Gazete Vatan Logo

‘Rıza ile tecavüz’ü savunma yaygarası

N.Ç.’ye tecavüz edenlerin ceza indirimini savunmayı sürdürdü

‘Rıza ile tecavüz’ü savunma yaygarası

N.Ç.’ye tecavüz eden iki düzine kişi için ‘rıza ile tecavüz’ yorumunu getiren Yargıtay 14. Ceza Dairesi Başkanı Elmas, “Adli Tıp ‘ruhen bu fiile karşı koyabilir’ raporu verdi. Kemik yaşı da 14 çıktı” diyerek N.Ç.’ye tecavüz edenlerin ceza indirimini savunmayı sürdürdü.

13 yaşındaki kız çocuğu N.Ç’ye tecavüz davasında onama kararı veren Yargıtay 14. Ceza Dairesi Başkanı Fevzi Elmas kararını savunmayı dün de ısrarla sürdürdü.

Elmas, “Bu hukuki bir tartışmadır. Bu hukuki tartışma bize göre bu mahkemenin değerlendirmeleri doğru olduğu yönünde bir sonuç vermiştir. Biz bir karar verdik. Bu karar kesin değildir, bu kararın yaygarayla değişmesi de mümkün değildir” dedi.

Anadolu Ajansı’na muhabirine açıklama yapan Elmas, eski TCK’nın 414. maddesinin birinci fıkrasında, “Her kim 15 yaşını bitirmeyen bir küçüğün ırzına geçerse beş seneden aşağı olmamak üzere ağır hapis cezasına mahkum olur” hükmünün yer aldığını, ikinci fıkrasının ise “Eğer fiil cebir ve şiddet veya tehdit kullanılmak suretiyle veya akıl veya beden hastalığından veya failin fiilinden başka bir sebepten dolayı veya failin kullandığı hileli vasıtalarla fiille mukavemet edemeyecek bir halde bulunan bir küçüğe karşı işlenmiş olursa ağır hapis cezası on seneden aşağı olamaz” hükmünü içerdiğini hatırlattı. Elmas, N.Ç ile ilgili adli tıp raporunda, “Ruhen bu fiile karşı koymaya muktedirdir, karşı koyabilir ve kemik yaşına göre 14 yaşındadır” denildiğini de kaydetti.



Mahkeme kabul etti, onadık

6 iddianameyle açılmış, 32 sanıklı bu davada, kısmen onama, kısmen bozma kararı verdiklerini belirten Elmas, “Bu 32 sanıktan hepsi için alıkoyma suçundan açılan davada mahkeme bunu rıza kabul etti ve bütün sanıklar için alıkoyma suçundan zaman aşımı dolduğu için davayı düşürdü, bunu onadık. Mahkeme, 3 sanık hakkında yeterli kanıt bulunamadığı için ırza geçme suçundan beraat kararı verdi, Bunu da onadık yeterli kanıt olmadığı için. Bir başka hüküm, 5 kişi hakkında ırza geçmekten kurulan mahkumiyet hükmünü onadık. Bunun dışında kalan 24 kişi hakkında kurulan çeşitli hükümlerle ilgili ’az ceza verdin bunu tartış’ diyerek, sanıkların aleyhinde bozma kararı verdik” diye konuştu.



Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun bu yönde içtihat kararları bulunduğunu ifade eden Elmas, Ceza Genel Kurulu’nun 12 Mart 1990 tarihli kararını da örnek vererek, 15 yaşından küçük bir çocuğa tecavüz davasında, sanığın eyleminde cebir, tehdit ve hile olmadığı için eski TCK’nın 430/2. maddesine göre hüküm kurulduğunu bildirdi.

Çocuğu bunalıma sokmayın

Verdikleri kararın daha kesinleşmediğine işaret eden Elmas, Anayasa’nın 138. maddesinin ikinci fıkrasında, “Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz” denildiğini hatırlattı. Başkan Fevzi Elmas, şunları kaydetti,”Biz bir karar verdik. Bu karar kesin değildir, bu kararın yaygarayla değişmesi de mümkün değildir.

Beni en fazla üzen şey şudur; medyada çıkan haberler mağdureyi korumaya yönelik gibi gösteriliyor. Halbuki bu mağdure, olay oldu travma geçirdi, mahkemeye çıktı travma geçirdi, adli tıpa gitti travma geçirdi, karar verildi travma geçirdi. Şimdi 4-5 gündür yayın yapılıyor. 4-5 gündür bu çocuk travma geçiriyor. Çocuğu bunalıma sokmaya da kimsenin hakkı yok. Böyle şeyler bu kararı değiştirmediği gibi mağdura zarar vermekten başka bir şeye de yaramıyor. Bu kesinleşmemiş bir karardır. Medyada veya yerlerde tartışılması da Anayasa’nın 138. maddesine aykırıdır. Biz kararlarımızla konuşuruz, onun için de herkesten fazla bunun suç olduğunu bildiğimiz için fazla açıklama yapmak istemiyoruz.”

Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlük

TECAVÜZ: 1 a. Saldırı 2. Namusuna saldırma, sarkıntılık. 3. Başkasının hakkına el uzatma. 4. Aşma, ötesine geçme.

RIZA:11 a. Razı olma, isteme, istek.

Karara öfkeli kadınlar eylemdeydi


Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanan ve kendilerine “İstanbul Feminist Kolektif” adını veren bir grup kadın, Yargıtayın 13 yaşındaki N.Ç’ye tecavüz davasındaki kararını protesto eden dövizler taşıyarak çeşitli sloganlar attı. Burada grup adına açıklama yapan Selime Büyükgöze, 13 yaşındaki bir çocuğun, 26 erkeğin tecavüzüne uğradığını belirterek, “Kamu davası, N.Ç’nin Adalet Bakanı’na yazdığı mektuptan sonra açılabildi. Tecavüzcüler, yüzbaşıydı, okul müdürüydü, korucuydu, kamu görevlileriydi, erkeklerdi. N.Ç’nin avukatı ve N.Ç’yi destekleyenler tehdit edildiler” dedi.

Büyükgöze, Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, en başından beri sanıkların yanında olduğunu ileri sürerek, tecavüzcülerin görevden alınmadığını söyledi. İzmir Kadın Platformu üyesi kadınlar da N.Ç.’nin davasında, kendi rızasıyla ilişkiye girdiği belirtilerek alınan ceza kararını adliye önünde protesto etti. Platform üyesi kadınlar, ellerindeki, başında ’Utanç Listesi’ yazan, N.Ç.’ye tecavüzden yargılanaların isimlerinin yazılı olduğu pankartla İzmir Adliyesi önünde toplandı. N.Ç.’nin, kendisine tecavüz edenlerle gönül rızası ile ilişkiye girdiği belirtirilip sanıklara buna göre ceza verilmesine tepki gösteren kadınlar, “Öfkemizi haykırıp, hâlâ var olduğumuzu, N.Ç. davasının utanç davası olarak takipçisi olduğumuzu göstermeye geldik” diye haykırdı.

‘Eşini aldatan kadın’ içtihadı!

Yargıtay 14. Ceza Dairesi Başkanı Fevzi Elmas, 13 yaşındaki N.Ç’ye tecevüz eden sanıklara N.Ç’nin rızası olduğu gerekçesiyle yapılan ceza indirimini savunup “Yargıtay içtihatlarını” adres gösterirken, dairenin onadığı mahkeme kararında N.Ç’ye yönelik tehdidin neden tehdit sayılmadığına ilişkin ilginç bir içtihadın emsal gösterildiği ortaya çıktı.

Yargıtay’ın onadığı Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararında N.Ç’yi “Benimle birlikte olmazsan diğer insanlarla ilişki kurduğunu ailene söylerim” diye tehdit eden sanık Rıdvan Bayraktar’la birlikte olmak zorunda kalmasını da “rızasıyla ilişki kurmak” olarak niteledi. Mahkeme, gerekçe olarak ise evli kadına başkalarıyla cinsel ilişki kurduğunu kocasına söylemekle tehdit edip tecavüz eden adama beraat veren 1983 tarihli Yargıtay kararına dayandı. Mahkeme, sanığın N.Ç’nin para karşılığı girdiği ilişkileri ailesine söyleyeceği tehdidiyle ilişki kurmasını “tehdit” saymadı. - Kemal GÖKTAŞ

Haberin Devamı