"Yurt dışı oy kullanımı 3 günde 3 kat arttı"

AA muhabirine konuşan Sorgun, yurt dışında 2 milyon 800 binin üzerinde seçmenin olduğunu hatırlatarak, 57 ülke, 120 temsilcilik ve 31 kapıda oy kullanıldığını söyledi.

1 Kasım 2016 genel seçimleri ile kıyaslandığında yurt dışında 3 gün içerisinde 3 katına yakın oy kullanıldığını bildiren Sorgun, "Bu da gösteriyor ki bizim insanımıza zorla, baskıyla bir şey yaptırılmaya kalkınca bu ters teper." diye konuştu.

"Bu, ülkeye bağlılık, demokrasiye inançtır"

Yurt dışındaki seçmene teşekkür eden Sorgun, seçmenin bu ilgisini aidiyet, ülkeye bağlılık ve demokrasiye inanç olarak yorumladı. Sorgun, yurt dışında oy kullanım oranındaki bu artışta, oy kullanımının kolaylaştırılmasının yanı sıra Türkiye'ye karşı takınılan menfi tavrın da etkisine işaret etti.

Tüm seçmenlerin sandığa gitmesini isteyen Sorgun, "Bu topraklara, demokrasiye, hukuka, sandığa aidiyeti yüksek derecede tutmalarını arzu ediyoruz. Bunun da doğru algılandığını umuyoruz. Vatandaşlarımızın kanaatinin 'evet' olarak yansımasını arzu ediyoruz." diye konuştu.

Sorgun, yurt dışında sandıklarda herhangi bir olumsuz durumla karşılaşmadıklarını da ifade etti.

Anket sonuçlarına göre yeni stratejiler

Sürekli sahada halk oylamasına ilişkin anketler yaptıklarını kaydeden Sorgun, "evet"lerin önde olduğunu bildirdi.

"Evet" oylarının önde olmasının kendilerini rehavete sevk etmeyeceğini belirten Sorgun, şöyle devam etti:

"Bizim prensibimiz şu; çalışarak, gayret edilerek kazanılmayacak hiçbir seçim yok, ihmal ederek, tembellik ederek kaybedilmeyecek hiçbir seçim yok. Sahada çok canlı bir seçmen kitlesi var. Başbakanımız başta olmak üzere, teşkilatımız, bakanlarımız, genel başkan yardımcılarımız, milletvekillerimiz, herkes sahada. Sahada çalıştıkça, oranların da heyecanın da yükseldiğini müşahede ediyoruz."

Anket neticelerini tahlil ederek yeni stratejiler geliştirdiklerini açıklayan Sorgun, AK Parti üst düzey yöneticilerinin periyodik aralıklarla bir araya geldiğini ve bir değerlendirme yaparak buna göre çalışma yaptıklarını dile getirdi.

Her ilin, her bölgenin kendisine has sosyolojisi olduğunu belirten Sorgun, bu doğrultuda hareket edildiğini söyledi.