversitesi’nin adı Bülent Ecevit Üniversitesi, Konya Üniversitesi’nin adı Necmettin Erbakan Üniversitesi olarak değiştirildi.

ÜNİVERSİTEYE GİRİŞTE PUAN SÜRPRİZİ

Üniversiteye girişte adayların okul başarılarının yansıtıldığı ortaöğretim başarı puanı hesaplamasında değişiklik yapıldı. Teklife göre ortaöğretim bitirme başarı notlarının en küçüğü olan 100 puanı 250 puana yükseltildi. 100-500 arası olan OBP aralığı, 250-500 aralığına çekildi yani makas daraltıldı. Buna göre adayların sınav puanına eklenen en düşük okul başarı puanı 12’den 30’a yükseltilmiş oldu. En yüksek puan ise 60 olarak kaldı. Böylece öğrencilerin üniversiteye girişte okul yerine kişisel başarıları ön plana çıkacak.

Ayrıca meslek lisesi kökenli adaylara kendi alanlarına ilişkin tercih yaptıkları durumunda eklenen artı puanın katsayısı 0.06’dan 0.04’e indirildi. Buna göre meslek lisesi kökenli adaylar kendi alanlarında tercih yaparken en fazla 30 puan alırken, yeni düzenlemeyle 20 puan alacaklar. Teklife eklenen yeni bir maddeyle söz konusu düzenlemeler 2012 yılında yapılacak üniversiteye giriş sınavına ilişkin kılavuz yayınlandığından uygulanmayacak.

BAKANLIK DA RAHATSIZ

Edinilen bilgiye göre Meclis’e sunulan teklif, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan da rahatsızlığa yol açtı. Bakanlıkta üst düzey yetkililerin bile haberi olmayan teklif, bürokratları zor durumda bıraktı. Birçok soruyu yanıtsız bırakan Bakanlık bürokratları, teklifin reviz edilip yasalaşmasından sonra çıkacak tabloyu değerlendirme kararı aldı.

YÖNLENDİRME TARTIŞMASI

Eğitim sisteminde yapılacak radikal düzenlemede “mesleki eğitim” ve “yönlendirme” konuları da tartışma yarattı. Bakan Ömer Dinçer, ikinci kademe eğitim bölümünün “mesleki eğitim” değil “mesleki yönlendirme” kademesi olacağını savunuyor. Bakanlık kaynaklarından edinilen bilgiye göre bu bölümde örneğin çocuk imam hatip okumak istiyorsa fazladan din kültürü ve Kuran dersleri alacak. Teknik liseye yönelmek isteyen bir öğrenci de fazladan temel dersler ve bazı temel meslek derslerini öğrenecek. Teklife de bir madde eklenerek, eğitimin 2. kademesinde “seçmeli dersler oluşturulması” düzenlemesi getirildi. Böylece 2. kademedeki “imam hatip ortaokulları” açılmasının önüne geçilmeye çalışıldı.

Ancak Bakan Dinçer, Ahmet Altan’a verdiği demeçte, imam hatiplerin orta bölümünün açılabileceğini söyledi. Bu durumda mesleki okulların orta kısmının açılması “yönlendirme” değil “mesleki eğitim” anlamına gelecek. Ortaya çıkan bu çelişkili duruma ilişkin Bakanlık kaynakları da bir açıklama getiremedi. Bu konudaki tartışmanın komisyon toplantısında yaşanması bekleniyor.
CHP’li Nur Serter, “Siz seçmeli ders koyuyorsunuz ama Bakan orta bölüm imam hatip de açılacak diyor. Bizde bu güven kaybına yol açmakta. Seçmeli dersi destekliyoruz ama bu düzenlemenin arka planında ortaokulda da imam hatip düzenlemesi çıkabileceği için öyle bir güvensizliğimiz olduğu için muhalefet şerhi koyuyoruz” dedi.

KARMA EĞİTİM TARTIŞMASI

Eğitim politikalarının belirlenmesinde etkili olan sendika olan Eğitim Bir-Sen ve son olarak açık öğretime 4. sınıfın ardından geçişi önererek gündeme gelen ÖNDER’den yeni teklifler de geldi. ÖNDER ve Eğitim Bir-Sen karma eğitimin kaldırılmasını istedi. Karma eğitimden vazgeçilmesini isteyen ÖNDER 28 Şubat’tan önce bazı okullarda olduğu gibi kız ve erkek çocukların ayrı okullarda okutulmasını öneriyor. Eğitim Bir-Sen de bu öneriyi destekliyor. Her iki kuruluş da, “Tek cinsiyetli eğitim bir öğrenme özgürlüğü olarak düşünülebilir. Zira, kız ve erkek ayrı okullarda okuyan erkekler cinsiyet baskısından uzak kendi ilgili kabiliyet sahalarına daha rahat yönelebilmekteler. Bu nedenle erkek öğrenciler, sanatsal yönü ağır basan müzik, resim ve drama gibi derslere cinsiyet baskısı yüzünden yeterince yönelememektedirler” görüşünü savunuyor. Karma eğitimden vazgeçilmesi ile kız çocuklarının daha fazla okullara yönleneceği de savunuluyor.