150 yıllık kemençesiyle İstanbul'da...
Mark Eliyahu, Orta Doğu'nun son dönemde çıkardığı en başarılı sanatçılardan... Kemençenin dahisiyle 5 Kasım'da Zorlu PSM'deki konseri öncesinde konuştuk...
Kemençe çalmaya dört yaşında başladığınızı biliyoruz. Size dahi diyorlar...
Ben müzisyen bir aileden geliyorum ve ailem doğal olarak beni o yaşlarda müzik derslerine başlattı.
İstanbul'a sık sık geliyorsunuz, en çok ne etkiliyor sizi? Bir hatıranız var mı?
Türkiye Doğu ile Batı’nın bir birleşimi, aynı benim müziğimin tınısı gibi. 13 yaşındayken ailemle İstanbul'a tatile gelmiştik, bu renklerin ve seslerin birleşimi olan bir rüya gibiydi. Şimdi tekrar İstanbul'a geldiğime ve yeni insanlar, mekanlar keşfettiğime çok mutluyum.
Kullandığınız 150 yıllık kemençe merak konusu... Nedir sırrı?
Bu kemençe babamın yakın arkadaşı büyük üstad Habil Aliyev'in... Ben de ondan aldım.
Orta Doğu acıların dinmediği bir coğrafya... Kariyeriniz bu durumdan nasıl etkilendi? Umutsuz musunuz?
Yaşananlar çok üzücü. İnanıyorum ki müzik bunu kötülükleri iyileştirecek güce sahip. Lisanların, konuşmaların üstünde direkt insanların kalplerine hitap eden bir gücü var müziğin. Benim hayalim İran'a ve bütün Arap ülkelerini ziyaret etmek, çünkü kendimi bu kültürlere çok yakın hissediyorum. Orta Doğu'daki yıkımdan ve yaşanan üzüntülerden dolayı ben de çok mutsuzum. Güzel günlerin gelmesi için dua ediyorum.
Türk Sanat Müziği’ni seviyorum...
Müziğiniz derin bir etki yaratıyor... Bu konudaki hissiyatınızı öğrenebilir miyiz?
Müzik her yerdedir, her güzel anda bu müziğin içinize işlemesini yaşayabilirsiniz. Bir keresinden yüzlerce melekten oluşan bir orkestranın kusursuz aranjmanını, en üst düzey icrasını ve ortaya çıkan en muhteşem kompozisyonu duydum, bu yaradılışın müziğiydi. Üzgünüm ki bunu kayıt edemedim...
Türk müziği için ne düşünüyorsunuz? Takip ettiğiniz isimler var mı ?
1970-80'lerin Türk punk'ını ve sanat müziğini seviyorum.
