AB’nin güvenliği Rusya’ya bağlı

Avrupa Birliği’nin (AB) yürütme organı olan Avrupa Komisyonu’nun Başkanı Jean-Claude Juncker, Euronews televizyonunda katıldığı Küresel Konuşmalar programda gündemi değerlendirdi.

Juncker’in, Ukrayna’daki iç savaşa müdahalesi nedeniyle Rusya’ya uygulanan ekonomik yaptırımlara karşı bir tutum sergilemesi dikkat çekti. Sunucu Isabelle Kumar’ın “ABD Başkanı Obama ve bazı Avrupalı liderler Rusya’ya yaptırımların sürdürülmesini istediklerini söyledi. Donald Trump’ın birkaç ay içinde iktidara geleceği düşünülürse, bu kısa dönemli bir şey mi olacak?” şeklindeki sorusuna Juncker, “ABD’nin dış politikasına bağımlı değiliz” yanıtını verdi, Avrupa’nın kendi çıkarları doğrultusunda hareket edeceğini söyledi.

OBAMA’YA ELEŞTİRİ

Juncker, “Rusya’ya yaptırımların devam etmesini destekliyor musunuz?” şeklindeki soruya ise “Bu zamana kadar Rusya’ya yaptırımların derhal kaldırılmasına karşı bir argüman görmedim. Rusya olmadan Avrupa’da bir güvenlik mimarisi olmayacağını aklımda tutarak, Rusya’yla alışılmış çerçevenin ötesinde bir anlaşma yapmak isterdim” şeklinde yanıt verdi. AB’nin 5.5 milyon kilometrekarelik bir alanı kaplamasına karşın Rusya’nın bunun üç katından daha büyük olduğunu hatırlatan Juncker, “Rusya’ya büyük bir varlık, gururlu bir millet olarak muamele etmeliyiz” diye konuştu. “Rusya, Başkan Obama’nın dediği gibi bir ‘bölgesel güç’ değil, bu büyük bir değerlendirme hatası” diyen Juncker, Avrupa olarak Rusya hakkında çok bilgisiz olduklarını savundu.

Donald Trump’ın ABD Başkanı seçilmesine de değinen Juncker, sunucunun “Trump’la ne yapacağınızı ya da ondan hoşlanıp hoşlanmayacağınızı bilmiyor gibi görünüyorsunuz” şeklindeki sorusuna “Kendi psikolojik süreçlerimi anlamakta yeterince güçlük çekiyorum başkalarınınkini nasıl anlayayım? Ne olacağını göreceğiz. ABD ve Avrupa arasındaki ilişkiler devam edecektir” diye cevap verdi. Juncker, Trump hakkında ne düşündüğüne onunla büyük meseleleri tartıştıktan sonra karar vereceğini belirtti.

AVRUPA’NIN EN BÜYÜK EKSİĞİ SEVGİ

Juncker, bir izleyiciden gelen “Avrupa Birliği’nin en büyük eksiği nedir?” sorusuna ‘Sevgi eksikliği’ diye cevap verdi. Avrupalıların birbirlerini yeterince iyi tanımadığını söyleyen Juncker, bu durumun da birlik duygusunun oluşmasına engel olduğunu savundu. “Lapland’deki halk Sicilya’yla ilgili ne biliyor? İtalya’dakiler Polonya’nın derinliklerinde olanlar hakkında ne biliyor? Hiçbir şey” diyen Juncker, Avrupa’daki insanların birbirlerine daha fazla ilgi duymasının sağlanması gerektiğini dile getirdi. Juncker ayrıca AB’nin politikaları ile Avrupa halklarının beklentileri arasındaki makasın gitgide açıldığını ifade ederek, başkanı olduğu komisyonun AB için ‘son şans’ olduğunu öne sürdü. Juncker ayrıca önümüzdeki yıl Fransa, Almanya ve İtalya’da yapılacak seçimlerin AB’nin varlığını tehlikeye düşürdüğüne inanmadığını belirtti.

FRANSA’YA DA AŞIRI SAĞ ADAY GELEBİLİR

Fransa’da sağ ve merkez partilerin 2017 cumhurbaşkanlığı seçimleri için ortak adayının belirleneceği ön seçimlerin ikinci turu dün yapıldı. Nicolas Sarkozy liderliğindeki Cumhuriyetçiler (LR) ile Bağımsız Demokratlar Birliği (UDI) ve Demokrat Hareket (MoDem) tarafından desteklenen ön seçimlerin 20 Kasım’daki ilk turunda eski Başbakan François Fillon yüzde 44 oyla birinci gelmişti. Başbakanlık ve Dışişleri bakanlığı görevlerinde bulunan ve halen Bordeaux Belediye Başkanı olan Alain Juppé ise yüzde 28 oyla ikinci gelmişti. İlk turdaki oylamaya toplamda 4,3 milyon seçmen katılmış ve eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy yüzde 20,7 oyla elenmişti. Liberal ekonomik vaatleriyle beş milyon kamu görevlisini işten çıkarmayı vaadeden Fillon, muhafazakarlara göre ‘aşırı sağ’ olarak görülüyor.