Gazete Vatan Logo

2'nci Münevver cinayetinin perde arkası

Sevgi Taşkın'ın arkadaşları yaşananları anlattı...

Bursa’da bir müzikholde konsomatrislik yapan Sevgi Taşkın (25), üç ay önce öldürüldü, bedeni elektrikli bıçakla parçalara ayrıldı, hepsi başka bir çöp kutusuna atıldı. Polis, şu ana kadar sadece bacaklarını bulabildi. Taşkın’ın sevgilisi ve çalıştığı müzikholün ortağının oğlu Bülent Kocaman, geçen hafta cinayetin zanlısı olarak tutuklandı.

Nöbetçi mahkemenin hakimi, Kocaman’ın tutuklanmasına karar verdikten hemen sonra Bursa Adliyesi’nden çıkıp, katilin ve maktulün birlikte çalıştığı müzikholün yolunu tuttum. Yürüyerek beş dakika sonra kendimi mekanın kapısının önündeydim. Bir benzin istasyonunun kıyısına saklanan müzikhol, Bursa’nın en işlek caddelerinden birinde 13 yıldır faaliyet gösteriyor. Mekanın önünde oturan kadınların huzursuz olduğunu ve öfkeyle söylendiklerini görünce daha da meraklanıyorum. Ama içeri girmek hiç kolay değil. Çünkü kapıda elinizi sallasanız iri yarı, pala bıyıklı bir müdüre çarpıyor.

Israrımdan bezince beni buyur edip bir masaya oturttular. Birkaç metre ötemde hararetli bir tartışma yaşanıyordu. Masadakilerden ikisinin katil Bülent Kocaman’ın babası ve ağabeyi olduğunu fark ediyorum. Dikkat kesilip konuşulanları dinliyorum. Kendisini bana mekanın müdürü olarak tanıtan adam, “Kızlar, siz buradayken içeri girmek istemiyor” diyor. Mekanın ruhsatını elinde bulunduran Baba Ali Ekber Kocaman, öfkeleniyor, “Ben ekmek yiyemeyeceksem, çalıştırır mıyım burayı? Tepki göstermeleri doğal ama işlerine baksınlar artık” diye karşılık veriyor. Gözlerini benden ayırmayan baba-oğul bir süre sessizce konuşup, çıkıp gidiyor.

"SANKİ İNADINA DEKOLTE GİYİP BÜLENT'İ ÇILDIRTIYORDU, ÇOK DAYAK YİYYORDU"

Saatler 22.00’ye yaklaştığında konsomatris kadınlar tek tek mekana gelmeye başlıyor. Genç ve sarışın olan oturuyor masama. ‘Alem’deki adı Ece’ymiş. Her an dışarı atılmaktan korktuğum için hemen Sevgi’yi soruyorum. Sarf ettiği iki cümlenin başına, Sevgi’nin ‘kod adı’nı ekliyor, “Sinem’i çok iyi tanımıyorum. İyi kızdı, neşeli kızdı.” Bir gence aşık olup evden kaçan ve ‘alem’e düşen Ece’ye göre, Sevgi aşırı dekolte giyip, Bülent’i çıldırtıyormuş, “İnadına yapar gibiydi. Çok da dayak yiyordu, Bülent komaya sokuyordu kızı. Son zamanlarda bıktığını, kurtulmak istediğini ama parasını kurtaramadığını söylüyordu” diye ekliyor.

"HERKESE BAŞKA YALAN SÖYLÜYORUZ"

“Peki ya sen?” diye soruyorum, “Şimdi 24 yaşındayım. Alemde yeniyken, bu adamların küfürlü lafları çok zoruma giderdi, ağlardım, kaldıramazdım. Ama şimdi öyle kaldırıyorum ki, ben posta koyuyorum onlara” diyor. “Ne konuşuyorsunuz bu tanımadığınız adamlarla?” diye sorunca şu cevabı veriyor: “Kimine evliyim, kimine bekarım diyoruz. Birine Antalyalı, birine İzmirli oluyoruz. Birine babam öldü diye ağlıyoruz, birine annem. Yalan makinesi gibi çalışıyoruz işte... Ama bizi burada zorla tutan yok. O kadar kötü, korkunç bir iş olsa ne işimiz var burada? Böyle cinayetler falan binde bir olur.”

"KIZI İÇİN ŞARKI İSTEDİ, ÇOK EĞLENDİ"

Müzikholün XL şarkıcısı Dilan, kaybolmadan bir gece önce Sevgi’nin çok keyifli olduğunu anlatıyor: “Ertesi gün, kızı Sanem’in birinci doğum günüydü. Kızı için bir sürü şarkı isteğinde bulundu. Ben okurken de bir eğlendi, bir eğlendi anlatamam. Üç aydır burada vur patlasın, çal oynasın çalıyoruz. Beş gün önce öğrendik, yani başımızdaki adam Sevgi’yi öldürüp, paramparça etmiş. Aslında insanlık ölmüş bacım.” (Lube Ayar / radikal)

Haberin Devamı