1 Mart tezkeresi geçseydi iyi olurdu

Başbakan Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın, “Kürt liderlerle ben görüşmem” açıklamasını değerlendirirken, “Kişiler kişisel düşüncelerini açıklayabilir. Bu hiç bir zaman kurumun açıklaması olamaz. Kurumun açıklaması olursa kaos olur. Kurumsal olarak son sözü hükümet söyler. Genelkurmay Başkanı’nın sözü kişiseldir” dedi. Erdoğan, “Türkiye büyük devlet diyeceksin sonra kalkıp ben böyle görüşme yapmam diyeceksin. Bu görüşmeler yapılır. Bunlar maksadın hasıl olmasına yardımcı olur. Görüşmeden, masadan çekilerek bir sonuç alınabildi mi? Görüşmem dediklerine pasaport vermişsin, yardım yapmışsın. Diplomatik dilin dışındaki ifadeler bizi üzer” diye konuştu.
Erdoğan, CNNTürk’te Taha Akyol’ un sunduğu “Eğrisi Doğrusu” programında soruları yanıtladı.

28 ŞUBAT: Televizyonda 28 Şubat programlarını izleyince rahatsız oldum. Bunlar geride kaldı. Mevlana’nın dediği gibi, “Dün dünde kaldı yarına bakalım cancağızım...” Biz yarına bakmalıyız artık. Demokratikleşme sürecinde hızlanmalıyız. Zaten bunun faturasını ödeyenler ödedi.

CUMHURBAŞKANI TARİFİ: Çankaya 5 liderin seçtiği bir liderle idare ediliyor. Bir çok tartışma yaşadılar. Ama biz saygı ve demokratik çerçeve içerisinde sürdürüyoruz ilişkimizi. Yeri geldiğinde Anayasa’nın amir hükümleri çerçevesinde gereken adımlar atılacak. Bu parlamento içinden, birleştirici, sevgi, kardeşlik bağlarını kuvvetlendirecek, halkıyla içiçe olacak bir cumhurbaşkanı çıkaracak.

BAŞBAKAN KALSIN AÇIKLAMALARI: Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı’nın ’Başbakanlıkta kalmalı’ yaklaşımlarını, sivil toplum örgütlerinin bu yöndeki açıklamalarını samimi olarak görüyorum. ‘Bu tren bu başbakanla gider’ diyorlar. Bu bir saygının ifadesi. Ama bazı sivil toplum örgütleri ve muhalefet, eleştiriyle hakareti karıştırıyor.

SEÇİM EKİM-KASIM’DA: Öncelikli ispat görevimiz var. Milletimiz 5 yıl bu görev yapacaksınız dedi. 60 yıllık dönemde her iktidara 16 aylık bir süre düşmüş. Bu istikrarsızlıktır. Biz 5 yılda ülkeyi yönetmeyi ispatlamak istiyoruz. Seçim Ekim-Kasım gibi.

ANKET: Yapılan son ankete göre AKP ciddi olarak yükselişte. Ancak hiç biri ve kararsız oyların toplamı da yüzde 30. AKP’nin oranı yüzde 33.1, CHP’de ciddi gerileme var: 13.7, MHP 6.1, DYP 5.9. G.Doğu’da biz birinciyiz.

RİCE’NİN “KÜRDİSTAN” AÇIKLAMASI: Irak’ın toprak bütünlüğünden yana Türkiye’nin, Kürdistan gibi sözleri kabullenmesi mümkün değil. Abdullah Bey belki Rice ile biraya gelecek, belki telefon diplomasisiyle gereken şeyler kendilerine söylenir. Önemli olan Irak’taki iç savaş halidir. Şuranın adı neymiş beni çok da ilgilendirmiyor. Nisan’da İstanbul’da Irak’a komşu ülkeler toplantısı düzenlemeyi istiyoruz. 8 ülke bu işe olumlu bakıyor. Bu güzel bir adım olacak.

IRAK VE REFERANDUM: Irak bölünürse Türkiye için çok tehlikeli bir boyut oluşmaya başlar. Senaryolar, üçe bölünecek gibi yaklaşımlar var. Amerikalılar ‘Böyle bir şey sözkonusu değil’ diyor. Ama ‘Referandum ertelenmez de’ diyorlar. Bu Karabağ’-daki referadum gibi olur. Kimse kabul etmez. İran, Suriye, Lübnan, Mısır başkanlarıyla konuştum, hepsi karşı.

1 MART TEZKERESİ: O zamanki düşüncemde haklı olduğumu görüyorum. Türkiye koalisyon güçlerinin içinde olsaydı -ki komutanlarımız da aynı şeyleri söylüyor- çok farklı olurdu. Keşke onlar da o zaman bunları dillendirebilseydi. 10 bin üzerinde Türk askeri olsaydı, ne terör örgütü orada zemin bulabilirdi, ne duymak istemediğimiz şeyler olurdu, ne Türkiye’nin düşünceleri dışta bırakılabilirdi. Niye, çünkü taşın altında elimiz olacaktı. Biz şöyle olmalı dediğimizde bu yerini bulurdu. Şimdi bir şeyler yine oluyor ama öyle bir pozisyonda olduğunuzda çok çok farklı olurdu. Artık her olanda hayır var deyip geçiyoruz. Lübnan’da öyle olmasın diye elimizi taşın altına koyup asker gönderdik.

BAŞÖRTÜSÜ SORUNU: Benim için başörtü meselesi oy meselesi değil özgürlük meselesidir. Biz aile olarak bunu yaşamımızda uyguluyoruz. Bu yeterli mi, değil. Biz toplumsal gerilimin parçası olmayacağız. Bu konuda toplumsal mutabakat var. Kurumsal mutabakatta sorun var. Bunu tartışma konusu yapmaya gerek yok. İnanıyorum zaman bu işi çözecek.