Gazete Vatan Logo

28 Şubat’ın bir numaralı sanığı savunma yaptı

‘Erbakan yaşasaydı, asla TSK’nın karşısında olmazdı’

28 Şubat’ın bir numaralı sanığı savunma yaptı

28 Şubat davasında savunma yapan dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı, “Bu dava Erbakan hayattayken neden açılmadı? Neden beklendi? O zaman açılsaydı, taşıyacağı vicdani sorumluluk gereği asla Silahlı Kuvvetlerimizin karşısında olmayacaktı” dedi.

28 Şubat dönemiyle ilgili 103 kişi hakkında “darbeye teşebbüs” suçlamasıyla açılan davanın 48. duruşması dün Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Davanın bir numaralı sanığı dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı uzun süredir sağlık sorunları nedeniyle katılamadığı duruşmaya dün geldi. Duruşma saatinden 15 dakika önce adliyeye gelen Karadayı, önce baro odasına geçti.

Çevik Bir soğuk davrandı

Orada avukatlarla bir müddet sohbet eden Karadayı daha sonra duruşma salonuna geçti. Salonda olan bazı sanıklarla uzaktan selamlaşan Karadayı’yı, dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Çevik’in soğuk karşılaması dikkat çekti. Bir’le diğer sanıklar tarafından dikkatle dinlenen ve yaklaşık bir buçuk saat savunma yapan Karadayı şunları söyledi:


‘28 Şubat darbe değildir’

“28 Şubat süreci bazı çevrelerde söylendiği gibi bir darbe süreci asla değildir. Ülke genelinde ciddi bir gerginlik dönemi yaşanmıştır. Bu gerginliğin temelinde ne vardır, bunu çok iyi değerlendirmek, sebep sonuç ilişkilerine bakmak gereklidir. Aksi takdirde gerçeğin ortaya çıkmasından tamamen uzaklaşılacaktır. O günlerdeki huzursuzluğu yaratanlar unutuluyor. Bunlar bugün kronik mağdurlar görüntüsü içinde kendilerine göre yargıdan, ordu aleyhine çıkacağını düşledikleri mutlu sonuçlara odaklanıyorlar.”

‘Dini siyasete alet ettiler’

“54. Hükümet kuruluşundan bir süre sonra dini siyasete alet ederek, irticai gelişmelere kucak açmak, laik rejimi yıpratırcasına tavırları ile kamuoyunda ciddi huzursuzluklar yaratmıştır. Süreci bu siyasi gerginlik başlatmıştır. Merhum Erbakan’ın kürsüye çıkarak, ‘Şeriat gelecek kanlı mı olacak kansız mı olacak’ demesi, son derece lüks araçlarla Başbakanlığa gelen takkeli, sarıklı, şalvarlı, bir kısım tarikat mensuplarına verdiği iftar yemekleri, İran gezileri, toplu namaz gösterileri, şeriat çağrıları, Güneydoğu’da başlayan örgüt cinayetleri, Susurluk kazası, domuz bağı ile öldürülenler bir kısmı. Bu olumsuzluklar bahane edilerek asla bir darbe düşüncesi oluşmamış, aksine bu buhran anayasal organlar eliyle çözülmüştür.”

‘İstifası kabul edilseydi...’

“O günlerde cebir ve şiddetle yıkılan bir hükümet yok. Erbakan’ın istifa mektubu dosyanızdadır. Protokol gereği görev değişikliği imkanı sunabilmek için istifa ettiğini açıkça yazmıştır. Acaba Erbakan’ın dilekçesi, aynen kabul edilip, Çiller Başbakan olarak görevi teslim alsaydı, bugün bizleri hedef alan böyle bir dava açılacak mıydı? Bu dava Erbakan hayatta olduğu süre içinde neden açılmadı? Neden beklendi? O hayattayken açılsaydı, taşıyacağı vicdani sorumluluk gereği asla Silahlı Kuvvetlerimizin karşısında olmayacaktı. O Silahlı Kuvvetlerimizin bu gelişmelerde rolünün olmadığını, gayet iyi biliyordu.”

‘Erbakan bana teşekkür etti’

“Koalisyon tartışmalarının kızıştığı bir aşamada “milli irade esastır” mealindeki açıklamamdan dolayı merhum Erbakan defalarca bana teşekkür etmiştir.”

‘Arkadaşlarım suçsuz’

Karadayı dünkü duruşmada silah arkadaşlarını da savundu: “Genelkurmay Karargahındaki bütün arkadaşlarımın yasalara uygun davranmış olduklarına inanıyorum ve bu haksızlığa uğrayan bütün silah arkadaşlarıma da geçmiş olsun diliyorum. Onlar asla darbeci değildirler. Adaletin er geç tecelli edeceğine inanıyorum.”

Haberin Devamı